46. Bölüm

4.5K 433 112
                                    




Zeliş kadın ateşler içinde sayıklıyordu.Gözünü sabahtan beri açmamıştı.Nerde ise gece yarısı olmuştu.Köyde bir tane insan ayakta değildi.İki kişi hariç tabi.Meryem ana içerde Zeliş kadının başında bekliyor , Salih ise dışarda taşın üstünde kah oturuyor,kah kalkıyor kah namaza gidiyor.Ama Zeliş halen aynı idi.Gözünü açmıyor sürekli sayıklıyordu.Sayıklamaları iç yakan türdendi.
"Haydarım ,al beni yanına "
"Haydarım ,ben namusuna leke düşürmedim"
"Haydarım,çocukların aç ,ben açım,ama kimseye el açmadım ben"
"Haydarım ,kurtar bizi bu çileden "

Böyle böyle devam ediyordu sayıklamaları kadının. O sayıkladıkça Meryem ananın gözünün yaşı durmadı. Düşündü durdu ,acaba yanlış mı yapmıştı Salih ile konuşmakta.Kadın hala kocasının sevdası ile yanıp duruyordu.Keşke önce Zeliş ile mi konuşsa idi.Belli ki kadın kabul etmez.Asla kocasının üstüne kimseyi almaz,kimseye varmaz.

Zaten Salih oğlanda kabul etmemiş,zorlamıştı alsın diye adamı.En iyisi olayı akışına bırakmak diye düşündü ama o zamanda olan bu kadınla çocuklarına olacaktı.Allah'tan yardım istedi .Allah herşeye kadirdir dedi.

Salih taşın üstünde oturmaktan artık sıkılmış,içerden bir haber alabilmek için kapıyı hafifçe tıklatmıştı.Meryem ana dışarı çıkmıştı

"Ana,nasıl oldu Zeliş?ey değilse sabah şehre götürek.Olmazsa şimdi götürek ben atları hazır edem."

"Yoh yoh lüzumu yoh oğul.Ateşi biraz daha düştü.Sabaha eyce düşer inşaallah.Sen get even oğul ,birde sen hasta olma .Kim bahacah sene."

"Yoh ana eyem ben ey.Uşahlar yatir hemi?Çok ağladı Haydar anasına bişe olacah sanmış yavrum."

"Ey onlarda ,yatirler .Yorulmuşlar ,şerefsiz köpeğin yüzünden eve girecek diye yatmamışlar sabaha gadar.Ölü gibi yatirler şimdi.Garınlarınıda doyurdular"

"Allah senden razı olsun ana,şu koca köyde bu kadının bir tene sahabı varmış.Ben ağabeylerim adına başım yerde.Ben desen yeni geldim ,ama geç kalmışım herşey için."

"Kader oğul,kader .Allah herkesin imtihanını ayrı yazmıştır.Zeliş'in imtihanı da bu demek ki"

"Doğru diyirsen ana,Allah izin veriyorsa bu olanlara elbet imtihanıdır Zeliş 'in"

"Ana , ben sabahtan bu yana çok düşündüm.Bu kararı vermek bene çok ağır geldi,ama ağabeyimin emanetlerine ancak bu şekilde sahap çıkabilirem,sen haklısan "

"Şey oğul ,ben daha Zeliş gelinnen daha heç konuşmadım.Hele eyleşsin bir ,kabul etmez ise artıh bu yetimlere bahmah senin görevin.Ne yapıp edip uşahların haklarını alacahsan ağabeylerinden."

"Tamam ana,sen gonuşursan Zeliş ile.Sadece onların bakımını üstüme almak için evleneceğimi ,ondan geç bir beklentim olmayacağını söyle "

" Bah oğul ,ben gonuşacam amma eğer Zeliş 'de tamam derse sene çok iş düşecek.Ağabeyin gile ,köylüye karşı sağlam ve dik duracahsan.Zeliş'in üstüne çok gidecekler,seni ona karşı dolduracaklar,yani anlayacağın hem Zeliş'i hem gendin ey savunabileceksen,karını bu cahil köylüye karşı koruyabileceksin değil mi?"

" inşaallah , Allah'ın izni ile herkesi karşıma alırım.Yeter ki yetimler ,anaları artık darlık görmesin.Dul kadın diye kapısını beklemesinler."

"Oğul ,nikahlı karın oldumu artık birbirinize helal olursunuz.Zeliş sene sen Zeliş'e artık helaldır.Yani anlayacağın ,artık senin karın olacak,her anlamda kocası ol.Ol ki her güçlüğe göğüs geresiz "

Salih başını eğdi ,her şey tamamdı ama gel gelelim bu gerçek karı koca olma olayı hiç olacak iş değildi.Nasıl olsa Zeliş'de kabul etmez bunu diye içi rahattı.

ZELİŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin