special episode ➸ 3

213 42 34
                                    

On Yedinci Gün

"Saçlarını neden kestin ?"Diye mırıldandı Mark,kollarını göğsünde birleştirip;omzunu duvara yaslarken.

Ben yatakta oturuyordum.

"Seni ilgilendirmiyor."

"Trajikomik."Dedi gülerek ve ardından hızlıca mırıldandı,"Kolunu uzat."

Nefeslerim yavaşlamışken,kolumu uzattım hiçbir şey demeden.Bu onu şaşırtmıştı.

İğneyi ceketinin iç cebinden çıkartarak dik bir şekilde soktu koluma.

Bu sefer rengi beyazdı.

Sesimi duymaları imkansızdı çünkü,üzerine toprak atılmış ama kalbi hala atan insanların feryatları hep ,kürek tutan ellerin boğazına takıldı.

Oturduğum yatağın hemen karşısındaki gardrobun bir kapağımı tamamen kaplayan ayna sayesinde her saniye kendimi süzme imkanı buluyordum.Mark'ın son yaptığı beyaz iğne sonrası uzun bir süre uyumuş;baş dönmesi ve kalp çarpıntısı ile uyanmıştım.

Hizmetçiler bana acıyordu ve bu yüzden porsiyonları küçük tutup daha kolay sindirilebilecek yemekler hazırlıyorlardı.

Kilo almaya başlamamıştım,muhtemelen vermeye devam ediyordum ve karnım hala korkunç gözüküyordu.Yüzüm incecik kalmıştı keza,bacaklarım ve kollarım da ondan farksızdı.

Bu odada gittikçe yok olduğumu hissetmeye başlamıştım.

Kafamın içinde binlerce kapı vardı ve hepsinin ardından sesler geliyordu;birileri konuşuyor,bir şey söylüyordu ama ben o kapıları açamıyordum,ne dediklerini anlayamıyordum.Bu delirtiyordu,zorluyordu,uyutmuyordu.

Zaten sadece Mark iğneyi yaptıktan sonra istemsizce uyuyordum.

Kucağımdaki ellerime baktım.

Onunla geçirdiğim son günümde en son saçıma,ondan bir önce de elime dokunmuştu.Elimi tutmuştu,parmaklarını sarmıştı ve benim parmaklarımın onun saramaması komiğime gitmişti.

Aramızdaki boy farkı hoşuma gidiyordu.

Sweatshirt'ünü giydiğimde benimle dalga geçmesi bile,sonradan çok hoşuma gitmişti.

Bu odada çok fazla detaylara takılıp,irdeleyecek vaktim oluyordu.

Düşünecek zaman boldu fakat benim içimde buna yer yoktu.

Ağlamak istiyordum.

Gözüm aynadan yansıyan,ucu kızarmış burnuma takıldı.

"Küçük burnunun ucu kızarmış."

"Üşüdüm."

Hala çok üşüyorum.

Hala çok üşüyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
mister j ❦ lee taeyongHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin