25. Bölüm

7.7K 430 23
                                    




         Haydar ile karısı yemeklerini yemiş ,gaz lambasını yakmış oturuyordular.Haydar sedirin üstünde ,karısı ise dizinin dibinde ,kocasının kollarının arasında huzur içinde birbirlerinin nefes seslerini dinliyordular.

Kapının vurulması ile iki genç birden toparlanıp kalktılar.Zeliş kapıyı açmaya koştu.
Kapıyı açınca beklediği kişi ve yanın da da kayın biraderi ve görümceleri vardı.Önce bi tutuldu sonra hemen yaşmağını düzeltip misafirlerini eve girmeleri için kenarı çekilip buyur etti .
Haydar kardeşlerini karşısında görünce önce oda bi tutuldu .Yoksa evde bi sıkıntı mı olmuştu.Anası ,yoksa anasına mı birşey olmuştu.

"Salihim,bacılarım ,hoş gelmişsiz "

"Ağabey hoş gelmişsin"
Sonra görümcelerini sarılıp öptü Zeliş.

"Hoş bulduk ağabey,"dedi Salih.
Kızlarda ağabeylerinin elini öpüp "hoş bulduk ağabey" dedikten sonra ayakta bekleyen Gülsemin'e de hoş geldin dediler.

Hal hatır sormalar bitince Haydar evde bir sıkıntı olmadığını anlayınca rahatladı.

Kızlarda Gülsemin ve yengeleri ile sohbet ediyordular.

Gülsemin gitmek için ayağı kalktı ve
"Zeliş ben artık kalkayım,anam bekler havada iyice kararmadan eve varam" dedi.
Zeliş kalktı ve kadını yolcu etmeye dışarı doğru çıktılar.
" Zeliş ,kusura bakmayasın,ben seni zor durumda bıraktım.İnan ki çok çok üzüldüm.Şey ,yolunda hemi herşey.Yani ne bilim sorun yokdur inşaallah?"

Zeliş kıpkırmızı olmuştu yine .Başını yere eğdi ve
" yok abla ,yolunda herşey.Remziye ezeye söyle ,merakta kalmasın artık"

"Hayde o zaman Allah'a ısmarladık"
" güle güle abla "
Dedi ve kapıyı kapattı.

İçerde abi kardeş muhabbet ediyorlardı.Salih ağabeyini iyi görmüştü.Çok mutluydu.Sanki o koca konaktan bu harabe eve gelip yerleşmemiş te ,sarayda yaşıyormuş gibiydi .Kızlarda Salih ağabeyleri ile aynı şeyleri düşünüyorlardı.Üstelik abileri gözleri ile sürekli karısını kolaçan ediyordu.

Yengeleri de çok iyi görünüyordu.Yüzüne renk gelmişti.En son ki hali geldi aklına Fadime 'nin ,annesi bayağı bi hırpalamıştı üstelik zayıflıktan ayakta duramıyordu.Şimdi iyice bir güzelleşmiş,yanakları al al olmuştu .İnşaallah hep böyle mutlu olurlar diye geçirdi içinden kız.

"Zelişim hayde bi çay demlede içelim şöyle hep beraber".

"Tamam ağam ,hemen yaparım".

Kızlar birbirlerine baktılar.Abileri karısına "Zelişim" diyordu.

Dünyanın sonu mu geldi acaba .Kaç yıllık babalarından hiç duymamışlardı.Diğer abileri de yengelerinin ismini bile vermezdiler,e ablalarıda aynı durumda idi.Eniştelerinden ablalarının adını dahi duymamışlardı.
Şimdi Haydar abileri karısına hem adını söylüyor hem de sevgi dolu sahiplik ekleri ile!



Anneleri görse ,duysa vay haline Zelişin.Kıza etmediğini bırakmaz,üstelik abisinide rezil rüsvay ederdi.

Salih de çok garipsedi abisinin bu davranışlarını.Halbuki onlar daha soğuk ve resmî bir karı koca ilişkisi bekliyordular.

Zeliş çayı hazır etti.Görümceleri ile bardak ,çerez hazırladılar.Sohbet muhabbet eşliğin de çaylarını içip gülüp söylediler.

Uzun zamandır böyle stressiz ve sıcak bir ortamda olmamıştı gençler .Evde anneleri yüzünden kimse rahatça konuşamaz olmuş,herkes sus pus gergin bir şekilde yaşıyordu.Babaları da artık çok sert davranmaya başlamıştı.

ZELİŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin