Bölüm 32

1.8K 156 155
                                    

Keyifli Okumalar💕

İki hafta önce

Carla Colucci

Yağmur sanki tüm şehri acılarından arındırmak ister gibi şiddetle yağarken üzerimdeki monta daha çok sarıldım. Aniden hissettiğim hafif sızıyla bakışlarım yumruk şeklindeki ellerime çevrildi. Ama bu geç kalınmış bir bakıştı... çoktan tırnaklarım avuç içlerimde minik izler oluşturmuştu.

Taksiden inerek büyük adımlar eşliğinde kapının kilidini açarak eve girdim. Salona girdiğimde babamın koltukta telefonuyla uğraştığını gördüm. Üzerimdeki montu askılığa asıp heyecandan titreyen ellerimle ağzımı kapadım. "Baba." dedim, sessizce. Gözlerini telefondan ayırmadı. "Baba." dedim bu sefer yüksek sesle.

Gözlerini yüzüme çıkarttığı an telefonu elinden bırakarak ayağa kalktı ve endişeli gözlerle yanıma geldi. "Ne oldu? Ne bu halin Carla... bembeyaz olmuş yüzün." dedi, hızlı hızlı. Kesik nefesler eşliğinde sertçe yutkunarak omuzlarına tutundum. "Baba, kardeşim yaşıyor olabilir mi?" diye sordum.

Sorum üzerine gözlerini açıp yüzüme bakarken acıyla yutkunduğunu gördüm. Gözleri kederle kaplanırken elini yüzüme çıkardı ve yanağımı okşayarak zorla tebessüm etti. "Hayır kızım, kardeşin yaşamıyor." Beni teselli etmek ister gibi saçlarımı okşadı. "Lütfen artık yapma bunu kendine."

"Hayır baba." dedim, sesim fısıltıdan farksız çıkmıştı. "O yaşıyor. Onu gördüm."

Kaşları hafifçe çatılırken birden ciddiyetle bana bakmaya başladı. Elleri iki yana düşerken sert bir soluk aldı. "Baba Lisa.." dedim, acıyla. "O benim kardeşim."

Sanki mümkünmüş gibi daha da şaşırırken, yüzünde anlamlandıramadığım bir ifade belirdi. "Niall'ın kızı Lisa'dan bahsediyorsun değil mi?" dedi. Göz pınarlarımda yaşlar birikmeye başlarken hafifçe kafamı salladım. "Baba, Chris'te söylemişti. Onu kardeşime çok benzetiyorum demişti bana." Derin bir nefes aldım. "Kardeşim normal doğmadı. Bir penis ile dünyaya geldi ve... Lisa da öyle." Kasıklarında belirginlik bunu gösteriyordu. Yanlış görmüş olamazdım. "Sonra... hiçbir şey hatırlayamadığını söyledi bana. Çocukluğuna dair, hafızasını kaybetmiş." Babamın çenesi kasıldı. "Çocukluk fotoğrafını göstermesini istedim, bana Chris ile fotoğrafını gösterdi. Abim çekmişti onu."

Bir kaç adım gerileyip eliyle yüzünü kapadı. Kafasının karıştığı çok açıktı. "Hayır." dedi, sessizce. "Bu olamaz. Kızımın cansız bedenine dokundum ben." Sesi titredi. "Küçük ellerini tuttum... mosmordu Carla."

Dayanamayarak ağlamaya başladığımda ellerimin tersiyle göz yaşlarımı silmeye çalıştım, yenisi eklendi. Kafam pencereye döndüğünde o anılar yeniden gözümün önüne geldi.

____

Gözlerim ağlamaktan kızarmış hatta öyle bir haldeki gözlerimi açık tutmak her saniye bana dayanılmaz bir acı veriyordu ama yine de dayanıyordum bu acıya. Arkamda ağlayan abimin sesi sanki çok uzaktaymış gibi kulağıma boğuk geliyordu. Rüzgâr tüm şiddetiyle yüzüme vururken parmak uçlarımı soğuktan dolayı hissetmiyordum. Chris babama "Kardeşim bir daha gelmeyecek mi yani?" diyordu. Babam elleriyle yüzünü kapatmış, öylece dururken yorgun gözleriyle bizi izliyordu.

Gözümün önüne savrulan saçlarımı kaba ve özensiz bir hareketle geriye attım. Üstüm başım kardeşimin mezarında ağlamaktan çamur içindeydi. Kafamı arkaya çevirdiğimde babamın beni izlediğini gördüm. Karşımda her zaman bana huzur veren sıcak bir kahverengiye sahip gözlere baktım fakat bugün onlarda, sevmediğim bir kasvet ifadesi vardı. Küçük adımlar atarak babamın önünde durdum. "Baba." dedim, çatallaşmış sesimle. "Kardeşim burada değil, götür bizi buradan."

~Manolucci~  {JENLİSA} G!PHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin