✩12

10.1K 597 88
                                    

Teoman kaşlarını çatmış, bize bakarken konuşmamızı duyup duymadığını anlayamıyordum.

"Ne oluyor?" derken yanımıza doğru adımladı. Yaman'a bir bakış atıp bana döndü.

"Hiç." dedim hemen. "Bir şey olmuyor."

"Emin misin?" diye sordu tek kaşını kaldırıp.

Bizi kesinlikle duymuştu.

"Teoman, bir sıkıntı yok." dedi Yaman. "İçeri dönelim."

"Sen dön. Ada seni arıyordu." dedi Teoman, Yaman'a bakmadan. Sadece bana bakıyordu ve bu beni çok geriyordu.

Yaman'a baktığımda onun da bana baktığını gördüm. Bir süre durduktan sonra yanımızdan gitmişti.

"Bana, ne olduğunu anlatmayacak mısın?" dediğinde gözlerimi kısa bir an kapatıp geri açtım.

"Anlatmasam?" derken gözlerim çoktan dolmuştu.

"İpek, ben anlamıyorum. Yaman'la senin aranda ne gibi bir sorun olabilir? Neden ona 'benim önüme çıkmayı kes' dedin?"

Konuşmamızın sonunu duymuştu sadece.

"İşten ayrılırken bazı anlaşılmazlıklar olduğunu söylemiştim." dedim kısık bir sesle.

"İşle ilgili olduğuna emin misin? Seni ağlatacak kadar önemli olan şey iş mi yani?"

Cidden nefes almakta zorlanıyordum.

"Farklı şeyler var, tamam mı?" diye çıkıştım kendimi tutamayarak. "Bilmemen daha iyi."

Öğrenirse bana karşı tavrı değişebilirdi. Patronuyla sevgili olup sonra kapı dışarı edilmiş biri olduğumu öğrenirse belki halime acır belki de beni kınayabilirdi.

Sadece gitmek istiyordum. Buradan, şirketten... Yaman'ın karşıma çıkacağı her yerden kaçmak istiyordum.

"Ellerin titriyor." dedi Teoman ellerime bakarak. "Gidelim." deyip elini belime koydu ve ilerlememi sağladı.

Dışarı çıktığımızda temiz havayı içime çekmek az da olsa iyi gelmişti.

Arabaya binip yola çıktığımızda gözyaşlarım benden izinsiz akmaya başladı gözlerimden. Ağlamak istemiyordum. Yanımda biri varken ağlamaktan nefret ediyordum.

Sağımdaki cam birden aşağı inmeye başladığında Teoman'ın açtığını anlayıp büyük bir nefes çektim içime.

Berbat bir durumdaydım. Son 6, hatta yaklaşık 7 aydır berbat bir haldeydim. Yok saymaya çalışsam da gerçek ortadaydı. Yaman'dan kaçsam da kendi içimdeki düşüncelerden kaçamıyordum. Her şey düzeldi desem de hala biraz yıkılmışlık vardı içimde.

Apartmanın önünde durduğumuzda emniyet kemerimi çözüp kapıyı açtım.

"İzine çıkabilirsin." dedi Teoman ineceğim sırada. "1 hafta dinlen."

"İyi geceler." deyip arabadan indim.

Eve çıkıp üzerime yolda rahat edebileceğim şeyler giydikten sonra kendime bir bavul yaptım. (Medya)

Arabam tamirde olduğu için bana geçici süreliğine gönderilen arabanın anahtarını alıp evden çıktığımda Ağva'ya doğru yola çıktım ve anneme de haber verdim.

Yaklaşık 2 saatlik, düşüncelerle dolu bir yolculuktan sonra annemlerin evinin önünde durduğumda annem kapıya çıkmıştı.

"İpek." dedi annem, arabadan indiğimde. Yanıma gelip bana sarıldığında gözlerimi kapatıp ben de ona sarıldım. "İyi misin? Sesin kötü geliyordu telefonda."

MİHMANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin