Herkese selam. Umarım iyisinizdir. İyisiyle kötüsüyle bir seneyi daha ardımızda bırakıyoruz. Bu seneye son bir bölüm bırakmak istedim❤ Hem de oldukça sevimli bir bölüm. 2021 benim için İpek'in yılı oldu diyebilirim. Bir çoğunuzla bu yıl tanıştık. İyi ki tanışmışız diyorum🤍🌿 Yeni yıl hepinize sağlıkla ve güzelliklerle gelsin❤
Bölümü beğenip bir de yorum yaparsanız çok mutlu olurum. Yorumlarınızı okumayı cevap vermeyi çok seviyorum. Instagram adresimize kitap için hazırladığım playlisti bıraktım oradan bakabilirsiniz. İyi okumalar...🌿🕊
Instagram// ssirmanur
Mavi Gri-Şiir Senin Yüzündür
Bazı günler diğerlerinden daha heyecanlı başlardı hiç şüphesiz. Hayat çok hızlıydı. Sanırım bu hayatta en çok kurduğum cümle buydu. Hayat çok hızlı akıp gidiyordu. Akıp giderken bazen insanın kalp atışlarını değiştirecek kadar heyecanlı şeyler de oluyordu. Ama bu sıralar değişen kalp atışları pek de bana ait değildi.
Bir evin en küçüğü olmak bir nebze de gözbebeği olmaktır herhalde. Ben kendimi bildim bileli abim hep yanımdaydı. İlk hatırlarımdan itibaren hep yanı başımdaydı. Küçüklüğümüzden beri bana çok iyi bir abi, hatta bir abiden de fazlası olmuştu. Arkadaşlarım abileriyle problem yaşadıklarını, dönem dönem kavga ettiklerini söylediklerinde çok şaşırırdım. Çünkü hiçbir zaman abimle olan ilişkim kötü olmamıştı. Elbette dönem dönem tartıştığımız zamanlar olmuştu ama hiç küsmemiştik. Hiç birbirimizi fiziksel ve duygusal olarak incitmemiştik. Çünkü çoğu zaman kavgalarımız bile hiç ciddi olmazdı.
Abi-kardeş ilişkimizin bu kadar güçlü olmasında elbette anne ve babamızın da etkisi çok büyüktü. Bu hayatta zamanı geldiğinde birbirimizden başka kimsemizin olmayacağını o küçük yaşlarımızda aşılamışlardı. Kardeşlik çok kutsal bir şeydi. Canından bir parçaydı, canındı. Yeri geldi mi bir çikolata için birbirini sinir ettiğin, yeri geldi mi en büyük sırdaşın olan insandı.
Her zaman abimin babam gibi hissettirdiğini söylerdim. Babamdan çok iyi babalık görmüştük. Ve bir erkek olarak abim, babamı rol model alıyordu. Bu yüzden o tavırları, bana yaklaşımı bir abiden çok daha fazlasıydı. Babam gibi hissettiriyordu. Ve biliyordum beni küçük bir kız kardeşten çok daha fazla seviyordu.
İnsan belirli bir yaştan sonrasını hatırlayabiliyordu. Ben ne zaman küçüklüğümden bir şeyler hatırlasam abimin her zaman beni desteklemek için arkamda olduğunu görüyordum. Mesela bana bisiklet sürmeyi öğreten, her düştüğümde teselli cümleleriyle güç veren abimdi. Okuldan geldiğinde heyecanlı heyecanlı gününü anlatır, ödevlerden arta kalan zamanlarda hep benimle oyunlar oynardı. Minicik parmaklarıyla saçlarımı örmeye çalışır, pek beceremez hatta birbirine karıştırırdı. Okula başladığım ilk gün bana sıkıca sarılıp yanağıma da bir öpücük bırakıp korkmamı söyleyen abimdi. Tüm başarılarımda arkamda duran, tüm hatalarımda beni teselli eden, tüm düşüşlerimi yumuşatan abimdi. Bir hastane odasında, yabancısı olduğum bir ülkede ellerimi sıkı sıkı tutan, geçecek diyen abimdi. Abimdi o. Canımdı.
Her anımda yanımda olan abimin bugünlerde heyecanı ise bambaşkaydı. Abim ve Açelya Abla lisede iki yıl aynı sınıfta okumuşlardı. O dönem sevgili olmuşlar ama sonrasında her gençlik aşkı gibi ayrılmışlardı. Ayrılma nedenlerini çok detaylı bilmemekle birlikte, kötü ayrılmadıklarını biliyordum. Zaman ve hayat öylesine acımasızdı ki hain pençelerini onlara da geçirmişti. Açelya Abla üniversite için şehir değiştirdiğinde abim burada İzmir'de devam etmişti okuluna. Bu yüzden de uzun süre görüşememişlerdi. Üniversite bittikten sonra biz Fransa'ya gittiğimizde Açelya Abla buraya geri dönmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İPEK | TAMAMLANDI
Chick-Lit[TAMAMLANDI] Hayat sizden her şeyinizi alabilir. Aşkınızı, arkadaşlarınızı, sağlığınızı... İpek lise birinci sınıfta vücudundaki değişimler ve ufak bir baygınlık sonucunda kanser olduğunu öğrendiğinde, hayatının çok farklı bir dönemine geçiş yaptığı...