𝙲𝙷𝙰𝙿𝚃𝙴𝚁 14

1.9K 139 7
                                    

"Bu bir rüya mı? Eğer öyleyse hiç uyanmak istemiyorum."

Jeongguk kulağa aşk itirafı gibi gelse de artık yalnızca şehvetin büyüsü olduğunu bildiği sözlerle deltanın ilgisini daha çok çekmek için elini kendi dudaklarında ve çenesinde gezdirmiş, boynundan göğsüne ağır ağır kaydırarak kur yapmıştı ona. Taehyung gözünü kırpmadan izledi bu gösteriyi. Ardından uğraşıp durduğu düğme ve fermuardan, iki yana çekerek koparıp kurtuldu.

Bu hareketi omegayı gereğinden fazla yükseltmişti. Kalçasını kaldırıp Taehyung'un pantolonundan ve iç çamaşırından tek seferde kurtulmasına yardım ettikten sonra yorganı onun üzerinden çekerek alt bedenini de ortaya çıkardı.

Taehyung odaya girdiğinden beri tamamen çıplaktı ve bu yorgan yüzünden onun çıplak alt bedenini görmekten mahrum bırakılmıştı. Kalçasını dışarı çıkararak deltanın önünde eğildi ve sertliğiyle burun buruna geldi. Onun ne yapmaya çalıştığını anlayan delta dudağını ısırmış, bacağını biraz aralayarak ona yer açmıştı.

Dünkü kadar sert olan aleti kavrayıp biraz çekiştirdikten sonra pembe dudaklarını ucuna bastırdığında kesikleşen nefesinden bunun hoşuna gittiğini anlamıştı. Kendisinin de hoşuna gidiyordu çünkü deltanın feromonları aldığı zevke göre güçleniyordu. Bu feromonların ağırlığı altında ezilmeye alışmış, hatta eksikliğini hisseder olmuştu artık.

Ağzını aralayabildiği kadar aralayıp onu almaya çalıştı ama çenesi çıkacak gibi hissetmişti. Küçük ağzı onu içeri davet etmeye yeterli değildi. Dişlerinin değip rahatsız etmesini de istemiyordu. Bu yüzden dilini çıkardı ve büyük penisin ucunu ıslattı. Tam o anda Taehyung bir gecede daha kaç kutsal manzara göreceğini tahmin etmeye çalışıyordu. Kalçasını çıkarmış, bir kedi gibi bacaklarının arasına sokulmuş bedeni ters çevirip içine gömülmemek için zor tutuyordu kendini. Ağzına alamadığı için penisini yalaması sevimliydi ama küçücük bir ağzının olduğu gerçeği Taehyung'u yalnızca azdırıyordu.

İşaret ve orta parmağını aniden, uyarmadan aralık dudaklarına gönderdiğinde aletine veremediği ağız işini iştahla parmaklarına vermişti omega. Bu gece, dünün aksine daha alışmış görünüyordu, bir o kadar da açılmıştı. Böyle numaraları ondan görmek şaşırtmıştı Taehyung'u. Kim bilir daha ne beklenmedik numaraları vardı.

Onun için yalnızca yabancı bir omegayken birden yıllardır tanıyormuş gibi hissetmişti. Ne değişmişti, bir günde ne olmuştu hiçbir fikri yoktu. Kızgınlık yine aklını bulandırmıştı elbette, dünkü kadar olmasa da yine içgüdüleriyle hareket ediyordu ama orada olduğunu bildiği bilinci de sesini çıkartmıyordu bu defa. Bu yanlış hoşuna gidiyordu çünkü ve halihazırda bir bahanesi vardı.

Parmaklarını tükürüğüyle ıslatan omegayı kolundan tuttuğu gibi kendine çekerek kucağına aldı ve kenarından salyası akan dudaklarına açlıkla kapandı tekrardan. Bir yandan da parmakları sabah yapamadığını yapıp kalçalarının arasında yine onun için kasılıp gevşeyen deliği buldu, çevresini bir tur okşadıktan sonra ikisini de aynı anda içine itti.

Tükürük ve deliğin çevresindeki omega sıvısı sayesinde içinde kolayca kayan parmaklar Jeongguk'un zevk yüzünden deltanın dudağını ısırmasına neden olmuştu. Yaptığı hatayı fark ettiğinde geri çekilip özür dilemek istedi ama delta da karşılık olarak kızmak yerine onun dudaklarını ısırıp çekiştirmeye başladı. Midesindeki kelebeklerin intihar ettiğini düşünmüştü bir an. İnanılmaz bir sancı vardı karnında ve göğüs kafesinin altında. Dışarı çıkardığı kalçası parmaklar tarafından istila edilirken, şehvet anıyla ısırdığı dudak yüzünden sonu gelmez bir dudak ısırma yarışının fitilini ateşlemişti. Delta hiç durmadan somut anlamda yapabilirmiş gibi küçük, pembe dudakları yiyordu.

unstoppable desiresHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin