' Double date de neyin nesi amk?'
Mutfakta oturmuş Arya'nın yaptığı kahveden bir yudum alıp dakikalardır neyden bahsettiğimizi anlamaya çalışıyordum. Gerizekalıymışım gibi yüzüme baktı.
' Yani çifte randevu işte be. Sen, Doruk, ben ve Berk işte. Birlikte yemeğe falan gideceğiz.'
' Ne antin kuntin işler peşindesin ya. İzin günümü böyle şeylere mi ayıracağım ben?'
Koluma vurduğunda acıyla inledim.
' Dorukla ayrıldınız mı yoksa?'
' Çıkmıyoruz ki ayrılalım.'
' Yalana bak, dün gece kulaklarıma pamuk tıkamak zorunda kaldım.'
Utanarak bakışlarımı kaçırdığımda güldü. Evet dün Doruk bizde kalmıştı ve bir şeyler olmuştu. Ama ses çıkartmama konusunda ikimiz de dikkat etmiştik.
' Yuhh, yem atmıştım ama cidden seks mi yaptınız? Hem de yan odamda. İğrenç!'
' Nesi iğrençmiş ulan, herkes yapıyor işte.'
' He ben de yapabilirim yani.'
Kaşlarımı çattım.
' Arya!'
' Tamam be bir şey demedim.'
' Berk öyle şeyler istiyor mu senden? Dürüst ol bak kızmayacağım.'
' Aynen kesin kızmazsın. Ayrıca Berkle ilişkimiz daha çok yeni. Hepimiz ilk haftadan eve atmıyoruz senin gibi.'
' Arya!'
' Sustum be.'
Masadan kalkıp bardağını tezgaha koymasını izledim.
' Bir saate hazır ol bak, Doruk'a da haber verdim. Berk bizi almaya geldikten sonra onu evinden alacağız.'
' Offff, odamda yatıp oyun oynayacaktım ben ya sikerim böyle işi.'
' Asosyal bir abim olmasını istemiyorum, götünü kaldır git hazırlan. Şımarık'a gideceğiz.'
Gözlerimi kocaman açıp baktım ama oldukça ısrarcı duruyordu.
' Kızım orası ne kadar pahalı biliyor musun sen? Sokaktan para topluyorsun herhalde boş zamanlarında.'
' Sizi Berk ve ben davet ettiğim için hesap bizden. Sen dert etme bunları.'
' Arya, böyle şeyleri sevmediğimi biliyorsun.'
Oflayarak gözlerini devirdi. Gerçekten sinirlenmeye başlıyordum. Ben en yakın arkadaşıma bile hesap ödemesin diye on ton söyleniyordum. İki haftadır hayatımızda olan adama hesap ödeterek kendimi ezdirecek halim yoktu.
' Berk'e ödetmeyeceğim herhalde sadece. Yarı yarıya ödeyeceğiz.'
' Kızım rakıydı mezeydi derken 500'ün altında gelmez o hesap söyleyeyim.'
' Var diyorum param.'
' Nereden var?'
Önce cevap vermemek için arkasını dönüp buzdolabından bir soda çıkarttı. Ama cevabı alana dek onu rahat bırakmayacağımı bildiğinden bakışlarımdan rahatsız olup
' Üf be,' dedi ' Babam 1000 TL gönderdi geçen gün. Arsa mı ne satmışlar. Harçlık olsun dedi.'
Kaşlarımı yukarı kaldırıp hafifçe yutkundum. Parasını istediğimden falan değildi ama bu tarz şeyler bana hala koyuyordu. Üç senedir beş kuruşunu almamıştım ulan. Hem okumaya çalışıp hem de barmenlik yaptığımı biliyordu. İnsan nasıl evladına kıyabilirdi aklım almıyordu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ocean Eyes // bxb
Storie d'amoreOkyanus gibi koyu ve sonsuz görünen gözlerine bakarak bugüne dek çektiği tüm acıları almak ve bir daha bulamayacağı bir yere hapsetmek istiyordum. Sanki bunu anlamışcasına minnetle yüzüme baktı. Geçmişin yalnızca kafamızda olduğunu, geleceğin ise av...