"S-sen.."
Siyah silüetin loş bir aydınlığa çıkmasıyla,ürkmüş bir şekilde oraya baktı Yuu.
"M-Mika..?"
Yuu karşısındaki kişinin Mika olduğunu anlayınca gözlerini kırpıştırdı.Ardından mutlulukla derin bir nefes verdi.
"Her yerde seni arıyordum.."
Mika rahatlamış bir şekilde ona bakarken Yuu başını eğdi.
Mika ona doğru yürüdü ve elinde tuttuğu hırkayı ona uzattı.
Yuu dolu dolu olan gözleriyle ona baktı."Hava çok soğuk,kamp alanına gidene kadar bununla idare et."
Yuu başını salladı ve hırkayı alıp üstüne geçirdi.Mika endişeyle Yuu'nun yanına çöktü.
"Yürüyebilecek misin?"
Yuu ayağa kalkmaya çalışınca,bileğinin acısıyla tekrar oturmak zorunda kaldı.
"Bileğini mi burktun?"
Yuu ona bakmadan başını sallayınca Mika derin bir iç çekti.
Aniden Yuu'yu kucağına alınca,Yuu hızla ellerini Mika'nın ensesine doladı."B-ben kendim yürüyebilirdim.."
"Bileğin öyle söylemiyor ama."
Yuu bu sözle gözlerini kaçırdı.Mika yürümeye başlayınca Yuu kollarını sıkıca ona sardı.Birkaç dakika boyunca hiç konuşmadan ilerlemeye devam ettiler.
İkisi de birbirine kızgındı,ve bu durum ikisini de çok üzüyordu.
Yuu sessizliğe dayanamayıp sordu Mika'ya.
"Neden beni aramaya geldin?"
"Senin gibi bir salağın bu karanlıkta yolunu kaybedeceğini biliyordum."
"Hey!Sen kime salak diyorsun?!"
"Bu havada o şerefsizin peşinden koşan kişiye diyorum. Bunu yapmak için salak olmak gerekir.Yaptıklarını unutmak için de."
"Şerefsiz dediği insanla aynı davranışları sergileyen kişi mi söylüyor bunu?!"
"Beni onunla bir mi tutuyorsun?"
Mika'nın dediğine omuz silkti ve sinirle mırıldandı Yuu.
"Sanki kendi sütten çıkmış ak kaşık.."
Bu söz üzerine Mika aniden kollarını gevşetince,Yuu panikle onun boynuna sarıldı.
"H-heyy!!Ne yapıyorsun?!"
"Biraz daha konuşursan seni aşağı atacağım."
Onun bu tavrına karşılık Yuu sinirle Mika'ya baktı.
"İndir beni!Kendim yürüyeceğim!!"
"Saçmalama Yuu."
Yuu kucağında tepinmeye başlayınca Mika onu tutmaya çalıştı.
"İndir beni dedim sana!!"
"Sus ve otur yerinde!!Kıpırdanıp durma!!"
"Hemen indir beni!!Senin beni taşımana ihtiyacım yok!!"
Yuu aşağı inmek için debelenince,Mika geriye doğru sendeledi.
"Yuu bekle!Düşeceğiz şimdi!!"
"Kendim yürüyeceğim!Derhal bırak beni!!"
"Dur dedim!!Düşeceğiz!Dü—!!"
Mika aniden Yuu ile yere düşünce,kafasını taşa çarptı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Alde Lotus~Mikayuu
Fanfiction-Düzenleniyor- Alde Lotus: Aldebaran,Hristiyan mitolojisindeki Michael(Mikaela) adıyla anılan dev bir kırmızı yıldızdır. Kitapta,Mikaela'nın annesi Krul Tepes,oğluna adının bu yıldızdan geldiğini ve oldukça özel bir yıldız olduğunu söyler.Onu o gün...