Saat 7 buçuk olmuştu ve Jungkook bana boş bir mesaj bile göndermemişti. Pain aradı ve neden bu kadar geciktiğimi sordu 'Prensim yüzündenmiş'. Ona meşgul olduğumuzu ve beni beklemesi gerektiğini söyledim.
*Bip Bip*
Kimden: Erkek arkadaşım Jungkookie
Eve git. Pardon, biraz geç oldu.
Telefona bakakaldım. Aman tanrım! İlk mesajı. Mesajı arşivime kaydettim. Her ne kadar bana benden nefret ettiğini söylediğinde çok güvensiz ve güçsüz hissetsem de nedenini bilmediğim bir şekilde onu zorlamam gerektiğini hissediyordum. Sanırım cidden bağlandım... Biraz şanslıyım, ha? Gerçekten beni avucunun içine aldı. Fling'le eve dönene kadar gülümsedim.
''Anne?'' Bu garip. Evdeki bütün ışıklar kapalıydı ve içimde garip bir his vardı. ''Anne? Burada mısın?'' Cebimden 950'mi çıkararak yavaşça eve girdim. Ailemle uğraşan herkes Vanderough'lardan bir yumruğu hakediyordu. Çabucak telefonumdan 4 morona mesaj attım ''Kod 4. Ev. Baskın.'' Salona doğru yürüdüm ve dağılmış eşyaları farkettım. ''ANNE!'' Banyoya girdim ve hiçbir şey bulamadım. Hızlı nefeslerimin arasında kafamı salladım. 4 kişi dışında kimse nerede yaşadığımı bilmiyor. Bu nasıl bir salaklık? Neden beni tehdit etmiyorlar? Neden annem?
''J-jiri.'' dolaptan bir ses geldi. Annemi titreyerek ağlıyorken buldum. Bıçağı yere bırakıp ona sarıldım ve onu öptüm. ''Ne oldu? Bunu kim yaptı?'' Hıçkırmaya devam etti. ''Büyük adam geldi. O, o para arıyordu. Borçlarımızı ödemek zorunda olduğumuzu yoksa bizi öldüreceklerini söylediler. Çok fazla, Jiri. Yarısını bile ödeyemeyiz. 500 milyon won. Ne yapacağız?'' Moronlar eve girerken ona sıkıca sarıldım. ''Kod 6!'' Annemin uyumasına izin verdim. Bu sırada evi toparladım. Artık kullanılamayacak olan şeyleri attık ve onlara ramen hazırladım.
''Sana para vermemizi ister misin, Jiri?'' Pain ve Sky bana biraz para verebilirlerdi. Fakat onları annemi sevdiğim kadar seviyordum. Arkadaşlarıma borçlanırsam aramızdaki bağı kaybedeceğimizi düşünüyordum. ''Kesin şunu, iş bulmam lazım..'' ''Babam burs veriyor. Ama karşılığında beni gözetlemelisin. Sen de SOPA'da okuyabilirsin. Yani bence iyi bir plan. Hem okula gider hem de haftada 200 dolara yakın kazanabilirsin ayrıca Jungkook da orada okuduğu için onu görebilirsin. Ben senin arkadaşınım neler yapabileceğimi biliyorsun. Yani sürekli gözetlemene de gerek yok.'' Bu fikir hepimizin kafasına yatmıştı. Yarın Pain'in babasıyla görüşecektim.
İç çektim ve koltuğa yaslandım. Telefonu açtığımda Pain,Nightmare ve Dread'in evde olduklarına dair mesajlarını gördüm. Sky bana hiç mesaj atmazdı. Hem de hiç. Dudağımı ısırarak Jungkook'un önceki mesajını okudum. Gülümsemeden duramıyordum. Erkek arkadaşım cidden çok soğuk. Ah! Unuttum, gelecekteki erkek arkadaşım!
Kime: Erkek arkadaşım Jungkookie
İyi geceler. Zor bi gece geçirdim. Evimiz basıldı. Her neyse, iyi uykular umarım rüyanda beni görürsün.
Gülümseyerek uyumaya çalışırken telefonum bipledi.
Kimden: Erkek arkadaş Jungkookie
Sana da iyi geceler. İyi uykular, kendine iyi bak.
Yüzümü yastığa gömdüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gangster Aşkım -çeviri- *original cr:fangirling101*
FanfictionBu hikaye asianfanfics üyesi fangirling101'in hikayesinin Türkçeye çevirilmiş halidir.