Bölüm 72

2K 164 453
                                    

250 yorum sınırı.

Keyifli Okumalar💕

________

Lisa gözden kaybolmaya başlarken Taehyung arkasında, "Sen merak etme!" diye bağırdı. Gözlerimi açıp ona baktığımda, fazlasıyla sinirli görünüyordu. "Çok sinirimi bozmaya başladı artık Jennie. Düşündüğün gibi ümit falan yok yani. İmalı imalı konuşuyor bir de," Öfkeyle nefesini verdi. ".. saçma sapan. Ne kuruyorsa kafasında artık."

"Tamam, gel otur şöyle." dedim, bankı işaret ederek. Elinde tuttuğu arabasının anahtarını cebine atarak oturdu. Hemen yanına geçtim. "Sen şu bir haftadır çok gerginsin zaten, kötü bir şey mi oldu?"

Sabır dilercesine derin bir nefes aldığında kollarını dizlerine yaslayıp öne doğru eğilmişti. "Son zamanlarda işlerim çok yoğunlaştı Jennie, öyle böyle değil yani." dedi, sessizce. "Evi otel gibi kullanıyorum resmen, sadece uyumaya geliyorum. Haliyle Jungkook'ta bu durumdan rahatsız." Sarı saçlarını geriye doğru yatırırken gözlerime baktı. "İki üç gündür sürekli kavga ediyoruz, bu gece ki kavgamız çok büyüktü. Hatta eve gidebileceğimden bile emin değildim, bu yüzden bir günlük sende kalmak istediğim söylemek için gelmiştim." Hastane girişine doğru bakıp yeniden bana döndü. "Lisa'nın yanında demek istemedim şimdi... az öncekini tavrını gördüm de, iyi ki dememişim."

Dudaklarımı birbirine bastırdım. "Hadi ya.. "dedim, oflayarak. "İstediğin zaman kalabilirsin Taehyung, benim evim senin evin." İçtenlikle gülümseyip omzunu sıktım. "İstersen her gün kal, hiçbir sorun yok. Jiwon özlemiştir zaten seni." Omuzunu omzuma çarptırdı. "Ama düzeltmeye çalış aranızı olur mu? Çok uzamasın bu konu... eminim Jungkook'ta çok üzülüyordur"

"Merak etme, halledeceğim ben." dedi. Eliyle yüzünü sıvazlarken geriye doğru yaslandı. "Chris iyi değil mi şimdi?" Başımı onaylarcasına salladım. "Lisa az önce konuşmuş doktorla, şu an durumu iyi."

"Nasıl olmuş kaza peki?" diye sordu Taehyung, merakla.

"Tam olarak bende bilmiyorum ama kasıtlı olarak yapılmış olabilir." Taehyung gözlerini açtı. "Kim... neden böyle bir şey yapsın ki?" Titrek bir nefes aldım. Her şey kesinleşmeden ona bir şey söylemek istemiyordum. "Bilmiyorum Taehyung. Colucci'lere rakip olan şirketler olabilir, başka birisi de olabilir." Başını aşağı yukarı salladı. "Olabilir. Böyle davalarla neredeyse her gün karşılaşıyorum."

Hava hafifte esmeye başladığında ellerimi birbirine kenetleyip, kucağımda birleştirdim. "Jennie." dedi, ciddiyetle Taehyung. Bakışlarım gözlerine çevrildi. "Eğer istersen bu olayı araştırabilirim."

Bu beklemediğim bir şeydi.

Araştırsa bile pek bir şey bulacağını zannetmiyordum, çünkü Lisa'nın korumaları şu an bütün şehri talan ediyor olmalıydı.

"Bence gerekli değil Taehyung. Boşu boşuna kendini yormanı istemem. Elbet yapan kişi ortaya çıkacaktır." dedim, kısık bir sesle.

Bankın üzerine atlayan kahverengi tüylü kediye döndü bakışlarım. Hafifçe gülümsediğimde, kedi kucağıma doğru çıktı ve montuma doğru sürtünmeye başladı. Elimi yumuşak tüylerine çıkarıp okşarken Taehyung'un seslice nefesini verdiğini işittim.

"Eee?" dedi, Taehyung beklentiyle. Ona doğru döndüm. "Ne eee?" Elini uzatıp kucağımdaki kediyi sevmeye başladı. "Lisa'ya bir şey anlatmadın hala, değil mi? Zaten anlatmış olsan böyle davranmazdı."

Bir an için ne söyleyeceğimi kestiremedim.

Lisa, Niall Manoban'ın beni tehdit ettiğini ve yapmak zorunda olduklarımı biliyordu. Ama en önemlisi, doğamamış kızının 8 sene önce öldüğünü bilmiyordu. Şu an söylemek için uygun bir zaman değildi. Lisa kardeşi için endişelenirken, pat diye söylemem onu büyük bir şoka sokardı.

~Manolucci~  {JENLİSA} G!PHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin