•
"Beni ne kadar uğraştırdığının farkında mısın?"
Sitemle söylediğim sözlerden sonra elimi arabanın kaputuna vurdum.
Evet! Yine arıza yapmıştı. Şirketin otoparkında tamirci bekliyordum.
"Neden inat ediyorsun ki? Daha kaç kez tamire vermem gerekiyor seni?"
Arabayla konuşacak kadar kafayı sıyırmıştım sanırım.
"İpek?"
Adım seslenildiğinde bir an boşluğuma denk geldiğinden dolayı yerimde sıçrayıp arkama döndüm.
"Teoman."
"Sen..." deyip etrafıma baktı. "Kiminle konuşuyorsun?"
"Arabamla." dedim sanki normal bir şeymiş gibi. "1 ay içinde 3 kez arıza yaptı da ona yakınıyordum."
"Anladım." dedi Teoman gülmemeye çalışarak. "İstersen seni eve bırakabilirim."
"Çekiciyi bekliyorum." dememe kalmadan çekici arabası otoparka girdi. "Geldi zaten."
"Tamam, bekleyeyim seni."
Arabamı çekiciye verdikten sonra Teoman'ın arabasına bindik.
"Sanırım artık arabanı değiştirmelisin."
"Bence de." dedim, ona katıldığımı son derece belli eden bir sesle.
Küçük sohbetlerle geçen bir yolculuktan sonra apartmanımın önünde durduk.
Arabadan ineceğim sırada Teoman'a döndüm.
"Bir işin yoksa kahve ikram edebilirim."
Biraz duraksadı.
"Olur."
Birlikte eve çıktığımızda onu salona gönderip hızlıca üzerime kot pantolon ve rahat bir gömlek giydikten sonra mutfağa geçip ikimize kahve hazırladım.
Elimde bardaklarla salona döndüğümde kahvelerden birini önündeki sehpaya bıraktım.
Teoman da ceketini çıkartıp kravatını biraz gevşetmişti.
"Teşekkürler."
"Afiyet olsun."
"İpek, sana bir şey soracağım." dediğinde kafamı salladım. "Bugün Yaman'ın sana söyleyeceği önemli şey neymiş?"
Bu sorunun sorulacağını biliyordum ama ne cevap vereceğimi kesinlikle bilmiyordum.
"Şey..." deyip ellerimle oynamaya başladım. "Önemli bir şey değilmiş. Gereksiz bir şey."
Teoman şüpheci bir şekilde yüzüme bakıyordu. Tabii ki de cevabım yeterli gelmemişti.
"Sen Öner Tasarım'dan neden ayrılmıştın?"
Bu kadar zor sorular sormak zorunda mıydı?
"Bazı anlaşılmazlıklar oldu, o yüzden."
"Biraz özel sanırım."
Başımla onayladığımda Teoman da başını salladı.
"Siz... Yaman Bey'le yakın mısınız?" diye sordum.
"Arkadaşız ama o kadar da yakın olduğumuz söylenemez."
"Anladım." diye mırıldandım.
Kapının zil sesi evi doldurduğunda bir süre duraksadım. Bana misafir gelmezdi ki.
Ayağa kalkıp kapıya gittiğimde kapıdaki dürbünden kimin geldiğine baktım. Perihan Teyze? Neden?!
Açmasam da olurdu bence. Çalar çalar giderdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MİHMAN
General FictionMihman: Misafir, konuk. ✩✩✩✩✩ Étoile Conception dünyaca ünlü bir tasarım şirketiydi ve ben de bu şirketin İnsan Kaynakları Müdürü'ydüm. İnsan Kaynakları Departmanı'nda çalışan sadece iki kişi olduğundan müdür konumuna gelmem çok zor olmamıştı. Étoi...