Serkan:Eğer istemiyorsan çalışmak zorunda deği...
Eda:Hayır Serkan..Kim olursa olsun kişisel sorunlarımızı işe yansıtamayız.Selin iyi bir pr'cı olmasaydı işe alınmazdı zaten.
Serkan:Emin misin?
Eda:Eminim.Hem kaç yıl geçti..?
Serkan:Sen öyle diyorsan..
Eda:Evet öyle diyorum.Ama sana bir şey sormak istiyorum.
Serkan:Sor bakalım..
Eda:Sen Amerika'dayken Selin'le..
Serkan:Bak Eda öyle bir şey hiçbir zaman olmadı.Bunu biliyorsun.O da, ben de oradayken yalnızdık ve sadece birbirimize destek olduk.Bizim aramızda hiçbir şey olmadı..
Eda:Sen öyle diyorsan, öyledir.Şu an sadece sana sarılıp uyumak istiyorum.
Serkan:Gel bakalım..Beraber sarılıp uyurlar.
Sabah Eda uyandığında Serkan bavul hazırlıyordur.Eda:Serkan..Nabıyosun? Bu bavullar ne? Nereye gidiyosun?
Serkan:Gidiyorum değil Eda.Gidiyoruz..
Eda:Ne? Nereye?
Serkan:Seni birkaç günlüğüne Antalya'ya kaçırıyorum.
Eda:E ama Bodrum'daki otel işi bitmedi daha.
Serkan:Bitti.
Eda:Nasıl bitti Serkan?
Serkan:Dün gece nerdeyse tamamını halletim sen uyurken.Birkaç revize edilmesi gereken yer kaldı.Onu da Engin halleder zaten.
Eda:Yiaaa Serkaann (öper) Sen harika bir adamsın!
Serkan:Hadi hadi çok konuşma da şu eşyaları toplamaya yardım et ;)
Eda:Peki..Bir şey dicem.
Serkan:De bakalım.
Eda:Arabayla gitsek olur mu?
Serkan:Sen öyle istiyorsan öyle olsun bakalım.
Eda:Harikasınn!!Eşyaları toplarlar.Yola çıkarlar.O gün akşama doğru otele varırlar.Odalarına çıkarlar.Kaldıkları oda suit odadır.İçeri girip yerleşmek için yatak odalarına girerler.Her yer güllerle süslenmiştir.
Eda:Ooo haaa!..Bu ne?
Serkan:Balayı odası yapmışlar.
Eda:Ama bu resmen katliam.Yazık bu çiçeklere.
Serkan:(küvete doğru gider)Eda..Bunlar küvetin içine de çiçek koymuş.
Eda:Ne?! Serkan söyleyelim toplasınlar bu çiçekleri.
Serkan:Eda bırak şimdi çiçeği böceği.(Eda'yı belinden tutup kendine doğru çeker) Önce biz bu odanın hakkını verelim bence.
Eda:Hıı..Öyle mi diyosun?
Serkan:Öyle diyorum..
Eda:Peki...Serkan Eda'nın dudağına yapışır.Fan fin fon lu bir gece geçirirler 🔥🔥🔥
O gün odadan çıkmazlar.
Sabah beraber kahvaltıya inerler.Serkan:Oteli yedin Eda oteli!
Eda:Nabıyım ya çok acıkmışım.
Serkan:Hadi hadi daha fazla yeme gidelim.
Eda:Nereye?
Serkan:Sürprize!
Eda:Sürpriz mi? Ne sürprizi?
Serkan:Eda sürpriz söylenir mi?
Eda:Tamam tamam.Hadi gidelim.Doydum ben zaten.Serkan Eda'yı gözleri kapalı bir şekilde otelin önüne indirir.Sürprizin önüne gelince gözlerini açar.
Sürpriz:
Serkan:3..2..1..(gözlerini açar)
Eda:Sürpriz bu mu?!
Serkan:Beğenmedin mi?
Eda:Şaka mı yapıyosun?! Bayıldımmm!!Eda hemen karavanın içine girer.
Eda:Serkaan..Ben bunu hep hayal etmiştim!! Aaaa!! İçine baak!! Çok teşekkür ederim sevgilim.
Serkan:O zaman hazırlanıp hemen yola çıkalım.
Eda:Tamam.Ben hemen gidip eşyaları hazırlıyorum.Koşarak otele girer.Serkan gülümseyerek arkasından bakar.
Eşyaları toplayıp karavana binerler.Ve yolculuk başlar.Eda:İnanamıyorum ya..Şu an nereye istersek gidebiliriz.
Serkan:Hizmetinizdeyiz Eda Hanım.Nereye isterseniz oraya.
Eda:Küçüklüğümden beri hayalimdi.Sadece yol ve ben..
Serkan:Ben de bu hayalin promosyonu mu oluyorum bu durumda?
Eda:Sen olmasan olmazdı ki..
Serkan:(gülümser)Serkan değişik yollara girer.
Serkan:Tatile bak tatile! Vahşi yaşamla baş başa..
Eda:Serkan sence de bu vahşi yaşam fazla vahşi olmadı mı? Bu çok gibi geldi bana.
Serkan:Saçmalama Eda.Baksana derenin içindeyiz.Orman, kuşlar, böcekler..
Eda:Evet kuşlar, böcekler filan çok güzel de..Bu yoldan sağ salim çıkabileceğimize emin misin?
Serkan:Kim? Biz? Ya şimdi seni sevgilin var ya ceylan gibi seke seke götürücek.Araba bir anda durur.
Eda:Çok güzel sektin hayatım!
Serkan:Noluyo ya?!(arabayı çalıştırmaya çalışır) Çalışmıyo!
Eda:Dene bir daha.
Serkan:Ya çalışmıyor işte.
Eda:Yani dümdüz yollar varken senin neyine aralar dereler acaba?
Serkan:Karavancı ruhu diye bir şey var Eda.Hipi ruhu! Doğanın içinde olacaksın ki ruhun iyileşsin.
Eda:İyileşti mi ruhun bari? Doğanın içindeyiz, dibindeyiz.Doğru düzgün bir yola çıkar bizi.
Serkan:Ya tamam ya! Ne zaman yarı yolda bıraktım ben seni?
Eda:Az önce..
Serkan:Tamam gidiyoruz.Ben inip hallediyim.Arabayı çalıştırmayı başarırlar.Hava artık kararmıştır.Karavanı güzel bir yere çekerler.Serkan dışarda ateş yakmaya çalışıyordur.Eda yanına gelir.
Eda:Serkan!
Serkan:Hı?
Eda:Sana çok güzel bir haberim var!
Serkan:Noldu?
Eda:Ateş zaten bulundu.Bir çakmak çakman yeterli..
Serkan:Ya dur kontrol bende.
Eda:Orman yangın ihbar hattının numarasını ezbere biliyoruz dimi? Çünkü galiba birazdan gerekecek.
Serkan:Haha çok komik bir kızsın sen!Serkan ateşi yakar.Sucuk pişirip yerler.
Yakındaki bir sahile gidip yıldızları seyretmeye başlarlar.Eda:Serkan..
Serkan:Hı?
Eda:Seninle İstanbul'dan İzmir'e gittiğimiz gün vardı ya.
Serkan:Evet..
Eda:Biz o gün sahilde bir dilek tutmuştuk ya.Dileğim gerçek oldu diyebilirim.
Serkan:Neymiş o dilek?
Eda:Hayatımdan hiç çıkmamanı istedim.Ve biliyorum ki bundan sonra bizi hiçbir şey ayıramaz.
Serkan:(gülümser) Benim dileğim de gerçek oldu Eda.
Eda:..?
Serkan:Çünkü ben de aynı dileği dilemiştim.Kiss 💋
Eda:Karavanamıza gidelim mi?
Serkan:Gidelim :)Karavana giderler.
Sabah Serkan telefonun sesine uyanır.Arayan Kemal'dir.Eda daha uyuyodur.Dışarı çıkıp konuşurSerkan:Merhaba Kemal Bey
Kemal:Merhaba Serkan..Seninle acil konuşmam gereken bir şey var.
Serkan:Peki..Konuşalım.
Kemal:Telefonda olmaz.Sen benim kliniğime gel bugün.
Serkan:Kemal Bey biz İstanbul'da değiliz şu an.Siz söyleyin noldu?
Kemal:Doğru ya..Ben unuttum sizin gittiğinizi.
Serkan:Söyleyin siz..
Kemal:Eda..Eda'nın annesi geri dönmüş.
Serkan:Ne?!Ama..
Kemal:Sakın Eda'ya bir şey belli etmiyosun sakın!!
Serkan:Siz ne diyosunuz Kemal Bey?! Eda'nın annesi ölmedi mi?
Kemal:Hayır.Beril yaşıyor..Eda'nın annesi yaşıyor mu?? 😱
DESTEKLERİNİZİ BEKLİYORUM 🦋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mutluluk
FanfictionEda'nın babasından gizli İstanbul'da bir üniversite kazanmasıyla İzmir'den İstanbul'a uzanan bir özgürlük yolculuğunun hikayesi... Babasını karşısına aldığı gün tanıştığı Serkan sayesinde mutluluğu aramak için İstanbul'a gitme kararı veren Eda; tıpk...