Bölüm 35

1.1K 77 75
                                    

Azer

Aradan ne kadar süre geçtiğini bilmiyordum ama kızların 'eğlenmelerini' beklediğimiz süreçte kebap yemiş, Yılmaz'ın ısrarlarına dayanamadığımız için birkaç tek atmış, şimdi tekrar kulübün önüne bıraktığımız arabalara dönmüş ve çıkmalarını bekliyorduk.

Kızların kulüpten çıktığını görüp arabanın kapısını açtım ve dışarı adımladım. Benimle beraber yan koltuğumda oturan Gediz, ve arka koltukta oturan Yılmaz ve Özgür de dışarı çıktılar. Karaca, tek kolunu Nehir'in omuzlarına atmış, hafif yalpalayarak yürüyordu. Bizim onlara doğru yürüdüğümüzü görünce, beni işaret parmağıyla işaret edip baştan aşağı süzerken ıslık çaldı.

''Analar ne aslanlar doğuruyor be! Aman bize nasip olur inşallah, boyuna da posuna da bin maşallah!'' dedi Nehir'e dönüp şarkı söyleyerek. Gülmemi engellemeye çalışıp ona doğru yürüdüm.

''Eğlendiğinizi düşünüyorum hayatım?'' dedim ona tutması için elimi uzatıp. Elime uzanmak yerine ağırlığını zaten zar zor ayakta duran Nehir'e verip ona döndü.

''Nehir, omuzlara bak kızım!'' dedi heyecanla. Nehir bana bakıp ardından gözlerini hemen yanımda duran Gediz'e çevirdi.

''Ben seni tanıyor muyum?'' dedi sonra Gediz'e. Ben gülmeye başlayınca Gediz hafifçe dirsek atıp beni uyardı.

''Tanıyorsun, Nehir. Gediz ben.'' dedi gülümseyerek. Nehir şaşkınlıkla yüzünü buruşturup Karaca'ya döndü.

''Sen tanıyor musun?''

Karaca Gediz'e bakıp kafasını salladı.

''Müvekkilim değil mi bu?''

En sonunda kendimi tutamayıp kahkaha atınca uzanıp Karaca'nın koluna girdim.

''Hayatım, hadi gel. Gidelim.''

Karaca söylediklerimi birkaç saniye sonra duymuş gibi duraksayıp Nehir'e ve arkalarındaki Seyhan'lara baktı.

''Hayatım diyor!'' dedi heyecanla. Gözlerimi devirmemek için kendimi zor tutup tekrar konuştum.

''Karaca, arabaya binersen-''

Karaca, sanki söylediklerimi duymuyormuş gibi, kolunu Nehir'in belinden çekip şarkı söyleyerek sallanmaya başladı, tüm bu süreçte de bana bakıyordu.

''Anam babam aman, kaçın kurası bu, ne baş belası bu, gönül kirası...''

''Sezen Aksu şarkısı mı söylüyor bu?'' dedi Nehir Gediz'e bakarak. Gediz gülmemek için kendini sıkmaktan, yüzü kıpkırmızı yapmıştı ki gülümseyerek kafasını salladı.

''Hangi şarkı?'' dedi Karaca da Gediz'e dönüp. Gediz ağzını açıp yanıt verecekti ki Ceylan araya girdi.

''Seni yerler!''

Ardından Seyhan, aralarındaki Buket'in önüne eğilip ablasına baktı.

''Salak mısın kızım, Kaçın Kurası bu!'' dedi gözlerini devirerek.

''Kızlar, kurban olayım durun artık. Hadi, eve gitme vakti.'' dedim ve Karaca'nın kolunu kendi omuzlarıma atıp arabaya yürüdüm. 

''Gediz, sen benimle gel. Karaca'nın evine gidelim. Yılmaz, siz de Ceylan'la Seyhan'ı alıp eve götürün. Bana bak, sakın anama yakalanmayın ha!'' dedim işaret parmağımı onlara doğru sallayarak.

''O iş bizde abi, sen merak etme.'' dedi Özgür Seyhan'ı tutarken.

''Buket, çok teşekkür ederim, sanırım tek aklı yerinde kalan sensin. Biz önce seni eve bırakalım, oradan Karaca'nın evine geçeriz.'' dedim gülerek.

Sırt SırtaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin