**özellikle medyadaki şarkıyla okuyun,lütfen.
Oturur pozisyondayken,dizlerinin üstüne yatağa çıktı ve iki bacağının arasına bacaklarımı alıp sırtımı yatakla buluşturdu,serçe öpmeye devam etti.Bedenim kaskatı kesilmişti ve bana yaklaştığı andan itibaren verebildiğim tek tepki elimi köprücük kemiğinin üzerine koymak olmuştu.
Serumlu olan elimi bilek kısmından tutarak bizden uzaklaştırdı.
Ona karşılık vermiyor olmam bir şeyi değiştirmiyordu çünkü,o da asla karşılık veremeyeceğimi çok iyi biliyordu ama sadece...Sadece yüzlerimiz çok yakınken bile kalbim yerinden çıkacak gibi oluyordu ve şu anda dudaklarımız bir aradaydı,bu sefer kalbimi hissedemiyordum bile.Elleri boynumdan indi,bel boşluğumda dolanmaya başladı.Hareketler gittikçe hızlanmıştı.
"Hayır ! Hayır dokunma bana hayır !"
Hayır Yura,hayır hayır hayır.O Seojun değil,o Taeyong Yura,hayır.Sakın ondan korkma.
"Çek elini,istemiyorum!"
Taeyong sana zarar vermez korkma Yura.Taeyong senin izin verdiğin kadarını yapar.O seni incitmez.
Yüzünü geri çekti,sıkıca kapattığım gözlerimi açamadım bile ve zaten o da beklemeden tekrar dudaklarıma yapıştı.Nabız ölçmek için yapmıştı bunu.
Köprücük kemiklerinde asılı kalan ellerimi geniş omzuna çıkarttım.Zaten bacaklarım çoktan uyuşmuştu,dizlerimin bağı çözülmüş gibi ve karnıma bilinmedik bir his tekmeler savuruyor gibi hissediyordum.
Sakladığım tüm aşkı sana harcadım.
Göğsü göğsüme,burnu burnuma ve alnı neredeyse alnıma değiyordu.Ve o dudaklarımı resmen içiyordu,bense hala hiçbir tepki veremiyordum.İyi değildim.
Başıma güçlü bir ağrı dayandığında ise Taeyong ellerimi tamamen belime yerleştirdi ve beni daha da kendine çekti.O da aynı benim gibi derin derin nefesler alıyordu.
"Yeter artık dur,bırak!"
Hayır Yura,tanı.Karşındakini tanı çünkü o dudaklarına veya bedenine değil,o artık tamamen ruhuna sahip olmak istiyor.Bu yüzden senden karşılık beklemiyor,sadece öpüyor ve sadece sevmeye çalışıyor.
"Bu Seojun'un orospusu değil mi?Ne işi var burada?"
Hayır,hayır,hayır,sakın! Sakın Yura! Anları ve anıları karıştırma,sakın.
Taeyong bu sefer elini sırtıma çıkartarak beni biraz dikleştirdi.Ardından dudaklarımdan çekildi,hala gözlerim kapalıydı ve ben tekrardan dudaklarıma yapışacak zannederken o boynuma yöneldi.
Berelenmiş dudaklarımı birbirine bastırarak gözlerimi tamamen kapattığımda sadece onu hissettim,ne yapmaya çalıştığını hissettim.
Belirgin bir sonuca varamadım ama boynumun her yerini öperken bile;sadece öpmüyordu.Bu,öpüşmekten veya öpmekten tamamen uzak,başka bir olaydı.
Çene kemiğimin hemen altını da öperek yavaşça ısırdı ve bu sefer geri çekildi."Gözlerini aç."Koyulaşmış sesiyle konuştuğunda titreyerek de olsa açtım gözlerini ve dudakları dudaklarımın hemen üstündeyken,her bir çizgisini görebildiğim gözlerine baktım."Beni zorlama Yura çünkü emin ol,her şey benim için daha zor."Dudaklarımı bir kez daha öptü ve geri çekildi,gözleri doldu ve onunkilerin dolduğunu gördüğüm anda benimkiler de doldu."Sana sadece bir şey söyleyeceğim,ne olur beni zorlama,sadece bir şey söyleyeceğim,benden daha fazlasını isteme."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
mister j ❦ lee taeyong
Fanfiction❝ Han Nehri kıyılarında cansız bedeni bulunan Kang Seojun'un ,sırtında büyük bir J harfi bulunduğu adli tıptan gelen raporla onaylandı. ❞ ©callmrakiva