...
Yağmura, buluta, yıldıza, aya, kara toprağa, düşen yaprağa sor.. var mı Aştan Öte..
...
-Perla-
Gözlerimi avuşturarak karşımda ki ekrana baktım. Planlamaların çoğu tamamlanmıştı ama çıkabilecek olasılıkları hesaplayarak acil durumlarda yapılacak mantıklı hamleleri ekliyordum programa. Günün yorgunluğu gözüme daha fazla ekrana bakma izni vermezken başımı geriye yatırarak ofladım. Yorgun ve sıkıntılı bir gün olmuştu.
Yavaşça oturduğum sandalyeden kalkarken boş kahve kupasını aldım. Bilgisayarların olduğu bölümü kapattım. Etrafta herhangi bir teknolojik cihaz kalmadığından emin olarak mutfağa geçen duvara ilerledim. Yıllar önce dizayn ettiğimiz mekan her ne kadar görünmüyor olsa bile temkinli olmakta fayda vardı. Mutfağa girerek kupayı elimle yıkadım ve kenara bıraktım, kuruması için. Normalde tüm işleri ev robotları hallederken, burası resmi olarak kayıtlı olmayan bir mekan olduğu için ev robotu da yoktu. O yüzden seviyordum burayı, belki de evimden daha çok burada kalıyor olmamın nedeni bana eskiyi anımsatıyor olmasıydı.
Robatikleşmeyen hayatımda, dünyada o güzel yaşlarımı yaşarken şanslı olduğumu düşünmezdim hiç. Bir kez daha annemn gözlerimin önüne geldiğinde yüzümde tatlı bir tebessüm oluştu. Gözlerimi ondan almıştım. Naif halleri ve güzel sesi ile tam olarak beni yetiştiren kadındı o. Kalbimin ilk sahibi.. Öylesine özlemiştim ki, herşeyle savaşacak gücüm vardı. Onun sayesinde. Bir kez daha onu görmek, doyasıya bana sarılmasına izin vermek istiyordum. Kokusu halen burnumdaydı.
Yutkunarak kendime geldim. Gözlerimi yıkadığım bardaktan çekerek bir kez daha ofladım. Zaten yeterince zor bir gün olmuştu, bir de annemi hatırlayarak neden daha da zorlaştırıyordum ki!
Hızla mutfaktan çıktım. Bu gece burada kalmasam daha iyi olurdu. Gerçi sabaha çok bir zaman kalmamıştı. Yine de evden bir kaç eşyamı almalıydım. İki gün sonra yıllardır üzerinde çalıştığım planı tam olarak uygulamaya geçirecektik. Dünya'ya gidecektik, yıllar sonra. İçimde tuhaf bir heyecan vardı ve itiraf etmek istemesem de endişeliydim. Anneme tekrardan kavuşacak olmanın heyecanı ve herşeyin mahvolma ihtimalinden dolayı oluşan bir endişe..
Mekanda bulunan odama girerek odanın gizliliğini kontrol ettim. Ben yokken odama birileri girsin istemiyordum. Aklıma üşüşen şey ile gözlerim ortada duran yatağıma döndü. Tural'ın bile odama girmesinden hoşnut olmazken, Şila'yı uyuması için yatağıma yatırmıştım. Uyurken asi görüntüsü gitmiş, hüzünlü bir kek haline bürünmüştü adeta. Onu ağlarken izlemek mi?
Bir kez daha kalbimin acıdığını hissettim.
Ben net bir adam oldum hep. Eski hayatımda da geleceğe dair planları olan, dünyayı kurtaramasam bile sevdiklerimi baskılardan kurtarabilmek adına planları olan bir çocuktum. Ve çok geçmeden bu durum fark edildi tabi ki. O yüzden buradayım. Dünyayı değiştirmek isteyenlerden olduğum için..
Net olduğum konular sadece mantığım ile alakalı değildi. Hislerim de net oldu her zaman. Hiçbir kızla eğlence olsun diye birlikte olmadım, hayatımda öyle birisi olacaktı ki; ilk andan onu hissedecektim. Hep böyle olsun istemiştim.Ve oldu.
Onunla ilk göz göze gelişimizde, hayatımda ki boşluğu dolduracak kişinin o olduğunu hissetmiştim. Kalbimde ki ikinci kişinin o olacağını da..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sene 3019
FantasySene 3019. Covid-19 isimli yeni tip virüs tüm dünyanın yok olmasında ki başlangıcı yapmıştı. Sadece son altı ayda dünya nüfusunun dörtte birini öldüren bu virüs; Evrenistlerin sevinci haline gelmişti. İntikam dolu ruhlar, acımasız düşüncelere sahip...