{Yazar}
"N-ne!?"
Ege anlamsız biçimde paniklerken sesi biraz fazla çıkmıştı sanırım. Bu Barkın'ı da tedirgin etmişti. İkisi de aşırı ürkekti, Tanrı aşkına alt tarafı biraz krem süreceksiniz!
"Tamam o zaman ilk yüzünden başlayalım yaralarını sarmaya." Diye tedirginliğini sesine vurmamaya çalışarak konuştu. Ege ise kafasını salladı donukça etrafa bakarken.
Pamuğa batikonu damlattı, ardından yavaşça çocuğun kaşındaki yaraya bastırmaya başladı.
Barkın çocuğun kaşına odaklanmışken Ege ise Barkın'ın yüzü dışında her yere bakıyordu. Tabii, sıcak nefesi yüzüne gelirken bu imkansızdı ama.
Kan olan pamuğu çöpe attı ve bir pamuk daha alıp bastırıp çekerek iyice temizledi. Ege'nin açıdan çıkardığı sesler bu olaya pek yardımcı olmazken yüzündeki bütün yaralar sonunda bitmişti.
Yarabandını alıp kaşına ve burnuna yapıştırdıktan sonra birazcık uzaklaşıp yüzünü iyice süzdü Barkın.
"Oldu sanırım, yüzünde başka acıyan bir yer var mı?"
Ege kafasını iki yana salladı ve soldaki aynadan yüzünü inceledi. Esmer tenindeki yara bantları hoşuna gitmişti.
"Şimdi sıra boynunda. Kafanı yukarı kaldır."
Uslu bir çocuk gibi Barkın'ın sözünü dinleyen Ege kafasını yavaşça kaldırdı. Barkın'ın parmakları morluğun üstünde durunca Ege ses çıkartmanaya çalışıyordu, biraz acımıştı.
"Acıyor mu?" Barkın tedirgince sorarken boğazında titrek beyaz parmaklarını gezdiriyordu. Esmer tendeki beyaz ve soğuk parmaklar Ege'nin canını yakıyordu.
"B-biraz." Barkın parmaklarını çekip ecza dolabından bir krem çıkardı ve parmağına sıkıp yuvarlak hareketler ile çocuğun boynuna sürmeye başladı. Ege neredeyse durmadan yutkunmaya başlayınca Barkın daha çok orada durmaması gerektiğini anladı ve parmağını çekip lavaboda kalan kremden arındırdı.
İşi bittikten sonra gergince kafasını kaşırken "Sanırım üstünü çıkartman gerekecek." Dedi.
Ege yine göz teması kurmaktan kaçınarak susunca Barkın daha da gerildiğini farketti. Hadi ama yapman gereken tek şey üstünü çıkartmak.
"Eğer bununla ilgili geçmişte bir şey yaşadıy-"
Ege şaşkınlık ile gözlerini açtı ve Barkın'a dönüp "Hayır, hayır tabiki de yaşamadım. Öyle bir şey olsa söylerdim Barkın."
Cümlesini bitirir bitirmez sweatinin eteklerine ellerini attı ve yavaşça çıkarttı.
Karnında, omzunda, sırtında ve kasığından aşağı inen morluklar vardı. Bu görüntü Barkın'ın boğazında bir yumru oluştururken gözünün seğirdiğini hissetti.
Ege ise morluklar ile dolu olan vücuduna baktı. Uzun zaman sonra birinden utanıyordu, ve bu hiç iyiye işaret değildi.
"B-bi saniye izin verir misin?" Barkın sesindeki titremeyi gizlemeye çalışarak konuşunca Ege yavaşça kafasını salladı. Hareket edemiyordu bir şekilde hareket etmesine bir şey engel oluyordu. Tek çaresi Barkın'ın gelmesini beklemekti.
Barkın hızlı adımlar ile odasına gitti ve kapıyı kapatıp camı açtı. Şu anda hava almaya her şeyden daha çok ihtiyacı vardı.
Garip duygular içerisindeydi ve nasıl betimleyeceğini bilmiyordu. Sadece ellerini camın önüne koyarak dışarıya baktı bir süre.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hırsız {bxb}
RomanceBarkın kendinden kaçmaya çalışacak kadar aciz biriydi içinde. Ege ise Barkın'a bu yolda yapabileceği en kötü şeyi yaptı. -BxB-