Büyük beyaz masanın üzerinde ellerimle ritim tutarken bir yandan da kağıtlara göz atıyordum.Kağıtlardaki yazılardan önemli bulduklarımı okurken ağzıma gelen kan tadıyla kağıtları masaya geri bıraktım.
Ahh,ne zamandır dudaklarımı kemiriyordum ben?
"Derin?İyi misin?"
Hızlı bir şekilde kendimi geriye attım ve kafamı oynatarak rahatladım.Kafamı Ecmel'e doğru çevirdim.
"Evet," diye mırıldandım.
"Bir şey bulan var mı?" dedi Poyraz.
"Ben de bir bok yok abi."
"Bende de aynı." diye katıldı Ecmel Bartu'ya.
Hepsi sanki sözleşmiş gibi kafalarını bana çevirdi.Poyraz tam karşımda oturuyordu.Ecmel sağımda,Bartu ise solumdaydı.Ve yaklaşık yarım saattir kağıtları teker teker inceleyip,Suat ve adamlarına karşı neler yapabileceğimizi konuşuyorduk.
"Bunlardan bir şey çıkacağını sanmıyorum." dedim.Poyraz elindeki kağıtları masaya bıraktı ve kafasını ellerinin arasına aldı.Ellerini eski yerlerini alırken ofladı.
"Devam edelim," dedi."Belki bir şeyi gözden kaçırmış olabiliriz."
Tepkimi ayağa hışımla kalkarak gösterdim.
"Yeter artık," dedim."Uzun zamandır arıyoruz zaten."
"Vazgeçmemeliyiz." Poyraz kendi düşüncesini destekledi.
"Bir şey yok işte," dedim."Gidelim dalalım direk."
Poyraz kafasını sağ omzuna yasladı.
"Ciddi misin?Senin plan anlayışın bu mu?"
"Hey,sanırım bir şey buldum."
Dikkatimi Poyraz'dan alıp Ecmel'e verdim.İki eliyle sıkıca tuttuğu kağıda gözlerini kısmış bakıyordu.Bartu sandalyesini elleriyle geriye ittirdi ve Ecmel'in yanına doğru yol aldı.Poyraz ile aynı anda Ecmel'in yanına gitmek üzere yol aldık.Bartu Ecmel'in arkasına geçip kafasını Ecmel'in sol omzundan uzattı.
"Burada," dedi.Ecmel siyah ojeli tırnağıyla bir satırı işaret ederken.Daha iyi görebilmek için gözlerimi kıstım ve kağıda daha da yaklaştım.
"Bunu kullanabiliriz değil mi?" Ecmel sordu.
Dikkatimi Poyraz'a doğru çevirdim.Düşünceli bir hali vardı.
"İşe yaramaz," dedi."Buna kesinlikle kanmaz."
"Cem'i kullansak?" diye öneri sundu Bartu.Poyraz ile göz göze geldik.
"Yeniden buna inanır mı sence,süper zeka?"
"Başka bir şekilde?" diye sordu Ecmel.
"Cem için her şeyi yapar.Bunu gördük." dedim.
"Ama bir daha aynı şeyi kullanamayız." diye yanıt verdi Poyraz.
"Neden olmasın?" diye sordum."Elimizde başka bir şey var mı?"
Kimseden ses çıkmayınca devam ettim."O zaman?"
Poyraz bıkkınlıkla nefesini dışarıya verdi."Nasıl olacak peki?"
Bu gerçekten harika ötesi bir soruydu.Bir şekilde Cem'i oradan almak zorundaydık.Bu sefer onu Ecmel yada herhangi bir şey ile kandıramazdık.Kendi iradesiyle tıpış tıpış oradan çıkmalıydı.Daha sonra onu paketleyip tekrardan ona karşı kullanabilirdik.Ama bu geçici bir çözümdü.Kan dökülmek zorundaydı.Ya bizden,ya onlardan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YIKINTI
Teen FictionYayınlama Tarihi:6 Temmuz 2014 [Tamamlandı, düzenlemede.] •Bu ad ile yayınlanan ilk hikayedir. Taklitleri değil, aslını okuyun.• ▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬▬ Dizlerini karnına çekmiş, boş gözlerle evine girip çıkanları izleyen küçük bir kız çocuğu. Ağlamaktan ko...