MİHMAN

✩50

•

"Ee, iş hayatı nasılmış? Öğrenebildin mi?" dedim gülerek.

"Ölüyorum yorgunluktan, konuşturma beni." diyen abim keyfimi yerine getiriyordu.

"Sana o kadar üzülmüyorum ki... anlatamam."

"Sağ ol ya. İyi ki varsın."

"Bence de iyi ki varım." deyip elime aldığım bilgisayarımla balkona çıktım.

Koltuğa oturup bilgisayardan işlerimi halletmeye başladım.

Çok olmayan bir sürenin ardından telefonum çalınca bilgisayarın yanında duran telefona baktım. Annem arıyordu.

"Efendim anne."

"Nasılsın kızım?"

"İyiyim. Siz nasılsınız?"

"İyiyiz biz de. Sizi bir kontrol edeyim dedim. Abinle durumlar nasıl?"

"Şaşırtıcı ama iyi. Ondan beklenmeyecek şekilde ayak uydurmuş gibi görünüyor."

"Aman, bir terslik olmasın da."

"Yok yok, işe de alışıyor yavaş yavaş. Yola gelecek gibi, bakalım."

"Sonunda o da olacak kızım. Akıllandı herhalde."

"Umarım anne." deyip iç çektim. "Babam nasıl? Ne yapıyor?"

"İyi o da. Televizyon izliyor içeride."

"Öp benim için." dedim gülerek. "Konuşuruz yine."

"Tamam canım. Dikkat et kendine."

"Hoşçakal."

Telefonu kapatıp masaya koydum ve tek elimle saçlarımı havalandırdım.

Bir şeyler yoluna giriyor gibiydi. Umuyorum ki böyle devam ederdi...

———

"Sen gittikten sonra o da pişman oldu söylediklerine. Sıkma canını."

"Boş ver ya, konuşmak istemiyorum bunu şu an." dedim asansörü çağırırken. (Medya)

"Teoman'la da atıştılar. Araları limonî sanırım." diyen Özgür'le birlikte elimi alnıma koydum.

"Bir o eksikti zaten."

Yukarı çıktığımızda Özgür'le vedalaşıp odama geçtim ve eşyalarımı bıraktıktan sonra geri çıktım. Teoman'ın odasına gidip kapıya tıkladım ve içeri girdim.

"Günaydın." dedim kapıyı kapatırken.

"Günaydın." dedi koltuğunda oturan Teoman.

Yanına gidip masaya yaslandım.

"Dün Kaya'yla tartışmışsınız, benden sonra." dediğimde bir şey demeden arkasına yaslandı.

"Ciddi bir şey değil, boş ver."

"Kaya'ya gereksiz karıştım, bunun için aranız bozulmasın."

"Gereksiz karıştım diye bir şey yok İpek. Sen Kaya'ya her zaman bu şekilde karışabiliyorken o bunu dün sorun etti sadece. Sana böyle davranamaz."

"Kafası karışık, sen de kızma. Boş ver." deyip yanağından öptüm.

"Belgün'le ilgili olduğunu düşünüyorum. Ona karşı bir şeyler hissediyor ama sanırım henüz emin olamadığı için, bir de üstüne Gözde meselesi geldiği için sinirlendi, sana patladı ama yapmamalıydı."

"Hayatım, yapma böyle." deyip koltuğunun arkasına geçtim ve kollarımı arkadan Teoman'a sardım. "O senin kardeşin, aranıza mesafe girmesin. Düzelirsiniz siz birkaç saate."