Özel Bölüm-2

493 27 74
                                    

Keyifli okumalar ☁️

Medya: Zeynep'le, Ali 🫀🥺

*
"Ali..Ali diyorum!"

Ali telefonunu kapatıp Yaprak'ın olduğu odaya doğru yürüdü. İçeri girdiğinde Umut'un yüzü mavi Deniz'in yüzü siyahtı. Ali kendini tutamayıp gür bir kahkaha attığında Yaprak onun kahkahasına sinirlenmişti.

"Ali az daha gülmeye devam edersen çocukların eline veririm seni!" Ali zorlukla kendini durdurunca ağzına fermuar çekti. Umutla, Deniz beş yaşındaydılar ama çok yaramazlardı. Ali yüzüne ciddi bir ifade takıp onların yanına doğru yürüdü.

"Ne oluyor burda?" Deniz babasının ciddi bakışlarını görünce hemen babasının yanına gidip yanaklarından öpmüştü.

"Baba hepsi Umut'un suçu!" Ali'nin bakışları Umut'a dönünce Umut elinde ki fırçayı bırakmış arsızca gülüyordu. Taki babasının gerçekten ciddi olduğunu görene kadar.

"Umut ikizin doğruyu mu diyor?" Ali'nin otoriter sesi odada yankılanmıştı. Umut babasının yanına gelip oda diğer yanağından öpmüştü.

"Yalan söylüyor baba. Oda yapalım dedi." Yaprak elini alnına koyup içinden saymaya başlamıştı. Ali gülümsemesini bastırarak ikisine baktı. "Boyunuzdan büyük işlere kalkışmayın. Şimdi gidin banyoya beni bekleyin," deyip çocukları banyoya gönderdiğinde Yaprak şokla ona bakmıştı.

"Çocuklara neden ceza vermiyorsun?!" Ali gülümseyip çöktüğü yerden kalktı ve eşine doğru yürüdü. "Çocuk diyorsun güzelim. Neden ceza vereyim. Hem bu yaşlarında yaramazlık yapmaları doğal." Yaprak gözlerini kısıp ona baktı.

"Senin yüzünden bu çocuklar böyle!" diye söylenmişti. Ali ne kadar çocukları yaramazlık yapsa bile kızamıyordu. Onlar çocuk yaramazlık yapması normal deyip hep geciştiriyordu. Babası olacak o adam küçükken ona da ceza vermişti.

En yakın arkadaşının babasını öldürme cezası...

Ali bu yüzden cezalardan nefret etti. Çocuklarına hiçbir zaman ceza vermeyecekti. Bunu yapmayacaktı kendine söz vermişti. Yaprak bir şey diyecekken birden bir çığlık sesi yükseldi hemen ardından Zeynep'in sesi.

"Baba!" Bir kaç saniye sonra tekrar. "Baba!" Ali hızlı adımlarla koridora çıktığında Bacaklarına birisi çarpmıştı. Kafasını egdigi zaman kızını görmüştü. Koşmaktan kıpkırmızı olan suratı ve birbirine karışan saçları yüzüne komik bir ifade katmıştı.

"Ne oluyor meleğim?" Birden merdivenlerden koşma sesi gelince gelen kişiye baktığında Oğuz Asaf koşarak onların tarafına geliyordu. Ali birden kızını kucağına alıp havaya kaldırdı. Oğuz Asaf zorlukla durunca Zeynep'e baktı.

"Baba şu kızını biraz elime verir misin?" Oğuz Asaf sekiz yaşındaydı ve Zeynep on bir yaşındaydı. Ali kaşlarını çatıp ikisine de baktı. Her günleri böyle geçiyorlardı.

"Size ne oluyor? Allah aşkına biriniz dursanız," dedi. Oğuz Asaf atılmaya çalıştı ama Ali geri çekildi. Yaprak oğlunun omuzlarından tutup olduğu yerde durdurmaya çalıştı.

"Baba bu beni rezil etti! Sünnet konusu açıldı. Ablam sünnet olmadı dedi Oğuz Asaf!" Ali kızına bakınca masum bir şekilde gülümseyip kardeşine çevirdi bakışlarını.

"Ama oğlum doğru söylüyor. Sünnet olmadın daha sen," deyince Oğuz Asaf duruldu. "Bu sünnet ne? Ablam öyle deyince herkes erkek adam değilsin dedi." Ali kızını kucağından indirip oğlunun yanına gidip eğildi. Oğlunun yüzünü iki elinin arasına alıp alnından öptü.

Karanlığın Işığı -Bitti-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin