(Hee-Ran)
Soğuk rüzgarlar saçlarımı dağıtırken sadece yanımdan öylece uzaklaşan oğlana bakmakla yetindim.
Bir anlığına elimi ona doğru kaldırmak istesem de o çoktan arkasını dönmüş sanki birilerini görmüş gibi kaçıp gitmişti.
Yavaşça bulunduğum yerden arkama döndüğüm sırada benden fazlaca uzakta olan ellerinde kameralar olan bir toplulukla karşılaşmayı beklemiyordum.Öylece etraflarına bakınan kızlı-erkekli bir grup vardı.
Boş bulduğum bank'a oturdum.Sadece aniden gelişen bu durumu güzelce düşünmek istedim.Ellerim istemsizce boynuma tanımadığım bir erkek tarafından sarılan şal'a gitmişti.
Yavaşça boynuma sarılan şalı çıkarıp kokusunu merak ettiğim bu erkeğin şalını burnuma çıkardım.
Çilek kokuyordu.Sanki çocukluğumun bir köşesinde yer edinmiş Kim Taehyung'a aitti bu koku..
Eğer bu ona aitse ve ben onu tekrardan kaybettiysem kesinlikle kaldıramazdım.
Hayatımın geri kalan zamanlarını onunla geçirmek istiyordum.En azından bana karşı hisleri olmasa bile yakınında durup onu uzaktan saatlerce izlemek istiyordum.
....
Nihayetinde eve geldiğimde fazla ses etmeden içeriye geçtim.Işıkları açtım ve Jimin'in olmadığını farkettim.
Elimdeki telefonun kilidini açtıktan sonra doğruca rehbere girip arama kısmına Jimin'in adını yazdım ve telefonuma hattının düşmesini bekledim.
Çalan telefon kesinlikle açılmıyordu.Birkaç denemenin ardından telefonunun sessizde olabileceğine kanaat getirip elimdeki telefonu masanın üzerine bıraktım.
Boynumdaki şalı defalarca kokladım.Hatırlamam gereken birşeylerin varolduğu açıkça belliydi lakin eskilere gittiğimde hiçbirşeyi hafızama net oturtturamıyordum.
Belki hatırlarım umuduyla kapattığım gözlerimi kapının aniden çarpmasıyla tekrardan açtım.
Gelenin Jimin olduğu belliydi ama bir dakika sarhoş muydu yoksa bana mı öyle geliyordu?
Ayakta duramıyor,duramadığı gibi de sağa sola yalpalıyordu.Hızlıca yanına gittim.Sağ elini tutup boynuma sarması için yön gösterdim.
"Jimin~ah neden bu kadar içtin ki?"
"(Gülerek)Unutmak için."
"Neyi?"
"Karşımda savunmasız birşekilde ağladığın tüm anları."
"(Yutkunarak) Jimin~ah kahve yapmamı ister misin?"
"(Gülerek) No! No! No! Duş almak istiyorum."
"Pekâla,bugünlük banyomu kullanmana izin vereceğim gibi yatağımı da ödünç vereceğim."
....
Merdivenleri zarzor çıktığımı varsaymazsak şuanlık bana sıkıntı yaratmıyordu ama kesinlikle keskin içki kokusu tüm odayı sardığı gibi bana da bulaşmıştı.
"Jimin~ah şimdi seni buraya bırakıyorum ve banyoya gidip ılık bir su ayarlıyorum."
"Yaa! Beni sen yıka."
