MİHMAN

✩14

•

Sabah kalktığımda ufak bir kahvaltı yapıp hazırlandım. (Medya)

Şirkete girip odama çıkınca masamda duran dosyaları görmek beni üzmüştü. Bayağı uğraştıracak gibi duruyordu.

Koltuğuma oturduğum an tıklanan kapı hemen peşinden açıldı.

"Günaydın." dedi Aylin içeri girip. "Özledim seni ya."

"Ben de özledim." dediğim sırada Aylin yanıma gelince ayağa kalktım ve sarıldık.

"Umarım her şey yolundadır."

"Şimdilik öyle görünüyor." dedim geri otururken.

"Ay meraktan çatlayacağım. Teoman Bey oraya gelince ne oldu?" dedi bir koltuğa otururken.

Onu daha fazla merakta bırakmamak için olanları anlattığımda hülyalı hülyalı sırıtıyordu.

"Ben Teoman Bey'e inanıyorum. O çok iyi bir adam."

"Orası öyle de..." deyip ellerimi masada birleştirdim. "Ben yeniden patronumla bir ilişki yaşayamam. Nasıl güveneceğim?"

"O zaman ilk önce ne yapmak istediğine karar vermelisin."

Günün geri kalanını öğlene kadar odamda geçirdikten sonra benim imzaladığım ve Teoman'ın da imzalaması gereken birkaç dosya olduğu için odamdan çıktım, Teoman'ın odasına doğru ilerledim.

Kapıya tıklayıp kafamı içeri uzattığımda Teoman kafasını önündeki kağıttan kaldırıp bana baktı.

"Gel İpek." dediğinde içeri girip kapıyı kapattım.

"İmzalaman gereken dosyalar var." deyip dosyaları önüne bıraktım.

"Otursana." dedi dosyalardan birini alırken.

Masanın önündeki koltuklardan birine oturduğumda o da dosyayı incelemeye başladı.

"Nasılsın?" diye sordu bana bir bakış atıp.

"İyiyim." dedim. "Sen nasılsın?"

"İyiyim." dese de yüzü biraz solgun görünüyordu.

"Yorgun gibi görünüyorsun?"

"Bütün gece çizim yaptım, o yüzden. Çizimlerin yarın üretime gitmesi gerek, yetiştirmeye çalıştım."

Koleksiyonun çıkmasına 2 haftadan biraz daha fazla vardı.

Kapı tıklandığında ikimiz de o tarafa baktığımız sırada Kaya içeri girdi.

"Oo İpek, nerelerdesin sen ya?" derken karşıma oturdu. "Gözümüz yollarda kaldı vallahi." deyip Teoman'a baktı. "Değil mi Teoman?"

Teoman dosyadan kafasını kaldırıp Kaya'ya bir bakış attı.

"Tamam tamam, gevşekliği kesiyorum." dedi Kaya gülerek. "Neredeydin 1 hafta boyunca?" diye sordu bana.

"Ağva'ya, ailemin yanına gittim."

"Ağva'ya?" diye soran Kaya'yı başımla onayladım.

Kaya biraz duraksadı.

"Teoman." derken sesi biraz imalıydı. "Sen geçen gün bir iş için Ağva'ya gitmiştin, değil mi?"

Teoman'ın kağıdı imzalayan eli duraksarken başını hareket ettirmeden yalnızca gözlerini bana çevirdi ve ardından Kaya'ya baktı.

"Evet."

"Bak sen şu tesadüfe." dedi Kaya hayretle.

"Ya, tesadüf." dedim ben de gerçekçi olmaya çalışarak.