Bölüm 19

2.5K 173 207
                                    

İyi Okumalar💕

Yattığım yataktan sıçrayarak uyandığımda derin nefesler aldım. Döktüğüm soğuk terler sırtımı ve çarşafı sırılsıklam etmişti. Durup durup her sabah böyle aptal kabuslar görmek. Sabah rutinimdi.

Yine geçmişten bir kesit olduğunu düşündüğüm ama anlamlandıramadığım rüya görmüştüm. Kabuslarım sürekli bu şekildeydi. Uyandığımda tek hissettiğim ve hatırladığım şey acı çekiyor oluşumdu.

Dirseğimin yardımı ile doğrularak bacaklarımı yataktan sarkıttım. Saate baktığımda sabaın 7'si olduğunu gördüm.

Sabah her zaman en erken uyanan ben olurdum. Ne kadar Jennie gibi öğlene kadar uyumak istesem de uyuyamıyordum ve erkenden kalkıyordum. Çocukken de böyleydi, gördüğüm kabuslar yüzünden. Alışkanlık olmuş olmalıydı.

Yataktan kalktım ve kıyafetlerimi çıkartarak duşa girdim. Kendimi soğuk suyun altına atınca anca üzerimdeki sersemliği atmaya başlamıştım.

Tüm soğukluk bedenime yayıldığında aynı uyandığım zaman titrediğim gibi titriyordum. Her zaman soğuk suyla yıkanırdım, sıcak sudan nefret ediyordum. Sıcak suyu her açtığımda sırtımın acısı daha çok kendini gösterirdi. Soğuk su ise uyuşturuyordu...

Duşu kısa kesip kollarımı bornoza geçirip kendime sardım. Banyo tezgahından aldığım açık krem rengi havlu ile saçlarımı olabildiğince kuruladım.

Banyoda işim bitince kıyafet odasına girdim ve kıyafetlerime kısa bir göz attım. Çeşit çeşit bir sürü farklı markalardan oluşan ayakkabılar, resmi kıyafetler ve aksesuarlar vardı. Şirket davetleri haricinde fazla kullanmıyordum.

Siyah bir tişört ve siyah pantolonu elime alıp odadan çıktığımda yatağımın üzerine bıraktım. İç çamaşırlarımı üzerime geçirerek siyah pantolonumu da bacaklarıma geçirdim. Tişörtümü giymeden önce çalışma masamdaki kremin kapağını açarak aynada sırtımı döndüm.

O görüntü yine yutkunmama neden olurken titreyen ellerimle kremden bir tutam aldım ve hala ilk gün ki gibi görünen kemer izlerinin üzerine sürmeye başladım. Kremi omzumun alt kısmına doğru yedirirken yolduğum bir yara canım acıtmıştı.

Krem elimde titrerken bir süre durdum ve acı bir ifadeyle sırtımı inceledim.

Mahvolmuştum.

Elimle yellemeye çalışırken kapını tıklanma sesini duydum. Hızla kremin kapağını kapatıp yatağın üzerine attığım gibi tişörtümü üzerime geçirdim.

Kapıyı açan Jennie beni gördüğü gibi koşarak yanıma geldi ve boynuma sarıldı. Kollarımı beline sardığımda tedirginlikle kapıya baktım. Geri çekildiğinde ellerim hala belindeyken bir kaç adım attım ve aralık olan kapıyı kilitledim.

Arkamı döndüğüm an dudaklarıma yapışıp ensemi kavraması bir olmuştu. Gülümserken elini yanaklarıma koyarak okşadı ve beni kapıya yasladı. Fazla ses çıkmaması için uğraşıyordum, fakat Jennie tam tersine dudaklarımı emip ısırıyordu. Omuzlarından tutarak kapıdan uzaklaştım ve onu kıyafet odasına soktum. Elim kalçasını bulduğunda hafifçe gülerek beni duvara yasladı.

Birden geri çekildiğinde şişmiş dudakları ve hafif aralık gözleriyle bana baktı. Kaşlarımı kaldırarak ona baktığımda ellerim yavaşça belini buldu. Bir anda yerlerimizi değiştirerek onu duvara yasladığımda inledi ve alttan alttan kedi gibi bana bakmaya başladı. Bu görüntüsü yüzünden sertçe yutkunduğumda dudaklarımı ıslattım.

"Bu güzel karşılamayı nere borçluyum?" diye sordum fısıldayarak. Elini kaldırıp dudaklarıma dokundurdu ve benim gibi gülümsedi. "Çok özledim sadece." dedi. Kalbim hızla çarpmaya başladığında bana sıkıca sarıldı ve sıcak nefeslerini boynuma verdi. Karnımdaki his ile mutlulukla gülümsediğimde ellerimi saçlarına çıkardım ve o çok sevdiğim saçlarını öpüp kokladım.

~Manolucci~  {JENLİSA} G!PHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin