17. BÖLÜM 🖤

1.4K 67 7
                                    

YAZARDAN



Eve geçtiklerinde Ali odasına çıkmıştı. Yaprak ise koltuğa geçmiş telefonu eline almış instgramda geziyordu. Kaç dakika geçmesine rağmen Ali'nin gelmemesi onda bir merak uyandırmıştı. Tam ayağa kalkacakken sert adım seslerini duydu. Adım seslerinden tanıdığı adam için gülümsedi.

Hafifçe başını arkaya doğru çevirdiğinde siyahlar içinde ki Ali'yi gördü. Siyah gömleğin içine siyah ceket ve altında siyah keten bir pantolon vardı. İlk düğmesi açık olan Gömleğin altında zincir gözüküyordu. Bu görüntü Yaprak'ın sertçe yutkunmasını sağladı. Gözleri yavaştan adamın bacaklarından yüzüne doğru çıktı. Saçları yine sağ tarafa yatırılmış, kusursuz yüzünde bir mimik bile yoktu.

"Benim bir kaç saat işim var. Bir şey olursan ara ya da kapıda ki Emrah'a söyle." dedi kızın yüzünü izlerken. Yaprak kendine geldiği an hafifçe kafasını salladı. Ali gömleğin yakalarını düzeltip karşısında ki kadına göz kırptı.

Yaprak adamın bu kadar kendine özen verdiğini bir türlü anlamamıştı. Bu saate iş toplantısı olmazdı, aklından geçen ihtimaller onu sinirlendiriyordu. Sormak istiyordu ama ters bir cevap vereceğinden korkuyordu. Hayır ondan değil cevaptan korkuyordu.

"Nereye gideceksin?" Diye sordu. Dayanamayıp kendine yenilmişti sinirleri bozulmuş şekilde Ali'nin yüzüne bakarken şuan yaptığı şey yüzünden ağlamak istiyordu.

"Oturduğum masanın toplantısı var." Yaprak cevabı aldığında içinde ki kalbini sıkan el kalbinin tekrardan kan pompalaması için elini gevşetmişti. Kapı çaldığında Ali'nin kavisli kaşları çatılmıştı, bir daha Yaprak'a bakmadan arkasını dönüp sert adımlarla kapıya doğru yürüdü.

Ali kapıyı açtığında karşısında pizzalı pijamalarını giymiş kardeşini gördü. Ali'nin bakışları tekrardan eski haline alırken Oğuz içeri girmişti bile. "Bu gece sendeyim koca bebek. Diğerlerinde sıkıldım," dedi içeri doğru yürümeye başlamıştı. Ali onun ardından bakarken kapıyı kapatıp oda yürümeye başlamıştı ki Oğuz'un çığlığını duydu.

Hızlı adımlarla oldukları yere gittiklerinde Oğuz elini ağzına siper etmiş sanki oğlunu porno izlerken bir anne edasıyla Yaprak'a bakıyordu.

"Ali sen nasıl yaparsın bunu bana?! Nasıl aldatırsın beni? Beni beni bihterini!" diye bihter ziyagil mooduna geçmişti. Oğuz'un geçişine şaşkınlıkla bakan Yaprak olayı çözmeye çalışıyordu. Yaprak'ın şaşkın bakışlarını gören Ali bir küfür mırıldandı.

"Kızı korkutma ulan!" diye sinirle bağırdığında Oğuz olduğu yerde sinsice gülüyordu. "Yaprak bu benim İtalya'da ki kardeşim. Gökhanlarla büyüdüğüm bir çocuk ama benim işlerim için oraya gitti," diye açıklamada bulundu Ali. Çünkü kadının bakışları normal değildi.

Oğuz birden Yaprak'ın yanına zıpladı ve elini uzattı. "Bu ailenin en şerefli çocuğu benim," derken başını dik tutmuş küçük Emrah rolü yapıyordu. Yaprak hafifçe gülümseyip ona uzatılan eli tutup sıktı. Hafif bir el sıkışma geçtikten sonra Ali tekrardan konuştu.

"Ben çıkıyorum dikkat edin. Oğuz kızı korkutma," dedi. Evden çıkarken Oğuz'un sesi kulaklarına geliyordu. Çoktan kızın beynini yıkamaya başlamıştı.

Ali evden çıktığı an korumalar ellerini önlerinde bağlamıştı. Alo arabasına doğru yürürken "İki araba çıkıyoruz," dedi arabanın arkasına bindiğinde bir önde araba bir arkada araba olarak iki araba yola çıktılar. Ali cebinden sigara paketini çıkardı, kapağı eliyle açtığında dişleriyle sigarayı aldı. Zippo çakmağı sigaraya götürdü ve sigaranın ucunu alevlendirdi. Sigaradan çıkan ufak bir cızırtı sonrası içine bir duman çekti.

Karanlığın Işığı -Bitti-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin