Mutluluk

42. Bölüm

Eda ve Serkan eve dönerler.Eda odada oturuyordur.Serkan yanına gider.

Serkan:Yalnız kalmak istersen..
Eda:Hayır istemiyorum.Sana ihtiyacım var.
Serkan:(Eda'nın yanına oturur) Eda..
Eda:Hı?
Serkan:Kaçıp gidelim mi buralardan?
Eda:Ne güzel olur.Nereye gitçez?
Serkan:Bilmem..İstediğimiz her yere gidebiliriz.Böyle kuytu, küçük bir yerde sıradan bir hayatımız olur.Kimse de bize karışamaz.
Eda:Gitsek de bir şey değişmeyecek ki Serkan.
Serkan:Ne biliyim..Düşüncesi güzeldi.Sen, ben...
Eda:Gerçekten yapar mısın?
Serkan:Neyi?
Eda:Her şeyi bırakıp benimle sıradan bir hayat yaşar mısın?
Serkan:Eda...Sen hayatıma girdiğinden beri benim gözüm senden başka bir şey görmüyor ki.Birlikte olduktan sonra; nerde, nasıl, hangi koşullarda olduğumuzun bir önemi yok.Sen yanımda ol yeter.
Eda:Senden başka kimsem kalmadı artık.İyi ki o teklifi etmişsin bana.İyi ki yanımdasın.
Serkan:Ne diyorsun? Hadi gidelim..Kaçalım.
Eda:Gitsek de bu gerçekleri değiştirmeyecek ki Serkan.Nereye gidersek gidelim gerçekler peşimizi bırakmayacak.
Serkan:Yani ne biliyim..Böyle uzaklaşma fikri..İyi olurdu.
Eda:Ben artık kaçmak istemiyorum.Hem ben burda çok mutluyum.Sen yanımdasın..Yeni bir maceraya da yelken açacak gücüm yok artık.

Serkan, sabah çocukları çağırmıştır.Henüz gelmemişlerdir.O sırada Serkan ve Eda kahvaltı yapıyordur.Eda'nın bir şey yokmuş gibi davranması Serkan'a garip geliyordur.

Eda:Bir çay daha koyayım mı Serkan?
Serkan:Yok..
Eda:Sen bu reçelden denedin mi?
Serkan:Hıı..
Eda:Çok güzel bak.Dene bunu, mutlaka dene.
Serkan:Eda..
Eda:Hı?
Serkan:İyi misin hayatım?
Eda:İyiyim.Çay mı koyayım mı?
Serkan:Yok bir şey istemedim.
Eda:Kahvaltın bitti..? Benim de bitti.O zaman ben bir Türk kah..
Serkan:Otur hayatım otur.

O sırada kapı çalar.Serkan kapıyı açmaya gider.Çocuklar gelmiştir.

Eda:Siz nerden çıktınız ya?
Ferit:Günaydın
Eda:Günaydın
Pırıl:Ee..Serkan, apar topar çağırınca..Kavga ettiniz sandık.
Ceren:Siz kavgalı değil misiniz?
Eda:Yok canım ne kavgası? Kavgalı falan değiliz Ceren.
Pırıl:Nasıl yani? Hiçbir sorun yok mu şimdi?
Eda:Yoo..Hiçbir sorun yok.Gayet iyiyiz.Dimi Serkan?
Serkan:Yok canım, bir sorun yok.Şahaneyiz biz.
Engin:Bir sorun yokmuş işte kurcalamayın.
Ferit:O zaman sorun yoksa kahvaltı var.Ben çok acıktım ya.
Eda:Hadi siz bir şeyler yiyin.Ben geliyorum hemen.Gelince size bir omlet yaparım.

Eda odaya çıkar.

Pırıl:Serkan..
Serkan:Hı?
Pırıl:Neler oluyor?
Serkan:Eda, Begüm Hanım'ın annesi olduğunu öğrendi.
Ceren:Nee?!!
Pırıl:Neeee?!!!
Ferit:Nee?!
Engin:Neee??!!
Pırıl:Ne diyorsun la..Eniştecim sen ne diyorsun?! Sen kafa mı buluyorsun bizimle ya?
Serkan:...
Ceren:Serkan..Sen bunu önceden biliyor muydun?
Serkan:Biliyordum..Ayrıca bir şey daha var..Eda benim bunu önceden bildiğimi bilmiyor.
Ceren:Ya Eda için çok büyük bir travma bu.
Serkan:Çok..Bakın sakın, sakın! Bir şey söyleyecekseniz şimdi şu an söyleyin ya da sonsuza kadar susun.
Ceren:...
Engin:...
Ferit:...
Pırıl:...

Pırıl yukarı çıkar.

Serkan:Nereye?? Söylemeye mi gidiyor?!!
Engin:Yok yok.O bir bakıp gelecek.Sorun yok.

Pırıl, Eda'nın yanına gider.

Pırıl:Eda..
Eda:Efendim Pırıl?
Pırıl:Canım, güzelim..Sen iyi misin?
Eda:İyiyim Pırıl.Hayırdır, noldu? Niye sordun?
Pırıl:Tatlım..Bak, şey..Emin misin? Yani..Bütün bu öğrendiklerinden sonra bu garipliğin, bu sakinliğin..
Eda:Yani..Yapacak bir şey yok.Bir gün mutlaka öğrenecektim.Öğrendim ve bitti.Abartılacak bir durum yok.Sonuçta insanların başına neler geliyor dimi? Hadi sen git bizimkilerin yanına.
Pırıl:...
Eda:Pırılcım gitsene.Hadi..

Pırıl aşağı iner.Serkan olanları anlatıyordur.

Serkan:Böyle karşısına çıktılar pat diye söylediler.Ya tamam ben Kemal Bey'e, Beril Hanım'a sürekli söylüyordum, gerçekleri Eda'ya anlatın diyordum ama..Bana haber verseydiniz en azından.Eda'yı alıştırırdım ben de.
Ceren:Ya nasıl saklarlar böyle bir şeyi Eda'dan?! Ne düşünüyorlardı ki?!!
Serkan:Tamam sessiz ol.Şş..Yavaş..
Ferit:Yalnız olay da bir gariplik var.Yani Eda hiçbir şey olmamış gibi normal normal devam ediyor hayatına.Yani anormal davranıyor.
Serkan:Evet..Bir öfkeli, bir üzgün..Geceki Eda'yla sabahki Eda arasında dağlar kadar fark var.Sanki bu olay hiç olmamış gibi davranıyor.
Ceren:Yani karşımızda sahte bir Eda var.
Engin:Abicim..Bak, eğer bunu halletmezsen bu döner dolaşır, ikinize de fene patlar.
Serkan:Ya nabıyım..? Olay hiç yaşanmamış gibi davranıyor.Ben de hatırlatmak istemiyorum.
Engin:O zaman kendi haline bırakalım.O ne zaman isterse gelip bizle konuşsun.
Serkan:Yani..
Pırıl:Ya ben anlıyorum Eda'yı.O şimdi içine atıyordur.Ama tabi hiç iyi bir şey değil bu.
Serkan:Biz yine de çok kurcalamayalım.

Eda gelir.

Eda:Neyi kurcalamayın?
Serkan:Hayatım...Şeyi kurcalıyorlar..Biz kavga ettik ya.Onlar öyle zannetti ya..Diyorlar bize niye kavga ettiniz? Kurcalayıp kurcalayıp duruyorlar işte.
Eda:Evet ya kurcalamayın.Biz gayet iyiyiz.Kavga etmedik.
Serkan:Evet etmedik!
Eda:Ne dicem..? Bu güzel havada biz niye evde oturuyoruz? Şöyle bir çıkıp dışarı, gezsek, dolaşsak? Hadi ben çıkıp hazırlanıyorum.Siz de hazırlanın çıkalım.Tamam? (gider)
Engin:A-aaa! Gerçekten normal değil.
Ceren:Hiç...

Bir göl kenarına pikniğe giderler.Eda gölün kenarında taş falan sektirirken diğerleri de onu izliyordur.

Pırıl:Yok resmen şoka girmiş bu kız.Bunun başka bir açıklaması olamaz.
Serkan:Kesin kesin..
Ceren:Bence de.
Engin:Ya ben konuşmayalım falan dedim ama acaba gidip biri konuşsa mı?
Ceren:Ya ben gidip konuşsam mı acaba?
Serkan:Arkadaşlar ben bu konuşma fikrine çok sıcak bakmıyorum.Haberiniz olsun.Yani Eda bu..Ne tepki vereceğini bilemiyoruz.
Ferit:E nabıcaz o zaman? Böyle oturup kafayı yemesini mi beklicez?
Serkan:Off...

Eda masaya döner.

Eda:Ayyy..Bir tane Türk kahvesi mi içsek şöyle yemekten sonra.Ne dersiniz?
Serkan:Olur hayatım, içelim.
Eda:İyi ki geldik ya.Biz niye daha sık gelmiyoruz buraya? Çok güzel burası.Sık sık gelelim bur..
Serkan:Olur hayatım, gelelim.
Eda:(börek yer) Noldu Engin? Niye baktın? Yüzümde bir şey mi var?
Engin:Ya..Yok o şeyle bakmadım ben.Şimdi..Böyle çok iştahlı yiyorsun ya ona baktım.Ben de öyle ne yesem yarıyor mesela.
Eda:Ama sen çok çiğnemiyorsun.İşin sırrı biraz çok çiğnemekte.
Engin:Ben de öyle yapıyım o zaman.
Pırıl:E hadi ben de bir tuvalete gidiyim.Ceren sen de gelsene.
Ceren:İyiyim ben böyle ya.
Pırıl:(Ceren'in bacağına vurur)
Ceren:Heee..Evet evet gelirim ben.Ben de sıkıştım.
Pırıl:(Serkan'a gelmesi için kaş göz yapar)
Serkan:Aa Pırıl tikin mi var senin? Benim de küçükken varmış.Kafamı sallarmışım.
Pırıl:(tekrar kaş göz yapar)
Serkan:He tuvalet..Evet!

Masadan uzaklaşırlar.

Pırıl:Eda hiç normal davranmıyor arkadaşlar.
Ceren:Bizim bir şey yapmamız gerekiyor.
Pırıl:Profesyonel bir destek mi alsak?
Serkan:Ee ne öneriyorsun peki?
Pırıl:Bir psikoloğa mı danışsak?
Ceren:Aa benim bir tanıdığım var.Ama..
Serkan:Eda bunu asla kabul etmez ki.
Ceren:Ettirmenin bir yolunu buluruz.
Pırıl:Acaba böyle video çekip sonra izletsek mi?
Serkan:Yok..Olmaz.
Ceren:Birebir gözlem yapması lazım.
Serkan:Buldum! Psikoloğu Eda'nın ayağına getiricez.
Ceren:Hımm..
Serkan:Hem gelmişken hepimize bir baksın, ayarlarımız bozuldu çünkü.
Pırıl:Olur.Valla ben varım..

DESTEKLERİNİZİ BEKLİYORUM 🦋