•
"Hoş geldiniz." diyerek sevinçle kapıyı açan anneme sarıldım. "Hoş geldin Teoman." dedi annem, ben ondan ayrılınca.
"Hoş bulduk Sevda Hanım."
"Asaf içeride. Siz geçin, ben çantaları kapıya getireyim."
"Ben getiririm çantaları, siz bırakın lütfen." dedi Teoman.
"Yok canım, elime mi yapışır?"
"Israr ediyorum." diyen Teoman'a gülerek, bana sorarcasına bakan anneme gözlerimi kırpıştırdım.
"E tamam o zaman. Giderken taşırız, içeri geçelim."
Hep birlikte salona girdiğimizde televizyonun karşısında oturan babamın yanına gidip yanağına kocaman bir öpücük bıraktım.
"Nasılsın babacığım?" dedim, babam beni kolunun altına alırken.
"İyiyim kızım." deyip Teoman'a baktı babam. "Hoş geldin Teoman."
"Hoş bulduk efendim." deyip çaprazımızdaki koltuğa oturdu Teoman.
"İşten çıktınız siz, açsınızdır. Ben size yemek koyayım." Annem bizden bir cevap beklemeden mutfağa giderken ben de babamın kolunun altından çıkmıştım.
"İşler nasıl Teoman?"
Babamın sorusuyla birlikte Teoman'la aralarında bir sohbet başladı. Ben de onları sohbetleriyle baş başa bırakıp annemin yanına gittim.
"Yardım edeyim mi anne?"
"Sen bahçeye masayı kur kızım." diyen annemle birlikte dolaptan tabakları çıkardım. "Baban bugün televizyonda 'Yaman'ın bebeğinin olacağı' haberini gördü."
"Ne dedi? Bir tepki verdi mi?"
"Şaşırdı, haliyle. Sonuçta daha neredeyse 1 sene oldu siz ayrılalı."
Büyük bir iç geçirdim.
"Başka bir şey mi oldu?" diye sordu annem.
Bahçeye götürülecek şeyleri hazırlarken bir yandan da sessizce, dün Ada'yla yaşadığımız hastane maceramızı anlattım.
"Yok artık. Hep de seni mi bulur kızım ya?" diyen anneme güldüm.
"Özgür'ün de dediği gibi, dert mıknatısıyım galiba."
Her şey hazır olduğunda babamların yanına döndük.
"Hadi, masaya geçelim." dedi annem. Babamı da alıp bahçeye çıktığında biz de peşlerinden gitmeden önce Teoman'la birbirimize baktık.
"Galiba iyi anlaşıyoruz." dedi Teoman gülerek. "Babanla."
"Bence de." dedim elini tutarken. "Babam seni sevmeseydi böyle sohbet etmezdi."
"Güzel." derken gömleğinin yakasını düzelttiğinde haline güldüm.
"Hemen de havalandın." deyip elinden çekiştirerek bahçeye çıktım.
İkimizi gülerek bahçeye çıkarken gören annemle babam birbirlerine bakıp gülümsediler.
İşte şimdi azıcık utanmıştım.
———
Apartmanın önünde durduğumuzda ben bagajdan babamın sandalyesini getirdim, Teoman da babama arabadan inmesinde yardımcı oldu.
Annem babamla birlikte apartmana girerken annemlerin eşyalarının olduğu çantayı aldım ve Teoman'a döndüm.
"Yukarı gelmek ister misin?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MİHMAN
General FictionMihman: Misafir, konuk. ✩✩✩✩✩ Étoile Conception dünyaca ünlü bir tasarım şirketiydi ve ben de bu şirketin İnsan Kaynakları Müdürü'ydüm. İnsan Kaynakları Departmanı'nda çalışan sadece iki kişi olduğundan müdür konumuna gelmem çok zor olmamıştı. Étoi...