"Taehyung'a ne oldu Jeongguk?"
Omeganın utançtan yanakları kızardı. Bu şehvetin onu böylesine hadsizleştireceğini tahmin etmemişti. Bakışlarını kaçırdı ve deltanın onunla uğraştığının farkında olmadan ağlamaya hazır sesiyle "Özür dilerim deltam, haddimi aştım. Lütfen beni affedin." diye pişmanlığını dile getirdi.
Taehyung kafayı yemek üzere olduğunu hissediyordu. Dayanamayıp omeganın açıkta bulduğu her yerine öpücükler kondururken elleri göğüslerine çıkmış, iki taraflı onları sıkıştırmıştı. Jeongguk dudaklarını sıkıca kapattığı halde inlemesini bastıramamıştı bunun üzerine.
"Rahatlamak istiyor musun?" Taehyung'un onunla oyun oynamak için sorduğu soruya beklemeden başını sallayarak cevap vermişti. Dayanamıyordu, kasıkları düğüm düğüm olmuştu.
Omeganın baldırlarından tutarak kaldırdığı bedenini beklemeden sertliğinin üzerine oturttu ve daracık ve sıcak duvarlar onu kavrayıp içine çekerken dayanamayıp dişlerini omeganın beyaz omzuna geçirdi. Bu canını yakmıştı. Gözleri dolu doluydu, onu tamamen içine almaya çalışırken sızlanıyordu.
Sonunda deltanın kasıklarına oturmayı başardığında kalçasını kendisi hareket ettirmiş, yuvarlayarak içindeki kaşıntıdan kurtulmaya çalışmıştı. Kendi kendine ulaşamayacağı her noktaya deltanın sertliği vasıtasıyla değiyor, tatmin olduğunu hissediyordu. Taehyung ise geriye doğru kayıp sırtını tekrardan yatak başlığına yaslamış, omeganın kontrolü almasına izin vermişti. Öyle küçük ve hafifti ki kucağında, onunla birlikte hareket ederken beyaz tenli hissetmemişti bile.
Kapalı gözleri ve aralanmış dudaklarıyla gözünde çakan şimşekler eşliğinde yaptığı dairesel hareketleri hızlandırdı. Sonunda kaşıntının kaynağını bulduğunu hissettiğinde ise ağzından kaçan inlemeyi tutmadı.
Sertliğin o noktayı okşaması için deltanın kucağında hızla zıplamaya başladığında arkasından gelen boğuk inleme titremesine neden olmuş, hiç beklemediği bu ses zihnine işlemişti. Göz yaşları içinde zirveye ulaşıp sarsılmaya başladı. Ama bu orgazm farklıydı, çok derindi. Üstelik penisi hâlâ sertliğini koruyordu.
Nefes nefese ellerini deltanın dizlerine koyup içindeki patlamaların bitmesini bekledi. Sonuna geldiğini sandıkça bir başkası onu takip ediyordu. Tırnaklarını esmer deriye sapladı farkında olmadan.
Omega kendini geriye doğru bırakıp deltanın göğsüne uzandığında penisindeki, onu tamamen kavrayan kemikli eli hissetmişti. Taehyung onun üzerindeki hassasiyetten kurtulmasını hareketsiz kalıp beklerken gözleri uyumaya hazırlanır gibi kapanmıştı.
"Ne o Jeongguk, kendini rahatlatıp öylece uyuyacak mısın?" Beyniyle oynayan boğuk ses kulağının hemen yanında çınlamış, gözlerinin tekrar sonuna kadar aralanmasına neden olmuştu. Yine yapıyordu delta. Önce ılık nefeslerini değdiriyordu kulağına, ardından diliyle kenarını yalıyor, dudaklarıyla kulak memesini yakalayıp sıkıştırıyordu. Hemen ardından ise o hassas noktaya, kulağının hemen altına kapanıyordu. Islak seslerle ince deriyi yalayıp emerken Jeongguk'a çığlık atmaktan başka seçenek bırakmamıştı.
"Deltam, gücüm kalmadı." dedi nefes nefese. Bunun üzerine Taehyung doğrulmuş, henüz içinden çıkmadığı omeganın yatakta, kalçası yukarıda kalacak şekilde yüzüstü yatmasını sağlamıştı. Yastıklarından birini rahat etmesi ve istediği gibi sıkması için başının altına koyduğunda Jeongguk sıkıca sarıldı deltası gibi kokan, kuş tüyü dolu kumaşa.
Taehyung dediğini yapmıştı. Hiç nazik davranmamıştı bu defa. İçine yaptığı hızlı ve sert vuruşlarla Jeongguk öne doğru sarsılıp duruyor, kayan gözlerine engel olmaya uğraşırken bir yandan da dengesini korumaya çalışıyordu. Dün birkaç yarayla ucuz kurtulmuştu, bugün kesin kalçası kırılacaktı.
![](https://img.wattpad.com/cover/307838580-288-k92417.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
unstoppable desires
Фанфик[taekook] Yüzyılın Deltası Kim Taehyung'un gözlerine bakmak vitası dışındakilere yasaktı. Çünkü o gözlere bir kere bakan ona aşık olmaktan kaçamazdı.