PİRAYE'NİN ANLATIMINDAN;
Olayların üzerinden 2 gün geçmişti. Turan yavaş yavaş toparlanıyordu. Yavaş dedim ama yanlış oldu galiba çünkü şuan Ankara'ya gidiyoruz. Asıl amacımız ödül almak ama peşinden Turan, Umay'a evlilik teklifi edecek. Bunlardan sonra da Trabzon'a geçeceğiz. Alparslan abime ve Akın abiye kız istemeye gideceğiz.
Hazır hepimiz izin almışken bunları halletmemiz gerekiyordu. Uçakla gittiğimiz için inmemize az kalmıştı. Umay "Ay yüzlüm bu Turan da bir haller var," dedi. Umay gibi dikkatli bir arkadaşınız varsa sürpriz yapmak çok güçtür.
"Nasıl bir hal?" diye sordum. Umay "Bilmiyorum bir şeyler gizlemeye çalışır gibi davranıyor," dedi. Bende bilmem artık yaparak konuşmayı kısa kestim. Bir şeyler çakmaması için böyle yapmam gerekiyordu.
Uçak indikten sonra dinlenmeden üzerimizi giyinmemiz gerekiyordu. Sabah 8di saat ve 10 da tören başlayacaktı. Törenden hemen sonra da Anıtkabir'e gezi yapacaktık. O sırada da Turan teklifini edecekti. Bir gece Ankara da kaldıktan sonra yarın Trabzon'a dönecektik. Bir aksilik çıkmazsa şu anlık planlarımız bu şekildeydi.
Umay ile otele girdiğimizde hemen hazırlanmaya başladık. İkimizde yaklaşık 1 saat içinde hazırlanmıştık. Umay "Şu üniformaları giymeye bayılıyorum," dedi aşkla. Ben gülerek "Valla kardeşim sen askeriyeyle olan her şeye bayılıyorsun," dedim. O da gülünce odadan çıktık.
Ödül töreninin olacağı yere gitmek için Meteler timi ve Alfa timi bizi bekliyordu. Kızlar olarak en son inmiştik. Hepsine öyle bir baktım da asalet akıyordu be. Herkes araçlara binerken biz Özel Alfa Timi olarak bindik araca.
Ödül yerine geldiğimizde hepimizde bir heyecan vardı. Daha önce ismimiz gizli olarak ödüller almıştık ama ilk defa ismimiz geçerek alacaktık ödül. İçeri girdiğimizde bizim için ayrılan yerlere oturduk. Abimlerin timi hemen arkamızda oturuyordu.
Hepimiz heyecanlı bir şekilde otururken Can "Gençler valla daha fazla içimde tutamayacağım," dedi. Nazlı "Can az dur be sevgilim," dedi ona cevaben. Can omuz silkip "Baba oluyorum," dediğinde Umay ile aynı anda cırlamıştık. Tabi ağırlığımızı koruyarak.
Yasir "İlk ismimizle alacağımız ödülde yeğenim de var işte bu be," dediğinde gülümsedik. Bu ödül törenine Papatya da gelmişti. Tek eksiğimiz Eftelya ve Pamir'di onlar da yarın akşam Trabzon'a geleceklerdi. Vera ile birlikte.
Çok geçmeden ödül töreni başlamıştı. Umay elimi tutarak "Çok heyecanlıyım," dedi. Bende onun elini sıkarak destek verdim ona. Bizden önce birkaç askere ve time ödül verilmişti. Sonra da bize sıra gelmişti. Töreni sunan görevli ödülü bize vermek üzere Albay çağırılmıştı.
Albay "Senelerdir Özel Alfa Timi ile peşinde olduğumuz teröristi Meteler Timi ile ortak yürütülen bir operasyon ile başarmış durumdayız. Bu başarılarından dolayı iki timi de kutlarım. Bu başarı ve daha nice yaptıkları başarılardan ötürü Özel Alfa Timini ödüllendirmek istiyoruz," dedi. Sonrasında minik bir açıklama yaparak bizi çağırmaya başladı.
"Özel bir tim oldukları için hepsinin özel birer meslekleri var. İzninizle onları size tanıtıp öyle ödüllerini vermek istiyorum," dedi. Derin bir nefes aldıktan sonra "İlk olarak haberleşmeden sorumlu olan Nazlı Polat," diyerek Nazlı'yı çağırdı onun hemen ardından da iki kişi birden çağırdı.
"Timimizin koordinat bulma konusunda başarıya sahip olan Can Polat ve Yasir Miy," dedi onlar da giderken Albay "En sona iki kişiyi bıraktım. Onlar timimizde keskin nişancı olarak görev yapıyorlar. Birisi Türkiye Savcısı Umay Keskin. Diğeri ise Üsteğmen Piraye Eyüboğlu," dedi. Biz de Albay'ın yanına gittik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DÖRT FARKLI HAYAT
Teen Fiction2 Asker, Savcı ve Doktor Birbirinden farklı dört hayatın hikayesi.