4 AY SONRAPİRAYE’NİN ANLATIMINDAN;
Pamir evleneli 4 ay oluyordu. Şimdi ise yeniden bir düğün olacaktı. Geçen sefer öz ikizimi evlendirirken şimdi sıra manevi ikizim evleniyordu. Sanırım ben bugün de duygusal olacaktım. Bugün Umay’ın kınası vardı. Sabahtan beri hazırlık yapıyorduk.
Umay sabahtan beri kendi hazırlanıyordu bende salonu kontrol edip hazırlanmaya geçmiştim. Onlar yani Sare, Vera, Hümeyra, Eftelya ve Umay’ın kuzenleri benden önce geçmişti kuaföre. Ben ise sonradan geçecektim her şeyi hazırladıktan sonra. Şuan da geçiyordum.
Ben kuaföre geçtiğimde herkes hemen hemen hazırdı. Umay giyinmişti son olarak makyajı yapılıyordu. Umay herkesten farklı olarak mavi bindallı giyinmişti. Çok da güzel olmuştu. Benim gözler dolarken Hümeyra “Piraye ağlama da hazırlan geç kalmayalım,” dedi. Ben başımla onaylarken hızlıca hazırlanmaya gittim.
Ben gri beyaz karışımı bir elbise giyinmiştim. Saçımı hafif dalgalı yaptırmıştım. Hafif de bir makyaj yaptırdıktan sonra hazırdım. Hepimiz hazır olunca ben “Umay çok güzel olmuşsun,” dedim. Umay “Sende,” dediğinde abimler bizi almaya gelmişti. Damat daha sonradan kınayı basmaya gelince görecekti gelini.
Uğursuzluk getireceği falandan değil de annesini falan oraya getirecekti. Bu nedenle bizi abimler almıştı. Hep birlikte salona gittikten sonra kına çok geçmeden başlamıştı. Hepimiz eğlenip oynarken o malum yer gelmişti.
Vera hamile olduğu için tepsiyi Umay’ın kuzeni tutuyordu. Normalde yenge tutmalıydı fakat özel bir durum vardı. Ben türküyü söyleyeceğim için ben tutamıyordum. Mikrofonu alıp Umay’ın başına geçtim. Örtüyü örtükten sonra genç kızlar etrafında dönmeye başladılar. Ben de türküyü söylemeye başladım.
‘Kınayı getir aney
Parmağın batır aney
Bu gece misafirem
Koynunda yatır aneyTarlada var çeperler
Çepere su seperler
Irak yoldan geleni
Terli terli öperlerSivik ucu kuş duni
Oldum yarin düşküni
Baş açık yalın ayak
Yola düştüm kış güni’Türkünün sonlarına doğru Umay’ın kuzeni “Gelin ağladı,” dedi. Etrafa baktığımda herkes ağlıyordu. Ben de dahildim buna. Hemen kendimi toparlarken Umay’ın örtüsünün altına baktım. Umay çok fena ağlarken bana baktı. Ben bir şey söylemeyerek mikrofonu elime aldım.
Umay elini sıkı sıkı kaparken ben “Gelinin kayınvalidesi gelin hanım elini açmıyor,” dedim. Gülşah Teyze elinde altını ile geldi. Umay elini açarken ben altını yakasına taktım. Sonra kınayı eline sürdüm. Kuzeni elini sürmek istemediği için ben yapmıştım.
Örtüyü kaldırmadan önce Meryem Teyze geldi. Onlar ağlarken bende onlarla birlikte ağlıyordum. Onları gördükçe çok kötü olmuştum. Aklıma istemsizce kendi kına gecem geliyordu. Benim ki çok buruk geçecekti bu çok belliydi. Şimdilik bunları düşünmeyerek erkeklerin gelmesi için aradım.
Kapının önünde hazır bekliyorlardı. Kına yakılmadan önce aramıştım onları. Turan ortada duracak şekilde içeri girdiler. Hepsi içeri girdiğinde Umay ve Turan ortada birleşti. Dini nikahları kıyıldığı için şuan çok daha rahat davranabiliyorlardı. Turan, Umay’ın yüzünü açıp önce göz yaşlarını sildi. Peşinden de anlından öptü.
Herkes onlara bakarken ben “Enişte gel serçe parmağına kına yakacağım,” dedim. Turan elini uzatırken ben de kınayı yakmıştım. Peşinden Turan’ı ortaya oturtup Umay’ın eline testiyi vermiştik. Umay testiyi kırmak için etrafında dönerken Çağın yanıma yaklaşıp “Ağlamışsın,” dedi. Başımla onayladığımda “Annen geldi değil mi aklına?” diye sordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DÖRT FARKLI HAYAT
Teen Fiction2 Asker, Savcı ve Doktor Birbirinden farklı dört hayatın hikayesi.