Aylar geçti ve Jungkook hala Vanderough'lardandı.
''Jiri.'' Mina öğle yemeğimizi yerken konuştu. ''Hı?'' Bana yüzünü çevirdiğinde yanaklarının kızarmış olduğunu gördüm. Kaşlarımı kaldırdım ve hamburgerimden bir ısırık aldım. ''Sorun ne?'' dedim. Kafasını salladı. Yanakları daha da kızarıyordu. Tam arkama bakacakken biri yanıma oturdu. ''Umuyorum ki yemeğimi seninle paylaşabilirim.'' Mina donmuş kalmıştı. Kafamı salladım ve daha rahat otursun diye kenara kaydım. ''Sende neler var?'' diye sordum. Tabağına baktı. Tabağı lazanya,salata,portakal suyu,sandviç ve bir çok sosla doluydu. Lazanya ve sosları önüme iterek ''Bunlar senin için.'' dedi. ''Sadece hamburger ve sandviç yiyorsun.'' dedikten sonra salatasını açtı ve bana uzattı. ''Ah! Jungkook. Bu Mina. Sınıftan bir arkadaşım.'' Jungkook geldiğinden beri yemeğine bir gıdım bile dokunmamış olan Mina'yı işaret ettim. Jungkook Mina'ya gülümsediğinde gözyaşlarına boğuldu. Jungkook bana bakıp kaşlarını kaldırdı ben de omuzlarımı silkip Mina'ya bir mendil verdim.
Okul blogunda Jeon Jungkook ve Park Jiri birlikte öğle yemeği yerken yakalandı başlıklı bir haberi gördüm altında da Jungkook önüme lazanyayı iterken çekilmiş bir fotoğraf vardı. Yorumlara baktığımda ister istemez mutlu oldum. -Birlikte iyi görünüyorlar. -Onu kıskanıyorum. -Keşke Jiri'nin yerinde olsaydım. -Jeon Jungkook seni destekleyeceğiz. Kim Taehyung adında bir adamın yorumunu okurken kaşlarımı kaldırdım -Benimle daha iyi gözükeceğine eminim. Bir çok kız bunu onaylamıştı. Bu da kimdi böyle? ''Ne yapıyorsun? Yemeğini ye.'' sızlanan Jungkook'a dönüp kafamı salladım.
Haftalar geçmişti ve Jungkook'la aramda olan şeyden dolayı çok mutluydum. Ama ona ne olduğumuzu sormak istemiyordum çünkü ''Sahip olduğum iyi arkadaşlardan birisin.'' derse canım yanacaktı. Ama bundan fazlası olduğumu biliyordum. Yani, bana her sabah ve her öğlen yemek alıyor, sadece benimle oturmak için yanıma geliyor ayrıca her gün günaydın ve iyi geceler mesajı atıyordu. Bu bir ilişki, değil mi? Umarım yakında itiraf eder.
Sky bize doğru koşarken Pain bağırdı ''Red! Jungkook!'' Gülümsüyorlardı. ''Bir turnuva varmış.'' kikirdeyerek Jungkook'a baktım. ''İkili üçlü veya tek katılınılabiliyor.'' ''İkili? Bunu seninle yapabiliriz Pain.'' dedim ve Pain'le yumruklarımızı tokuşturduk. Sky ''Tamam ben, Dread ve Nightmare üçlü oluruz.'' dedi ''Ben tek çıkarım.'' dediğimde Pain ve Sky aynı anda kafalarını salladılar. ''Hayır yarın gece Jungkook'un çıkış gecesi olmalı.'' Jungkook'a baktığımda kaşlarını kaldırdığını gördüm. ''Yeterince pratik yaptı. Ayrıca Sky'ı yenebileceğini düşünüyorum.'' ''Dövüşeceğim.'' dedi. ''Daha sonra pratik yaparız değil mi?'' dediğimde kafasını salladı. Pain ve Sky gittiğinde Jungkook gülümsüyordu.
''Jungkook...Oppa...'' hala gülümserken bana baktı. Derin bir nefes aldıktan sonra ona o soruyu sordum. ''Ben senin için ne ifade ediyorum?'' Kafasını gökyüzüne doğru kaldırırken gülümsemesi yavaşça suratından kayboldu. Dakikalar sonra cevap verdi ''Senin yerin burası...'' göğsüne dokunuyordu ''...tam kalbimin yanı.'' dedikten sonra beni öylece bırakıp gitti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gangster Aşkım -çeviri- *original cr:fangirling101*
FanfictionBu hikaye asianfanfics üyesi fangirling101'in hikayesinin Türkçeye çevirilmiş halidir.