Merhaba
Aşırı derecede hoşuma giden bir bölümle karşınızdayım ve Lal'e ciddi anlamda düştüm bu kez kalbimi son satırlarda bıraktım gidiyorum sizi çok çok öpüyorum lütfen oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin.
"Ne sandın sana boyun eğeceğimi mi?"Dedim ayağa kalkarken beni kolumdan tutup kendine çekti ve tek eliyle ağzımı kapatıp diğer koluyla belimi sardığında adamlarına emir verdi.
"Polisleri oyalayın biz gitmeden içeriye almayın!"Dediğinde çırpınmaya başladım ama bir işe yaramadı beni sürüklercesine çıkardı arka taraftan bahçede gizli bir kapı vardı taş duvarın arasında oradan geçtiğimizde beni bir arabanın içine fırlatmıştı.
"Bu yaptığın bütün oyunu bozdu planları değiştirmek zorundayım senin yüzünden ve emin ol bundan en zararlı çıkan sen olacaksın!"Dediğinde ona döndüm elinde tuttuğu bezi ağzıma ve burnuma kapattığında elini çekmesi için çırpınmaya başladım benimle baş edemediğinde yanındaki koruma iki bileğimi tutmuştu.
Buse kurtulmuştu ama ben asıl şeytanın eline düşmüştüm sonum belirsizliklerle doluydu belki de buradan canlı çıkamayacaktım tamda her şey yoluna girecekken böyle bir şeye kurban gitmek, en azından Buse kurtulmuştur diye düşündüm gözlerim ağır ağır kapanırken bütün sesler birbirine karışmıştı.
Lila'dan
Son olaylardan sonra ortalık iyice karışmıştı bırak kızımı görmeyi DNA testinin sonucunu bile almaya gidememiştim birde tabi gül'ün bana söylediği Araf dedikodusu vardı aklımda ama hepsini bir köşeye yığdım şuan ki sorun yeterince büyüktü.
Yağız ile Yusuf birbirine girmişti Yusuf Yağızı suçluyordu Yağız ise inatla öyle bir şey yapmadığını savunuyordu hepimiz Yağız'ın ne kadar kötü birisi olduğunu biliyorduk ve ona inanmakta ister istemez güçlük yaşıyorduk.
"Yeter artık iki tarafta kesin sesinizi!"Diye bağırdım en sonunda başım çatlıyordu artık kavgadan herkes Lal'i arıyordu ama henüz bir ses seda yoktu ta ki bar kapısında ayakta dikilen kızı görene kadar, ilk başta tanıyamamıştım ama biraz odaklanınca kim olduğunu fark ettim.
"Buse?"Dedi Yusuf şok olmuş sesiyle çocuk kala kalmıştı 2 yıldır izini bile bulamadığı kız karşısında dikiliyordu ama mahvolmuştu perişandı her yeri yara bereydi.
"Buse ne oldu sana?"Dediğimde yanımıza geldi ama Yusuf ona bakmıyordu bile.
"Ben her şeyi anlatacağım ama nereden başlayacağımı bile bilmiyorum."Dedi Buse onu kolundan tutup sandalyeye oturttuğumda Yusuf konuştu.
"Yağız şimdi yaptığın her şey ortalığa saçılacak."Dediğinde Buse konuştu.
"Onun bir suçu yok benim ortadan kaybolmamla ilgili hiçbir şey bilmiyor."Dediğinde hepimiz şaşırmıştık ki Yağız öfkeyle konuştu.
"Size ne demiştim ama dinleyen kim adım çıkmış bir kere!"Dediğinde Yusuf Busenin yanına gelip omzuna dokundu.
"Buse ne oluyor?"Dediğinde konuştu.
"Vuslat caddesinin lideri Arın Soykanın büyük oyununa geldik."Dedi ve kafasını kaldırıp yüzümüze baktı. "Hepimiz!"
"Nasıl yani?"Dedim korkuyla o adamın akıl sağlığının yerinde olmadığına dair birkaç şey duymuştum hatta bir olayda karşı karşıya gelmiştik bir dosyayı almam gerekiyordu ve onlar da aynı dosya için gelmişti, o dosya için bileğimi kesmişti it!
"Beni o kaçırdı ben iki yıl boyunca orada kaldım hiç biriniz izimi bile bulamadınız belki de bulmak istemediniz."Dedi bakışları Yusuf'u bulmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Derin Acılar #wattys2020 TAMAMLANDI
Dla nastolatkówDemek sende Araf caddesine düştün o halde burada barınmak istiyorsan liderin koyduğu kurallara uymak zorundasın! 1- Tutkuya izin vardır ama aşka asla çünkü aşk aptallıktır! 2- ihanet edenlerin affı olmaz sonu ölümdür. 3- liderin ettirdiği kavgalara...