✩16

9.4K 552 73
                                    

"Bana ayrılan sürenin sonuna geldik. Ben yatıyorum, iyi geceler."

"Sana da." dediğimde Çağdaş oturma odasından çıktı. Ben de kendime bir kahve yapıp kitabımı aldım ve balkona çıktım.

"Oo İpek Hanım, uzun zamandır göremiyoruz sizi buralarda. Hangi rüzgar attı böyle?"

Özgür'ün sözlerine gülerek oturdum yerime.

"Uykusuzluk diyelim."

"Öyle diyelim bari."

"Sen ne yapıyorsun?"

"Hiç, oturuyorum."

"Boş boş?"

"Elim boş, aklım değil."

"O ne demek şimdi? Bir ima sezdim sanki." dediğimde Özgür güldü. "Bir şey mi var?"

"Bir şey demeyelim de... biri diyelim."

"Biri mi?" dedim büyük bir hayretle.

"Sessiz ol. Perihan Teyze gelecek şimdi." dediğinde güldüm.

"Özgür, çabuk bana gel. Konuşalım bunu. Yoksa ölürüm meraktan."

"Geç oldu ama şimdi. Senin arkadaşın var evde."

Bu duruma henüz alışamamıştım.

"Tamam, ben geleyim o zaman."

"İyi, gel."

Hızlıca içeri girip telefonumu ve anahtarımı aldıktan sonra eşofmanlarıma, dağılmış topuzuma aldırmadan çıktım evden. Özgür'ün evine girdiğimde o bize çoktan kahve hazırlamıştı.

Balkona çıkmak yerine içeride oturduk.

"Hadi anlat." dedim hevesle.

"Adı Miray, bizim şirkette çalışıyor. Belki tanıyorsundur, Tasarım'da stajyer."

"Görsem tanırım."

"İlişki içinde değiliz. Hatta beni fark ediyor mu, bilmiyorum. Birkaç kere sohbet ettik sadece, o da yetti zaten." derken derin derin bakıyordu uzaklara.

"Ya sen fena tutulmuşsun." dedim gülerek. "Vay be."

"Dalga geç diye anlatmadım bak, ona göre."

"Çok ayıp. Ben öyle biri miyim?" dedim alınganlıkla. "Ee, açılacak mısın?"

"Yani, öyle pat diye olmaz tabii. Randevuya çıkmayı deneyeceğim."

"Göreyim seni, koçum benim."

———

Ağzım esnemekten yırtılacak dereceye gelmişken yeni doldurduğum kahve bardağını alıp bir yudum içtim.

"Günaydın."

"Günaydın." dedim yanımda duran Kaya'ya.

"Ölü gibi duruyorsun." dedi gülerek.

"Çok uyumadım da ondan."

"Neden? Biriyle mi mesajlaştın yoksa?" dedi şüpheci bir şekilde.

"Hayır." dedim tedirgin tedirgin. "Ne alakası var?"

"Hiç, aklıma ilk o geldi."

"Özgür'le sohbet ettik, zaman akıp gitmiş. Hiç fark etmedik."

"Özgür'le?"

"Evet."

"Yoksa siz Özgür'le..." diyerek son harfi imalı bir şekilde uzattı Kaya.

"Hayır. Saçmalama." dedim abartılı bir şekilde. "Arkadaşız biz."

MİHMANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin