MİHMAN

✩52

•

"Seni dinliyorum." dedi Filiz Hanım, kaşlarını çatıp.

"Ben Étoile Conception'a girmeden önce Öner Tasarım'da çalışıyordum. Ayrılmamın sebebi de Yaman."

"Yaman mı? Neden?"

"Yaman ve ben 2 sene süren bir ilişki yaşadık."

"Ne?" dedi Filiz Hanım, büyük bir şaşkınlıkla.

"Belki şu andan itibaren, Teoman'la olan ilişkime şüpheyle yaklaşabilirsiniz. Cemre'nin 'para avcısı' ithamına inanabilirsiniz ama sizi temin ederim ki ben Teoman'ı çok seviyorum ve parası benim hiç umurumda değil. Yaman ve ben sevgiliyken, Yaman ailesine karşı gelemeyip Ada'yla nişanlanma aşamasına girdi, ben de bunu öğrenir öğrenmez ondan ve işimden ayrıldım. Étoile Conception'a girdiğimde Kaya'nın şirket varislerinden biri olduğunu bilmiyordum, öğrenince de arama patron-çalışan mesafesini koydum ama Kaya bana hep arkadaş olarak yaklaştığı için ben de aynı mesafemi koruyarak onunla arkadaşlık ettim. Sonra onun vesilesiyle Teoman'la da bir araya gelmeye başladık. İstemeden de olsa etkilendik birbirimizden. Teoman biz sevgili olmadan önce haberdardı, Yaman'la aramda olan her şeyden. Bunu bilerek yaklaştı bana. Cemre bizim sevgili olduğumuzu öğrendikten hemen sonra şirketten ayrıldı, Öner Tasarım'la çalışmaya başladı. Orada Yaman'dan öğrenmiş her şeyi. Ada da biliyor. Daha sonra Berna Hanım da öğrenmiş, Teoman'a 'eğer bu durum öğrenilirse ve İpek işten ayrılmak zorunda kalırsa kariyeri kötü etkilenebilir' demiş. Teoman da beni düşündüğü için ayrılmış benden. Ama yapamadık, barıştık. Şimdi de Cemre Berna Hanım'ı kendi tarafına çekmiş durumda. Güya yarın sabah Teoman, Berna Hanım ve ben kahvaltı yapacaktık ama onunla karşı karşıya gelmek artık benim için daha zor. Ben tüm bunların altında ezilmek istemiyorum. Mutlu bir şekilde ilişkimi yaşamak, hayatımı devam ettirmek istiyorum ama hep önüme bir engel çıkıyor. Şimdi belki de Berna Hanım ilişkimizi tasvip etmeyecek. Teoman'ın da arada kalmasını istemiyorum. Ben artık ne yapacağımı şaşırdım. Siz de bunları öğrenmişken ne yaparsınız, bilmiyorum. Tek isteğim, söylediklerimde samimi olduğumu bilmeniz."

Büyük bir soluk alıp sustuğumda Filiz Hanım bir süre sessiz kaldı. Tüm bunları duymayı beklemediği gayet açıktı.

"Ben... şu an hayret içindeyim. Durumların bu kadar ciddi olduğunu bilmiyordum."

Gözlerim yanmaya başlarken parmaklarımla oynuyordum.

"Seni hiçbir şey için suçlamam İpekçiğim. Sen de hislerine yenik düşüp Yaman'la bir şeyler yaşamışsın, bu çok normal. Daha sonra Teoman'la aranda bir şeyler olması da çok doğal. İkisinin de senin patronun olması sadece işin getirdiği bir şey. Seni bunun için hiç kimsenin yargılama hakkı yok, ben de dahil. Üstelik Berna Hanım'ın da Teoman seninle birlikteyken, seni seviyorken... Cemre'nin yanında durması çok yanlış. Her ne olursa olsun oğlunun fikirlerine saygı duyması gerek ama daha 1 yaşındayken oğlunu babasının yanında bırakıp, haftada sadece birkaç saat birlikte vakit geçiren bir anneden ben daha fazlasını beklemiyorum zaten. Değişik bir fikir yapısına sahip kendisi."

Teoman'ın annesiyle arasının açılma ihtimali beni üzüyordu ama çok barizdi ki Berna Hanım ve ben hiç anlaşacak gibi durmuyorduk artık.

"Bana bak bakayım." dediğinde dolu gözlerimle Filiz Hanım'a baktım. "Gözyaşı mı onlar? Sil çabuk onları. Sen kötü hiçbir şey yapmadın."

O sırada arkamızdan Kaya'nın sesi geldi.

"Selamlar. Aa İpek de buradaymış. Sen mi çağırdın Teoman?"

Arkama dönmeden önce hızlıca gözlerimi sildim.

"Hayır, haberim yoktu." derken yanıma oturdu Teoman. Gözlerimin kızardığını bildiğim için ona dönmedim.