Serkan ve Balca da bardadır.Barış ve Serkan karşılaşınca yine atışırlar.
Eda:Ayy yeter lütfen!! Yeter artık!!Ben biraz dışarı çıkıyorum.Yalnız kalıcam.
Serkan peşinden giderken Barış durdurur.
Barış:Kız yalnız kalmak istiyor.
Serkan:Ama sen Eda'yı hiç tanımamışsın.Eda yalnız kalmak istiyorum derken Serkan peşimden gel benim moralimi düzelt demek istiyor.Serkan Eda'nın yanına gider.Eda bir sağa bir sola öylece yürüyordur.
Serkan:Eda..Sayın sinirli insan..Bir şey söyleyebilir miyim?
Eda:Ne var?
Serkan:Şimdi ben sana bugün biraz sinirli davrandım ya..Onun için kusura bakma.Yani özetle demek istediğim benim için önemli olan sensin.Başkaları değil.Bu akşam da dinlicem seni.
Eda:Sen bilirsin Serkan..İstiyorsan kal istiyorsan git ben karışmıyorum.
Serkan:Tamam işte kalmaya karar veriyorum.Bunu da borsaya bildiriyorum.
Eda:İyi!
Serkan:Başın dönmüyor mu senin? Heyecanlı mısın sen?
Eda:Evet heyecanlıyım.Nasıl heyecanlı olmıyım? Annem için şarkı söylicem.İnsanlar dinlicekler, eleştirecekler belki.Bu büyük bir şey!
Serkan:Sakin sakin..Senin rahatlaman lazım.Tamam mı?
Eda:Evet..Ama başımda bu kadar dert varken nasıl rahatlıyım?
Serkan:Rahatlarsın rahatlarsın..Gel seninle biraz yürüyelim.
Eda:Yürüyorum ben burda zaten deminden beri.Faydası yok.
Serkan:Tamam..O zaman bağır, çağır, küfret.Bağır sokakta. AAAAA yap.Bağır, küfret!
Eda:Ohaa!!
Serkan:Güzel bir başlangıç fena değil.Ohadan başka küfür biliyor musun?
Eda:Yok..Ben sadece gidip uyumak istiyorum.Yataktan çıkmak istemiyorum.
Serkan:O en kötüsü! Çok yanlış bir yön.Depresyona kayar.Hiç işimiz olmaz.Buldum! Rakı içelim seninle birer kadeh.
Eda:Oldu..Başka?
Serkan:Başka..Yanında peynir koyarız, kavun koyarız.Tamam..Kaç saatin var senin?
Eda:Bir
Serkan:Bir mi? Bekle ben hemen geliyorum.Serkan içeri gidip telefonunu alır.Geri döndüğünde Eda kendi kendine konuşuyordur.
Eda:Ay nolcak ya? En kötü seçilemeyiz.Bugüne kadar böyle bir şey mi vardı?Yoktu.Tamam..Bundan sonra da olmaz.Ne takıyorsun kafana? Her şeyi kafana takıyorsun her şeyi! Doldu doldu taştı valla..
Serkan:Şizo!! Bundan sonra sana şizo dicem.Şizofrenin kısaltılmışı.Ya kendi kendine konuşur mu insan?
Eda:Heyecanlanınca kendi kendime konuşurum.Söylemiştim.
Serkan:Biliyorum, hatırlıyorum.Yani ben zaten senle ilgili her şeyi hatırlıyorum, biliyosun.
Eda:Ben de seninle ilgili bir çok şeyi unutmaya çalışıyorum.
Serkan:Tamam yazdım bunu bir kenara.Ama şimdi biz burda ulvi bir görev için bir aradayız.
Eda:Neymiş o ulvi görev?
Serkan:Birazdan görürsün.Yüksekten korkar mısın?
Eda:Bilmiyorum.Ne alaka?
Serkan:Birazdan orda görürsün.Gel..Serkan Eda'yı lunaparka götürür.
Binecekleri oyuncak:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mutluluk
FanfictionEda'nın babasından gizli İstanbul'da bir üniversite kazanmasıyla İzmir'den İstanbul'a uzanan bir özgürlük yolculuğunun hikayesi... Babasını karşısına aldığı gün tanıştığı Serkan sayesinde mutluluğu aramak için İstanbul'a gitme kararı veren Eda; tıpk...