15. BÖLÜM
"Affettim"
.............
"Asıl kurban sensin küçük cadı."
Deri eldiveni içine saklanan büyük eli silahın tetik yerinde duruyordu. Baştan aşağı siyahlara bezenmiş adamı yere düşen telefonumun ışık saçan flaşı aydınlatıyordu. Sesi tanıdık değildi. Daha önce duymuş olsaydım mutlaka hatırlardım. Kırmızının başka bir ajanı, şu anki duruma göre celladıydı. Asıl kurban ben miydim? Ölümümü hazırlamak için güzel bir tuzaktı.
Gözlerimi defalarca açıp kapadım. Tek odağım silahıydı. Beni öldürme emrini aldığını düşündürecek kadar kararlı duruyordu. Mantıklı düşünmem, bütün endişelerimi çekti bir kenara. Henüz değil. Şimdi ölemezdim.
Okulun eski duvarları arasında bir el ateş sesi yankılandı. Kapadım gözlerimi. Acı hissetmiyordum. Kurşun daha uzak bir yerden gelmişti. Yere vuran ayakkabı sesleri benim dikkatimi çektiği gibi önümde duran adamın da dikkatini dağıttı. Silahının yönünü benden çevirdiği anda yere eğilip telefonumu ve silahımı aldım. Adam bendeki hareketi kavradığında yönünü hemen çevirdi fakat geç kalmıştı. Silahın altıyla bana doğru döndüğü yüzüne vurdum. Darbenin ağırlığıyla birkaç adım sendeleyip yere düştü.
Okula giren kişiler koşarak geliyordu. En öndeki bal gözü gördüm. Kahraman sıfatına en çok yakışan adam, ayak sesiyle bile kurtarmıştı beni. Gözlerini kısarak daha iyi görme ümidiyle tüm bedenimi inceledi. Bir şeyim var mı, bana zarar verdi mi diye kolaçan ediyordu.
Büyük adımları bana yaklaşırken yere düşen adamın yanında durup ayağıyla silahını ileriye itekledi. Dizlerini kırıp yere eğilerek maskesini çıkartıp yüzünü tanımaya çalıştı. Daha önce görmemiştim. Karan'da benim gibi tanımıyora benziyordu. Yerdeki korkak adamı, yanında duran diğer korumalara teslim edip sinirli çehresiyle yanıma geldi. Silahım elimdeydi, altından kan akıyordu. Kızıl ve katı kan. Bal göz silahı elimden alıp arkasındaki adama verdi.
" İyi misin?" Olayın şokunu atlatamadığım için dilim dönmedi. Asıl kurban ben isem camdan gördüğüm adam ve az önce patlayan silah da neydi? Başımı yukarı kaldırıp yanan flaş ışıkları arasında Karan'a baktım. Sinirli sinirli bakıyordu. İyi misin sorusunu ise hâlâ cevaplamamıştım.
Arkamı dönüp ileride ki kapısı açık odaya baktım. Sandalyenin düştüğü oda... Ağır ağır odaya doğru ilerleyip kalbimin üzerine koydum elimi. Burada tek bir maskeli adam yoktu, biliyorum. Başkaları da vardı. Ve o patlayan silah birine isabet etmişti. 3/3 mesajı boşuna gelmemişti. Az önce ölümle burun buruna kalmak bir anda unuttuğum olaydı. Şimdi aklımı dolduran tek soru odanın içinde göreceğim manzaraydı.
" Gece, nereye?" Benden uzakta durmuş bıraktığım yerde bekliyordu. Adamlarının hepsi telefonlarının ışığını açmış korkunç ortamı süngerle silmişti. Başka kimse var mı diye ortalığa dağılan adamlardan biri de benim peşimdeydi. Önüme geri dönüp odanın girişinde durdum. Sandalyeyi ayağımla itekleyip girdim içeriye. Ardımdan bal göz ve koruması girdi. Adım attığım anda ayakkabıma değen yapışkanlı sıvı yüzünden geriledim. Karan durumumu fark edince feneri açıp odaya gezdirdi.
Benden iki metre ötede yerde yatan bir ceset vardı.
Alnının ortasından vurulmuştu. Kanlar etrafını sarmış, ayak ucuma kadar gelmişti. Gözlerimi üzülerek kapatıp elimi ağzıma götürdüm. Son kurbanda ölmüştü. Eğer Karan gelmeseydi asıl son kurban ben olacaktım fakat bu aşamada son mefta babamın arkadaşıydı.
![](https://img.wattpad.com/cover/201202539-288-k960733.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIRMIZI | AJAN #Tamamlandı
ActionTAMAMLANDI Kitabı bitirdikten sonra neden bu kadar az okuyucusu olduğunu düşüneceksiniz, sebebini ben söyleyeyim, hedef kitlesi zeki insanlar olduğu için. Dünyanın hissedilen fakat bilinmeyen belli evreleri vardır. Çocukluk, gençlik, olgunluk ve ya...