{Yazar}
Siyah saçlı çocuk uykulu gözlerini yavaşça açtı ve ilk saate sonra yanındaki boşluğa çevirdi gözlerini.
Saat iki buçuktu ve Ege yanında yoktu.
Camdan giren ışığa karşı acıyan gözlerini birkaç kere kırpıştırıp sağa döndü ve ayılmaya çalıştı.
Dün gece barışmışlardı.
Bunu yeniden fark etmesi ile uyuşukça gülümsedi ve aşağı sevgilisini görme umudu ile ayağa kalkıp ilk önce lavaboya gitti ve dağılmış saçlarını birazcık düzeltip yüzünü yıkadı.
Üstündeki pijamalar ile alt kata inince mutfaktan gelen konuşma sesi ile kafası karışmıştı.
Ne yapıyorlardı?
Oraya yöneldi ve bir yandan konuşurken bir yandan birkaç yumurtayı kıran Simay'a baktı.
Onu ilk fark eden tezgaha dayanmış sevgilisi olmuştu.
Gözlerini ondan kaçırıp kısa saçlı kızın sözüne devam etmesini ister gibi ona döndürdü bakışlarını.
Simay arkasını dönüp kapıya yaslanmış uykulu gözler ile üçlüyü süzen Barkın'ı görünce güldü ve "Günaydın." Dedi.
Barkın gözlerini onu neredeyse görmezden gelen çocuktan çekip göz altı morlukları olan kıza döndürdü ve gülümseyip "Günaydın." Dedi aynı şekilde.
Masada oturmuş bir şeyler doğrayan yeni misafirleri Selen onlardan soyutlanmış gibiydi.
Taktığı kulaklıklar ve gözlerini yaptığı işten ayırmaması siyah saçlı çocuğu fark etmediğini gösteriyordu.
Barkın kapının yanından ayrılıp masaya oturdu ve "Ne yapıyorsunuz?" Dedi ikiliye bakarak.
Bir şeyler karıştıran Simay gülüp ocağa yaklaştı ve üstüne bir tava koyup "Krep." Dedi.
Barkın tek kaşını kaldırıp tezgaha dayanmış çocuğa döndürdü burada ne olduğunu anlatmasını ister gibi.
Ege uyku mahmuru Barkın'a bakınca o an onu öpücükler ile donatmak istemişti ama rahatsız olup olmayacağını bilmiyordu.
Tamam, yalnızca ikisi varken rahatsız değildi ama iki kişi daha onları izlerken veya aynı ortamdalarken yapıp yapmaması konusunda kararsız kalmıştı.
"Selen ile sabah krep almak için dışarı çıktık. Simay demişti." Dedi neredeyse mırıldanarak. Sözü biter bitmez Barkın tek kaşını kaldırarak olaydan bir haber olan Selen'e döndürdü gözlerini.
Sonra kafasını yeniden onu izleyen çocuğa çevirip "Selen? İyi mi anlaşıyorsunz?" Demişti.
Ege gözlerini yere çevirerek kafasını salladıktan sonra "İyi kız." Diye mırıldandı yine.
Arada kalmaktan nefret ediyordu. Onun şu anda ne düşündüğünü bilmemek nefret ediyordu. Hatta utangaç olduğu için kendinden bile nefret ediyordu.
Utanmaktan çok Barkın'ın istemeyeceği bir şeyi yapmak istemiyordu. Nasıl davranacağını da bilmiyordu bu yüzden.
"Ege şunu döksenize Barkın ile. Ben aldığınız şeyleri doğrayayım." Diyip kıvırcık çocuğa elindeki krepin karıştırılmış malzemelerini verdi ve buzdolabında ilerledi.
![](https://img.wattpad.com/cover/210623704-288-k634991.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hırsız {bxb}
RomansaBarkın kendinden kaçmaya çalışacak kadar aciz biriydi içinde. Ege ise Barkın'a bu yolda yapabileceği en kötü şeyi yaptı. -BxB-