Mika,okuldan çıkmak için çantasını toplarken cebini titreten mesaj sesiyle telefonunu çıkardı.
[15.05.23 p.m]:
Halletmem gereken bazı işlerim var.Epey meşgul olacağım.Beni bekleme.Evde görüşürüz!
-Yuu
Mika,okuduğu mesajla yüzünü buruşturdu.
Bu da nereden çıktı böyle?
Bu aralar beni epey boşluyor..
Ne işi olabileceğini merak etti Mika.Sonra aklına o kız geldi.
Ah..Tabii ki biricik sevgilisinin yanında olacak.Eve benimle yürümesini bekleyemezdim...
Kalbinin burkulduğunu hissetti bir an.
Tamam,sanırım bunun hakkında pek düşünmemeliyim.Bu durumu ne kadar çabuk kabullenirsem o kadar az acı verici olur.
Okuldan çıktı Mika.
Genelde çok az eve tek yürüdüğü zamanlar olmuştu.Okula giderken ve eve dönerken ona eşlik eden kişi hep Yuu oluyordu.
Yuu için,Mika diğer herkesten önemliydi.
Ve Mika'nın Yuu'daki bu değerini biliyor olması onu içten içe rahatlatıyordu.
Şimdi ise bu konuda artık emin olamıyordu.Yuu Mika hakkında umursamaz davranıyordu.
Veya sadece Mika böyle hissediyordu.
Böyle olunca kendini yalnız hissetti Mika.
Öyle biri için üzülüyor muyum..?
Cidden,kendimi anlayamıyorum..
Her ne kadar Yuu'ya karşı umursamaz bir tavırla yaklaşsa da,Mika için de Yuu herkesten önemliydi.
Ve Mika onun her şeye gülmesini bile özlemişti aniden.
Onun gülümsemesini düşünmek bile,Mika'nın içini ısıttı.Yanında olmayışı kalbini acıttı.Farkında olmadan gözlerinin dolduğunu hissetti.Mika asla öyle biri olamamıştı.En son içtenlikle güldüğü zamanları hatırlayamıyordu bile.
Sanırım Yuu gibi olduğum tek zaman 6 yaşıma kadar olan zamandı.
Mika geçmişini hatırlayamıyordu.Ve babası da asla geçmiş hakkında konuşmazdı.Mika'nın kendisi hakkındaki soruları hep havada kalıyordu.Babası hiçbirini cevaplamıyordu.
Küçük bir eşya?
Veya geçmişi hatırlatacak,beyninin bir kenarında unutulmuş küçük bir anı?
Mika'da hiçbiri yoktu.
Geçmişe dair hatırladığı tek şey,6 yaşında yaşamış olduğu o korkunç travmaydı.
Mika,boğazında bir yumru oluştuğunu hissetti.
Hayır,artık bunun hakkında düşünmek yok.
Mika derin bir nefes verdi.Bu konu üzerinde düşünmeyi bırakalı yıllar olmuştu.
"Hey!Mika!"
Mika arkasını dönüp ona seslenen Ferid'e baktı.Crowley ile birlikte Mika'ya doğru yürüyorlardı.
"Hey.."
"Dostum,seni tek görmeye alışkın değiliz..Yuu nerede?Eve her zaman birlikte gitmiyor muydunuz?"
Crowley'in sorusuyla,Mika rahatsız bir şekilde cevap verdi.
"Okuldan sonra yapacak işleri varmış,bu yüzden onu beklemememi söyledi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Alde Lotus~Mikayuu
Fiksi Penggemar-Düzenleniyor- Alde Lotus: Aldebaran,Hristiyan mitolojisindeki Michael(Mikaela) adıyla anılan dev bir kırmızı yıldızdır. Kitapta,Mikaela'nın annesi Krul Tepes,oğluna adının bu yıldızdan geldiğini ve oldukça özel bir yıldız olduğunu söyler.Onu o gün...