~Manolucci~ {JENLİSA} G!P

Bölüm 91

sinavlarimin bitmesi serefine bolum

250 yorum sınırı.

Keyifli Okumalar💕

__________

İçinde bulunduğumuz alanı büyük bir ölüm sessizliği kaplamıştı. Kimseden çıt çıkmıyordu. O sessizliğin içindeki ağır adım sesleriyle bir kez daha geriledim. Göğsüm bir körük gibi hızlı hızlı inip kalkarken ellerim titriyor, beynim uyuşmaya başlıyordu.

Yüzündeki o iğrenç gülümseme ile bize doğru gelen adamı inceledim. Saçları hafif hafif beyazlamıştı, yüzündeki kırışıklıklar artmıştı. Eskisinden daha zayıftı. Çok yaşlanmış olmasına rağmen o özgüvenli ve sert adımları... rahatsız edici o bakışları aynıydı.

Titreyen bakışlarım hemen yanımdaki Lisa'nın sağ profiline kaydı. Nefretle parlayan gözleri o kadar yoğundu ki... sanki o nefreti her şeyi yakıp yıkabilecek bir güçteydi.

Niall Manoban bir an durdu. Dikkatli bakışları Lisa'nın üzerinde uzun uzun gezindi ve onu şöyle bir inceledi. Dudağının kenarında beliren tebessümle başını arkaya çevirdi.

Kapıdan içeri giren diğer bir kişiyi görmem ile gözlerim şaşkınlıkla aralandı. Siyah topuklu ayakkabılarını yere vura vura geldi ve Niall Manoban'ın koluna girerek samimi bir gülümseme ile baktı ona.

Bu kadın Soyeong'du. Lisa, Chris ve Jiwon'un annesi.

Yeniden Lisa'ya baktım tepkisini görmek için. Gözlerindeki nefretinin arkasında gizli bir şaşkınlık yatıyordu ama bunu sadece ben görebiliyordum. Taehyung'un yanındaki Chris keskin bakışlarıyla birkaç adım attı ve Lisa'nın tam yanında durdu.

Niall Manoban bize doğru ilerlerken sesli bir iç çekti ve gözlerini etrafta gezdirdi. "Ah... kaç sene oldu?" Sesini duyduğum an bütün tüylerimin diken diken olduğunu, kalbimin korkuyla atmaya başladığını hissettim. Ellerim benden bağımsız titriyordu.

Lisa sanki korkudan atan kalbimin sesini duymuş gibi omzunun üzerinden bana baktı ama ben ona bakamadan bakışlarımı hızlıca yere çevirdim.

Gözlerimi sımsıkı yumduğumda belimde bir el hissettim. "Sakin dur." dedi düz bir sesle bana destek olmak istercesine. Carla'ydı bu. Başımı eğdiğim yerden kaldırmamı ister gibi belime hafif bir baskı yaptığında çenemi dikleştirdim.

Niall Manoban ve Park Soyeong Lisa'nın tam karşısında durdular. Niall Manoban kıstığı gözleri ile Lisa'nın yüzünü seyrederken hafifçe gülümsedi. Küçümser gibi. "Lalisa." dedi, tek nefeste. "Lalisa Colucci." Histerik bir şekilde güldü, ardından başını omzuna doğru yatırdı. "Büyümüşsün kızım."

Patrick, "O kızım diyen dilini sike..-" diyecekken Lisa sert bir sesle "Abi.." dedi, susması için. Gözlerini karşısındaki o heriften ayırmıyordu. Hatta Lisa o kadar dikkatli bakıyordu ki, gözünü bile kırpmıyordu.

"Patrick hiç değişmemişsin. Hala aynı agresiflik, hala aynı özgüven..." dedi Niall Manoban, başını iki yana sallayarak. Patrick yerinden fırlayacaktı fakat Taehyung onu kolundan sertçe çekerek durdurdu.

Park Soyeong ve Niall Manoban'ın bakışları yanımdaki Jiwon'a döndüğünde Jiwon, sertçe yutkundu. "Oğlum." dedi Niall Manoban, gülümseyerek. Sesi özlem doluydu.  "Aslanım benim, gel sarıl babana."

Jiwon bir adım geriledi. Ne yapacağını bilemiyormuş gibi Lisa'ya bakarken titrek bir nefes aldığını işittim. Jiwon ondan korkuyordu. Küçüklüğünden beri böyleydi bu. Aynı zamanda ondan nefret ediyordu çünkü ablasına neler yaşattığını biliyordu.