45.Bölüm. "Sürpriz."

13.9K 548 48
                                    

MEDYA: YIKINTI ve en önemli karakterler!

PLAYLİST: Taylor Swift - Style

İyi okumalar!

••

45.BÖLÜM. “SÜRPRİZ.”

Harliç’in karanlık sokakları, yerini güneşe bırakmaya başladığında, gözlerimi zorla araladım. Güneş, tam anlamıyla yerini almamıştı; günışıkları vurmaya başlamıştı. Huzursuz yatış şeklim ile yerimden doğruldum ve daha sonra, neler olduğu aklıma geldi. Gözlerimi ovuştururken, esniyordum. Gece içinde birkaç kez uyanmıştım ama Poyraz’ın uyandığına şahit olmamıştım. Uzun süre sonra, ilk defa deliksiz uyumuştu.

Benim yanımda.

Poyraz’ı uyandırmamaya çalışarak kollarından sıyrıldım ve arka koltuktan ön koltuğa geçtim. Eşyalarımı aldıktan sonra arabada bulduğum siyah kaplı defterin rastgele bir sayfasını açtım ve ardından yanında bulunan tükenmez kalemle Poyraz’a bir not yazdım. Arabanın kapısını açtım ve ardından kapıyı kapattım. Etrafı kolaçan ettikten sonra, kimse olmadığını fark ettim. Park halinde olan birkaç araç dışında, sokak boştu. Yüzümde bir tebessüm oluşurken, adımlarımı hızlandırdım ve sokaktan çıktım. Ceketimi üzerime iyice çektim ve ardından kafamı aşağıya eğerek yürümeye devam ettim.

Annemin bu saatte uyanma olasılığı çok azdı. Hatırladığım kadarıyla, yeni işinin saatleri geç sayılabilecek bir vakitte başlıyor ve geç bitiyordu. Ama orada normalden daha fazla kazanıyordu. Ama artık buna gerek yoktu, değil mi? Parayı ve tüm o dövüşleri Akra için yapıyordum. O artık ölmüştü. Artık buna ihtiyacım yoktu. Ama yine de dövüşmek artık günlük bir rutinim haline gelmişti.

Eve girmeden önce, fırına uğradım ve ekmek aldım. Annem beni kapıda yakalarsa, en azından bir bahanem olabilecekti. Eve giden adımlar zamanla kısaldı ve sonunda kendimi evde buldum. Kapıyı yavaşça araladım ve ekmek poşetini mutfağa bıraktım. Yatak odasının kapısını araladım ve annemin henüz uyanmadığını fark ettim. Bununla beraber yüzümde oluşan gülümsemeyle odama ilerledim ve üzerimi değiştirip rahat bir şeyler giydim.

Uykum olmadığından, mutfağa ilerledim ve kahvaltıyı hazırlamaya başladım. Saat, sekiz buçuğa yaklaştığında, kahvaltı tam anlamıyla hazırdı. Annemi uyandırmak için yatak odasına ulaştım ve ardından yatağın babam için ayrılan boş tarafına oturup annemi dürttüm.

“Anne? Anne?” Annem bu hareketime karşılık yatış pozisyonunu değiştirince, bir kez daha dürttüm. “Anne!”

Annem gözlerini aniden açtı ve ardından beni görünce birkaç kere kırptı. Beni onu nazikçe uyandırışım, olağanın dışından bir şeydi. Şaşırmasın tebessüm ile cevap verdim.

“Derin, bir sorun mu var hayatım?” Göz ucuyla yanında duran saate baktı. “Hayır, yani aslında ben kahvaltı hazırladım da. Yumurtalar soğumadan kalksan iyi olur.”

Annem kaşlarını çatarak bana baktı ve ardından gülümseyerek yataktan doğruldu. Yüzünü yıkamak üzere banyoya yöneldiğinde, mutfağa gittim ve televizyonu açıp, sabahları çıkan bir çizgi filmi açtım. Çizgi film izlemekten hala sıkılmıyordum. O komik olmayan ama komik gibi görünen hareketlerde, hala yüzümde bir tebessüm oluyordu. Hala Jerry’i tutuyordum ve hala ‘Bir kedi gördüm sanki?’ repliğini unutmamıştım.

YIKINTIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin