10. ●AJAN●

4.4K 232 61
                                    

10. BÖLÜM

CÜRETKÂR TEKLİF
.......................

"Bunu mu arıyordun?" Bakışlarım, ses tonunun vurguladığı dosyanın üzerinde kaldı saniyelerce. Aradığım dosya Karan'ın parmakları arasındaydı. Keza o dosyayı aradığımın da farkındaydı. Bal rengi gözleri tüm vücuduma değdi. Konuşmamı bekliyordu. Bir şeyler söylememi bekledi. Gerçekten ne söyleyebilirdim? Evet onu mu arıyorum, yoksa sen nereden biliyorsun mu? Bu iki kalıp da şu an için uygundu. Dilim lal olmuştu. Konuşmak ve aklımdakileri dökmek istedim. İstemem, sadece istemekle kalsın istemiyordum.

Şaşkın yüzümü yere eğip bekledim. Her hangi bir şey yapmadı. Öyle duruyurdu çatık kaşlarıyla. Ona göre kötü bir şey yapmışım gibi hissettiriyordu tavırları. Mantıklı bir açıklamayı o ne kadar çok beklesede ben onun daha fazlası kadar makul bir açıklama bekliyordum.

Konuşmayacağımı anlayınca bir kaç adım attı bana. Mesafe uzun olmadığı için adımları dibime kadar gelmişti. Eğik olan yüzümü kaldırıp baktım yüzüne. Fener saysinde kısmen görebiliyordum yüzünü. Kipriği göz kapağına yansımıştı. Tel tel görünüyordu. Kocaman heybetli vucudu ise duvara bir gölge olarak yansımıştı. Etkisinden kurtulmak için kendimi geri çektim. İzin vermedi. Kolumu tutup beni bedenini yasladı. Hızla çektiği için bedenim, iri gövdesine çarpmıştı. Refleks gereği tutunduğum beyaz gömleğinden elimi çekip yapacaklarına adepte oldum. Boşta olan elindeki dosyaya sert bir ifadeyle baktı. Aynı sert gözler benim cüssemede isabet etmişti.

" Ne b*k yemeye benim ile alâkâlı olan dosyayı arıyorsun?" dişlerinin arasından soluyarak çıkarttığı kelimeler, beynimde bir bütün oldukça farklı bir kuytuya çekti hissiz düşüncelerimi. Nasıl yani? Bu dosya Karan ile ilgili miydi? K, benden bunu almamı istediğinde kimse yoktu yanımda. Telefonumu da yanımdan hiç ayırmamıştım. Nereden öğrenmişti de gelmişti bu Karan?

" Tek bir hamle daha yaparsan, sana ne yaparım demiştim? " sabahki sözünü hatırlar hatırlamaz beynimden aşağı kaynar su döküldü sanki. Bakışları, tesiri, cüssesi, iri kalıbı her detayı sözünü gerçekleştirmek için birer kanıttı.

" Ben bilmiyordum. Seninle ilgili olduğunu bilmiyordum." Yüzüme mat bir halde bakıyordu. Sözüm umurunda bile değildi. Tek odağı gözlerimdi. Korkak gözlerim.

" Çok kaşındın Kum kızı. Bu sefer affın yok." Kolumdan tutup beni sürüklercesine götürmeye çalıştı. Kapıya yaklaştığımda yabancı iki erkek daha gördüm. Sabahki adamlardı. Kapıda duran iki tanıdık adam ellerindeki büyük bavulla bekliyorlardı. Beni onun içine mi koyacaklardı. Ya sonra? Tehdidini mi gerçekleştirecekti?

" Karan, bırak! Benim hiç bir şeyden haberim yok. O dosyanın sana ait olduğunu bilmiyordum. Lütfen." Kolumu hiç bırakmadan beni bavula doğru yaklaştırdı. İçimdeki endişe arşa merdiven dayamıştı. Bana yapacaklarından endişe duyuyordum.

Kelebek denilen adam eline bir mendil alıp üzerine sıvı bir şey dökerek bana doğru yaklaştı. Karan'dan kurtulmaya çalıştım. Olmadı. Telefonum yere düşmüştü. İki kolumlada Karan'dan ayrılmaya çalışıyordum.

" Karan," diye sesli bir şekilde bağırdığım an elini ağzıma tutup haykırışlarımı engelledi. Parmaklarını ısırıp elini çekmesini sağladım. Dişlerim çok sivri olduğu için dayanamamıştı. Ağzıma o mendili kapatmadan bütün emniyetin duyacağı bir şekilde çığlık attım. Karan bana kaşlarını çatarak bakıyordu. Kapının önünde hareketli sesler duyunca beni bırakıp dosyaların arasında gizlendiler. Eliyle sus işareti yapmıştı. Pislik heriften basbaya korkuyordum işte. Bir kere daha onu şikâyet etmeye cesaretim yoktu. Hemde bu durumdayken hiç yoktu.

KIRMIZI | AJAN #TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin