25. Bölüm- Yap Yap Sonra Utan!

26.6K 1.8K 90
                                    

... Peşinden giden Burak kolundan tutarak onu durdu ve bıkkınlıkla konuştu.

"Hep bunu yapıyorsun Hilal!"

"Sen hep bunu yaptığından, ben gidiyorum. Birbirimizi daha fazla kırmayalım diye... Sonra görüşürüz!"

Cümlesini bitirdikten sonra Salih'in yattığı odadan hızla çıkan Hilal, hayal kırıklığıyla nefesler alıp veriyordu. Tam 'Burak'a yaklaştım' diye düşünürken yeni bir engelle karşılaşıp düşüyordu. Ve her düşüşte canı daha da çok yanıyordu.

İçinde belirmeye başlayan öfkeyle çıkışa doğru yürümeye başladı. 'Yalan söylemek istemiyormuş. Atışmamızı çekemezmiş!'

Bu düşüncelerle 2 gün önce bekledikleri yoğun bakımın önünden geçerken duraksadı. Bakışları, Burak'ın kabus gördüğü odanın kapısını bulduğunda "Ben ne yapıyorum?" diyerek fısıldadı.

O değil miydi 5 gün boyunca Burak'ın yanından ayrılmamak için eve dahi gitmeyen, sırf hastaneden uzaklaşmamak için banyosunu bile hastanede yapan?

O değil miydi her yerinin tutulmasını umursamadan geceler boyu Burak'a omzunu veren?

O değil miydi ne olursa olsun Alfa'sını yalnız bırakmamak için kendisine söz veren?

Burak, hayatı boyunca hep bir şeyleri saklamıştı. Şimdi saklamasından daha doğal ne olabilirdi ki? Hilal, onun bir anda bu huyunu bırakmasını nasıl bekleyebilirdi? Bir insanın değişmesi (iyileşmesi) bu kadar kolay olsaydı bir emek olan sevginin ne anlamı kalırdı?

Bu gerçeklerle birlikte kız derin bir nefes aldı ve kendi kendine mırıldandı.

"Sen insan psikolojisine her şeyden çok hakim olan birisin Hilal. Burak'ın neyi neden yaptığını çok iyi biliyorsun. Bu yüzden sabırlı olmalısın! Ne demiş Mevlana; 'Sabret ki her şey hissettiğin gibi olsun. Sabret ki her şey gönlünce olsun.'"

Adımlarını geldiği yöne çeviren kız, odaya doğru yürümeye başladı.

🦋

Odaya girmek üzere olan Hilal, duyduğu cümlelerle birlikte donakaldı. Öğrendiği gerçeklerden sonra elini, nefes almaya çalışarak boğazına götüren kız, sarsak adımlarla kapıdan ayrıldı. Adımları onu çatıya götürürken, gözlerindeki yaşlardan dolayı çevresini bulanık görüyordu.

Çatıya çıktığında birkaç gün önce Burak'la oturdukları duvarın yanına geldi fakat oturmaya cesaret edemedi. Burak yokken durduğu yer, aşağıdan korkutucu derecede yüksekte görünüyordu.

Aklında işkence görmüş ve kalbi durmuş sözcükleri yankılanırken elini acıyan kalbine götürdü. Kısa süre sonra duvarın dibine çökerek bacaklarını kendine çeken kız, hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.

🦋

Çatının kapısını açmak üzere olan adam hıçkırıkları duyduğunda duraksadı. Kapının kulpunda duran elini geriye çekti ve düşercesine yere oturdu. Başını kapıya yaslayarak gözlerini kapattı. Kızın her hıçkırığıyla birlikte kalbine bir acı saplanırken sessizce inledi.

5 dakikanın sonunda daha fazla dayanamayan adam, yumruk yaptığı elini usulca açarak ayağa kalktı ve kapıyı açtı.

Kapının sesini duyan Hilal, titreyen elleriyle gözündeki yaşları silerek başını kaldırdı. Karşısında bitap durumdaki adamı gördüğünde bakışlarını kaçırarak yutkundu. Burak'ın yanına gelip oturmasıyla birlikteyse dudaklarından istemsiz bir hıçkırık koptu.

K.İ.T. I (Cevapsız Sorular) -FİNAL OLDU-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin