Jungkook'un annesiyle yaşadığımız o andan sonra, Jungkook'a beni alması için mesaj attım. Beni eve bıraktıktan sonra çaya kaldı. Annemle Jungkook yakınlaşmış görünüyorlardı. Tam telefonu kapatmadan önce ''İyi geceler. Seni seviyorum.'' dedim. Yanaklarım kızarırken nefesim hızlandı. Sanırım sevgiliyiz. Bana beni sevdiğini söylemese de o noktaya geliyoruz. Uykuya daldım.
Soğuk sesli biri beni yavaşça iterken konuştu ''Jiri.'' rahatım bozulduğu için ''Yah!'' diye bağırdıktan sonra uyumaya çalıştım. ''Uyan.'' dediğinde onu tekmeledim. ''Umarım bunu bilerek yapmamışsındır. Uyanmazsan beni en erken 2 ay sonra görürsün.'' Konuşanın Jungkook olduğunu anladığımda içim ürperdi. Hemen kalktım ve açık kapıya baktım. Dişlerimi fırçalayıp duş aldım. ''Tekme için özür dilerim.'' sesim zayıf çıkmıştı. Bizim sokaktan SOPA'ya giderken ona baktım. Çok mu sert vurmuşum? ''Canın acıdı mı?'' kafasını salladı. Sinirli miydi? Tam ona üzgün olduğumu söyleyecekken telefonum çaldı. Kaşları çatılmış Jungkook'a bakarken telefonu açtım. ''Efendim?'' heyecanla ''TAEHYUNG!'' diye bağırdıktan sonra tekerleklerden çıkan sesleri duydum. Jungkook kaşlarını kaldırmıştı. ''Kyaaah! Eve gitmek istiyorum.'' Taehyung konuşurken güldüm. Jungkook izlediği için nasıl davranacağımı bilmiyordum. O sürmeye devam etti, ben de gittikçe endişeleniyordum çünkü hızı normal değildi. Taehyung'un ''İyi misin? Seni özledim.'' dediğini duydum sonra da kıkırdadı. Gerçekten normal değil. ''Evet. Evet, iyiyim. Seni sonra arasam olur mu? Ayrıca ben de sen-'' Jungkook telefonu elimden aldığında lafım yarıda kalmıştı. ''Uzak dur yoksa seni mahvederim.'' dedikte sonra telefonu camdan fırlattı. ''Ne-Neden yapt...'' Ağlamanın eşiğindeyken ellerimi tuttu. ''Sinirli olduğum gerçeği sana başka çocuklarla flört etme hakkını vermez. Sana yeni bir telefon alırım. Şimdilik, hadi derse girelim.'' dedi ve kapıyı benim için açtı.
''Kendine iyi bak. Seni seviyorum.'' Birdenbire alnımı öpmek için eğildiğinde şaşırdım. ''Sen de kendine iyi bak.'' dedi ve gitti. Jungkook'la olan şey hala aklımda olduğu içim öğretmeni anladığıma emin değildim. Zil çaldığında mutlulukla kalktım. ''Bayan!'' hiç tanıdık olmayan bir kız bağırmıştı. Ona baktım ve yürümeye devam ettim. Jungkook'u bekletmek istemiyordum. ''Jeon Jungkook ile çıkıyor musunuz?'' dediğinde sırıttım. Omuzlarımı silktikten sonra beni takip edeceğini bildiğim için yürümeye devam ettim. Kapıyı açtığımda Jungkook'un duvara yaslanmış halde beklediğini gördüm. Onu gördüğümde gülümsedi. Arkamdaki kızlardan sesler gelmeye başlamıştı bile. ''İşin uzun sürdü.'' dedi ve çantamı aldı. ''Pardon. Özledin mi?'' dediğimde gülümsedi ve bir kızın bayılmasına sebep oldu. Ah, gerçekten mi?
''Babam yarın bizi partiye bekliyor. Sana elbise alacağız.'' kafamı salladım ''Annen bana milyon tane aldı.'' Arabayı sürmeye başladığında onu yumrukladım. ''Yapma Jiri. Oraya gitmişken sana telefon da alırım. Ayrıca kokteyl elbisesine ihtiyacın var öyle sıradan bir yaz elbisesi değil. Ailemizin her üyesiyle tanışacaksın.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gangster Aşkım -çeviri- *original cr:fangirling101*
FanfictionBu hikaye asianfanfics üyesi fangirling101'in hikayesinin Türkçeye çevirilmiş halidir.