02:04
Sabaha karşı otururken aniden içime çöken yalnızlığım beni güneşten uzak tutuyor. Doğan güneş artık içimi ısıtmıyor. "Yalnız bir gün daha..." diye içimden geçirirken yaşama sevincim ipi kopan uçurtma misali savruk savruk uzaklaşıyor benden. "Mutsuz değilim." diyorum ya aslında palavra... Ardına sığındığım ne varsa hepsi palavra. Gülmelerim, o neşem, pozitif söylemlerim... Tek gerçek var o da her günümün aynı boktanlıkta olması. Ve ben artık ne için var olduğumu bilmiyorum. İnsanlar bile bensiz daha mutlular. Sanki onların hayatındaki en olumsuz taraf benmişim gibi geliyor. Sınavlarıydım ben onların da sanki o sınavı başarıyla geçip güzel bir hayatları oldu. Ben ise hayatta hep sınıfta kaldım.
Sevmek rafa kaldırılmıştı, yürekteki toz bundandı. Kimsenin eski bilindik sevgiye ihtiyacı yoktu. Orada bir yerlerde vardı "sevmek" diye bir eylem ama unutulmuştu. Tüm bu kayıpların ve unutulmuşların içinde insan yalnız değildir de nedir?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İÇİMDEKİ İNSANLAR
Cerita PendekEvren dengesizlikler üzerine kuruluyken biz insanoğlundan dengeli olmamız beklenemezdi. Çünkü "umut" denen şey her zaman dengemizi bozmaya yetti. Bizi hayal kırıklıklarına ve boş ümitlerin içine itti. Neden sonra konuşmasını öğrendiği gibi...