53*

2.4K 200 120
                                    

{Yazar}

Cumartesi İstanbul trafiğinde kalmak felaketti.

Gezmek için dışarı çıkan binlerce insan ile aynı yolları paylaşmak zorunda kalıyordun, ve bu inanın sadece sabrınızı sınıyordu.

Kolunu açık camdan dışarı sarkıtmış sigara içip bir an önce trafiğin açılmasını umut eden siyah saçlı çocuk kafasını koltuğuna yasladı ve tavana çevirdi bakışlarını. Takılı kalmışlardı.

Ege Bey'in aptallıkları ile ugraşmasalar şimdiden gitmiş olurlardı fakat... Gerizekalı!

Gelin size baştan anlatayım.

Yola çıkalı beş dakika olmuşken verilen benzin uyarısı ile Barkın içinden küçük bir küfür sallayıp ileride gördüğü benzinliğe girdi.

Arabayı fullemek için bıraktıktan sonra dışarı çıktı.

Ardından arka kapıya yöneldi ve açtıktan sonra göz teması kurmadan "Gelecek misin?" Diye mırıldandı.

Ege Selen'ler indikten sonra ön koltuğa geçmişti. Başını yasladığı camdan kaldırıp iki yana salladı. Onun aksine Ege gözlerini buluşturmak için bakmıştı fakat nafile.

Barkın kapıyı kapatıp küçük dükkan gibi yere girdi ve lavaboya ilerledi.

İşini hallettikten sonra dışarı çıkıp dükkandan kahve aldı ve dışarı çıktı.

Çıkar çıkmaz neredeyse elindeki kahveyi yere dökecek veya saatlerce küfür etmesine yetecek kadar bir manzara ile karşılaştı.

Gerizekalı!

Kocaman geldikleri yolun ortasında geldikleri yönün tersine doğru koşan Ege.

Al işte amına kodumun salağı.

"Hayır hayır hayır, hayır." Söylenmeye devam ederken hızla arabasına bindi ve apar topar ödeyerek arabayı çalıştırdı.

Koşarak yakalayamazdı, deli gibi koşuyordu Ege. Ona birlikte koşmaya başlasalar bile yetişebileceğini sanmıyordu.

Araba ile ters yöne gitmek... Canına susamış birinin yapacağı bir şeydi... Bir de Barkın'ın.

Şakaklarındakı damarlar resmen patlayacak gibiydi şu anda.

İçini kaplayan ateş... Kalbi acıyordu. Bir daha onu terk etmişti, bu sefer isteği ile. Bu sefer hiçbir baskı altında kalmadan.

Kalbi cidden acıyordu... Ve Barkın'ın bildiği tek şey acıyı sinire dönüştürmekti.

Kaşları istemsiz birbirine yaklaşırken Gaza bastı ve birkaç saniyede kıvırcık çocuğu yakaladı.

Önüne arabayı sürüp patinaj yaparak durdururken kıvırcık çocuk korku ile olduğu yerde durdu. Resmen dibinden kocaman arabayı geçirip önünde durdurmuştu.

Nefes nefese yerinde kaldı. Diyecek bir şeyi yoktu... Onunla göz göze gelmeye çalışsa da gelemiyordu.

Barkın arabanın kapısını yerinden çıkartacak kadar çarparak çıktı ve hızlı adımları ile Ege'nin üzerine gelip çocuğu kolundan tuttuğu gibi çekiştirerek arabanın arkasına getirdi ve içeriye bindirdikten sonra "Sen hayvan gibi bağlanmadan duramıyorsun." Diye mırıldandı. O kadar sinirliydi ki Ege ona zarar gelmesin diye susuyordu ve duruyordu.

Hırsız {bxb}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin