Gangster Aşkım -çeviri- *original cr:fangirling101*

13. Bölüm ''Altın Çaylak.''

''Yani, yapacağım tek şey nerede durduğunu hesaplamak ve hangi hareketi yapacağımı düşünmek. Ben onun hareketlerini incelerken onun saldırmaktan yorulmasına izin vereceğim. Sonra ona vurmak için doğru noktayı bulup kazanacağım.'' Bildiğim şeyleri anlattım. Yavaşça kafasını sallarken bana baktı. ''O zaman yapalım şu işi.''

''Hemen 360 ya da 45'i kullanma. Rakibinin şu kadar uzağındayken 65 kullan. Onu buradan tekmele..'' Yapması gerekenleri açıklarken onu 65 derecelik bir tekmeyle karnından tekmeledi. ''Ve kolunu tutarken ilerleyip ters döndür. İşleri aceleye getirme. Yaklaşık 30 dakikan falan olacak.''

*Bip Bip*

Kimden: Pain

Gösteri 8'de başlıyor. Yola çıkın.

Ona bakıp gülümsedim ''Gitmemiz lazım.'' O da bana gülümseyip ''Heyecanlıyım.'' dedi. ''Gergin misin?'' kafasını sallayıp bana göz kırptı.

Ah şakacı Jungkook! Sky bizi karşıladığı gibi 2 poşet uzattı. ''Kıyafetlerinizi değiştirin. Üniforma zorunlu.'' Jungkook poşettekileri çıkardığında içinde 97 numarası baskılı siyah çete tişörtümüz ve aynı numara baskılı bir eşofman olduğunu gördüm. Kendiminkine baktığında aynısı olduğununu farkettim. Sadece birkaç beden küçüğü. Ama Sky ve Nightmare'in üstünde farklı numaralar vardı. ''Yah! Sizde farklı numaralar yazıyor. Bu 97 ne alaka?'' Sky gülerken Nightmare cevap verdi ''97. 9 Jungkook'un çeteye giriş günü 7 ise senin en sevdiğin rakam.'' Gözlerimi devirdim. Salak Hoseok!

Yüksek müzik sesi kulaklarımı doldururken etrafı gözleriyle tarayan Jungkook'a baktım. Tuvalet olduğunu düşündüğüm bir odayı işaret etti. Oraya doğru yürürken birkaç çeteyle selamlaştık. Bir kız sesi kulaklarımı doldurdu ''Selam, tatlım.'' Jungkook'un göğsüne dokunan kıza baktım. Jungkook bariz bir şekilde sinir olmuştu. ''Benimkiyle flörtleşmeyi kes. Ölmek mi istiyorsun?'' Gözlerini açıp bana baktı önümde eğildi özür diledi ve kaçtı. ''Korkaklar. Ona dokunmaya cürret ed-'' Kendi kendime konuşmakla meşgulken Jungkook konuştu ''Kes şunu. Sen üzerini değiş, ben kapıyı tutarım.'' Beni soyunma odasına itti. İşim bittiğinde onu duvara dayanmış beklerken gördüm. Kaşlarını kaldırdı. ''Ceketimi giy. Üzerindeki tişört çok dar.'' Üzerindeki siyah deri ceketi çıkarıp bana uzattı. Omuzlarımı silktim ve ona gülümsedim. O da üzerini değiştirdi.

''Bir şey ister misin?'' diye sorduğunda kafamı iki yana salladım. Etrafa bakmaya devam etti. Pain'i görünce onun yanına doğru yürüdük. ''Kahretsin çok güzel görünüyorsun.'' kolunu omzuma attı ben de güldüm. Jungkook ''Kesin şunu.'' dediğinde Pain'i kenara çekip yanına oturdum. ''5 dakika kaldı. Hazır mısın?'' her zamanki soğukluğuyla cevap verdi ''Hiç bu kadar hazır olmamıştım.''

''Teke tek dövüş zamanı! Realicv çetesinden Ha Jae Kyung ve Vanderough'lardan çıkış yapacak yeni çocuk Jeon Jung Kook!'' tezahüratlar yükseldi. ''Yeni çocuk için 50 dolar.'' dedim ve kasada duran çocuğa parayı uzattım. ''Emin misin?'' diye sorduğunda kafamı salladım. ''Dövüş başlasın!'' Jungkook buz gibi bakışlarıyla çocuğa bakıyordu. Adamın etrafına baktıktan sonra biraz ileri gitti. Adam sırıttıktan sonra yumruğunu salladı. Jungkook geriye doğru bir adım atıp 360 derecelik tekmesini savurdu. Adam yere serilmişti. Adamı yakasından tutup karnını yumruklamaya başladı. Adam ayağa kalktı. Tam Jungkook'a saldıracakken o 45 derecelik bir tekme daha savurdu. Biz ise gülmekten yerlere düşüyorduk çünkü kazanacağımıza emindik.

İkili dövüşler de bittikten sonra Pain'le yumruklarımızı tokuşturduk. Jungkook ''İyi işti.'' dediğinde ona göz kırptım. ''Sen daha iyiydin.'' Bana bir şişe su uzattık ''Al bakalım.'' ''Teşekkürler.'' diyerek hepsini bitirdim. Üçlü dövüşler başlamıştı ve Nightmare rakibinin yüzünü yumruklamaktan başka bir şey yapmıyordu. Kusura bakmayın fakat gerçekten neden rakibinin yüzünü dağıtmakla bu kadar ilgilendiğini ben de bilmiyorum. MC konuşmaya başladı ''Şuan turnuvanın en önemli kısmı gelmiş bulunuyor! ÇARPITMA!'' Herkes alkışlarken Jungkook bunun ne demek olduğunu sordu ''Underground'daki sıradan şeylerden biri. Onların dediği her şeyi yapmak zorunda kalıyorsun.'' Kafasını salladı. ''Nerede şu Vanderough'ların Altın Çaylağı?'' Sırıtırken onu alana ittim. Altın Çaylak ismi ona yakışmıştı. Alana ayak bastığı andan itibaren herkes onun için tezahürat yapıyordu. ''Partnerinin kim olacağını sen seçeceksin.'' MC sözünü bitirdikten sonra Jungkook kaşlarını kaldırdı. Beni ürperten soğuk bir sesle ''Scarlet Vanderough.'' dedi. Alana girdiğimde herkes bağırmaya başladı. MC mikrofonu bana verdiğinde onunla şakalaştım ''Belki de benimle geçirdiği zaman ona yetmemiştir.'' Herkes gülerken MC konuşmaya başladı. ''Kolay bir şey seçeceğim... Duygusuzca öpüşürken birbirinize saldırmaya çalışacaksınız.'' Kahretsin! Bu zor olacak.