"İmzalayacak mısın artık?"
Yuu gergin bir şekilde Mika'ya baktı.
"Neyi beklediğini sorabilir miyim Yuu?"
"B-ben.."
Yuu yutkundu.
O kadar gerilmişti ki,cümleleri nasıl toparlayacağını bile bilmiyordu.
"Bunu ne zamana kadar imzalamış olmamız gerekiyor.?"
Yuu tedirgin bir şekilde sorduğunda avukat açıkladı.
"Bu kontrat ileriki yıllarda uygulanacağı için şu anlık bir acelesi yok."
Yuu yumruk yaptığı ellerini sıkarken ona baktı.
"Ben...Daha sonra imzalayabilir miyim?"
Mika şok geçirmişcesine Yuu'ya bakarken,avukat şaşkınlıkla Yuu'ya sordu.
"Bu konu hakkında hemfikirsiniz sanıyordum..Ortak olmak istemiyor musunuz Yuichiro-san?"
"Hayır ben..Sadece kararsızım.."
Yuu'nun mırıldanması üzerine avukat şaşkın bakışlarını kesip boğazını temizledi.
"Evet,bir şirketin başına geçip orayı yönetmek zor bir iş tabii.."
Yuu Mika'ya bakamazken Mika sinirle ona bakıyordu.
"Bay Saito bunları olabildiğince çabuk göndermemi istedi. Ama mademki kararsızsınız,kararınızı netleştirince bana bildirirsiniz.Böyle ciddi meseleler aceleye gelmez."
Avukat dosyalarını toparladı ve ayağa kalktı.
"Ben Bay Saito ile konuşurum.Gereken açıklamayı o size yapacaktır."
"Tabii,teşekkürler."
"Görüşmek üzere."
Avukat gittikten sonra Mika ayağa kalktı.Sinirle Yuu'ya baktı.
"Yürü."
Mika hızla önden ilerlerken Yuu panikle ayağa kalktı ve Mika'yı takip etti.Mika aceleyle asansöre ilerledi.Yuu ona yetişmekte zorlanıyordu.
Onu sinirlendirdim mi..?
İstediği bu değil miydi zaten.?
Neden böyle sinirlendi?
"Biraz yavaşla!"
Mika boş olan asansöre bindi ve giriş kata bastı.Kapı kapanırken,Yuu sırtını çelik duvara yasladı ve soluklanmaya çalıştı.
Mika sinirle Yuu'ya baktı.Ona doğru ilerledi ve ellerini iki yana koyarak Yuu'yu kendisiyle duvar arasına aldı.Yüzünü yüzüne yakınlaştırınca,Yuu şaşkınlıkla Mika'ya baktı.
"Neden böyle bir şey yaptın?!"
"N-ne.?"
Mika'nın yakınlığı Yuu'yu resmen boğuyordu.Heyecandan neredeyse bayılacağını hissetti Yuu.
"Yapman gereken sadece bir imza atmaktı ve sen bunu bile beceremedin."
Mika öfkesini kontrol altına almaya çalışırcasına konuşurken,Yuu tedirginlikle duvara yapıştırdı kendini.
"Ne halt ettiğinin farkında mısın sen?!"
Mika'nın aniden bağırmasıyla,Yuu yerinden sıçradı. Korkuyla kendini açıklamaya çalıştı.
"S-sen benimle olmak istemediğini söyledin...Bu yüzden ben de..—"
"Sözlerimi şimdi mi dinleyeceğin tuttu?!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Alde Lotus~Mikayuu
Fanfiction-Düzenleniyor- Alde Lotus: Aldebaran,Hristiyan mitolojisindeki Michael(Mikaela) adıyla anılan dev bir kırmızı yıldızdır. Kitapta,Mikaela'nın annesi Krul Tepes,oğluna adının bu yıldızdan geldiğini ve oldukça özel bir yıldız olduğunu söyler.Onu o gün...