~Manolucci~ {JENLİSA} G!P

Bölüm 79

250 yorum sınırı.

Keyifli Okumalar💕

_______

Gözlerimi zorlukla aralarken, uzun zamandır sanki hiç uyumamış gibi hissediyordum. Yatakta ne kadar süre döndüğümü hatırlamıyordum. Birkaç dakika içinde kapım tıklatılırken, içeri giren gün ışığı yüzünden gözlerimi kapamadan edemedim.

"Lisa! Ablacığım bak giriyorum."

Kapı açıldığında ablam, krem rengi kabanını çıkarmamış soğuktan geldiğini belli ederken, kızarmış yanaklarıyla şaşkınlıkla bana bakmaya başladı.

"Ne zamandır uyuyorsun haberin var mı?" diye sordu, şaşkınlıkla. "Saat üç'e geliyor, kalk hadi."

O kadar olmuş muydu ya?

Yatakta oturur pozisyona gelerek sırtımı yatak başlığına yasladım. "Başım çok ağrıyor." Şakaklarımı parmak uçlarımla ovalayıp saate baktım. Dün gece alkolü biraz fazla kaçırmış olabilirdim. "Çok geç olmuş..."

Aklıma gelen şey ile hızla ellerimle yatağı kontrol ettim. Battaniyeyi kaldırıp telefonumu aramaya başlarken, en sonunda yastığımın altında buldum.

Tonlarca gelen mesajlara bakmadan gözlerimi kısıp onun ismini aradım. Son görülmesinin sabah 7 olduğunu gördüğümde, sesli bir nefes alarak telefonu kapattım.

Yine yazmamıştı.

Ablam sağ kaşını havaya kaldırırken yüzünde memnuniyetsiz bir ifade oluştuğunda, "Bir sıkıntı mı var, ne oldu?" dedi. "Ne bu hâlin?"

Bir süre ona anlamsız bir şekilde baktıktan sonra üzerimdeki battaniyeyi ayaklarımla itekleyerek yataktan kalktım. "Hiç" dedim, rahat bir tavırla. "Bir şey yok."

Yanından geçip gidecekken kolumu sıkıca kavrayıp göz göze gelmemizi sağladı.

Bana doğru yaklaştığında kaşlarımı çatıp biraz geriye çekildim. Yüzünü buruştururken kolumu hafifçe çimdikledi. "Leş gibi alkol kokuyorsun. Ne diye bu kadar içtin Lisa?"

Gözlerimi devirdim. "Bir kendime geleyim, azarlamanı sonra yaparsın abla. Başım çatlıyor zaten."

Kolumu bırakıp kötü kötü bana baktı. "Aman iyi be tamam. Çabuk in aşağı, bir şeyler hazırlattım senin için soğumasın."

Hafifçe başımı salladım ve odamdaki banyoya girdim.

Midemde, sanki tıka basa yemişim gibi bir doluluk hissi baş gösterirken elimi mideme bastırıp hızla eğildim öğürmeye başladım. Dünden beri hiçbir şey yemediğim için, fazla alkol dokunmuş olmalıydı. Görünmez bir elin boğazımı sıktığını hissederken derin derin nefesler aldım ve ayaklandım.

"Lisa?" diye seslendi Chris, kapının arkasından. "İyi misin?"

Musluktan su alıp ağzımı çalkaladığımda başımı kaldırıp bembeyaz olmuş yüzüme baktım. Boğazımı sesli bir şekilde temizledim. "İyiyim." dedim, titrek bir sesle. "Geliyorum birazdan."

Adım seslerini duyduğumda gittiğini anladım. Üzerimdeki kıyafetlerden kurtulup kısa bir duş aldım ve biraz olsun kendime gelmeye çalıştım. Banyodan çıkarak kıyafet dolabımdan rahat birkaç şey çıkardım ve üzerime geçirdim.

Yavaşça yatağa oturup komodinin üzerindeki sürahiyi büyük bardağa doldurmaya başladım. Çekmeceden aldığım ilaçları elimin içine koyduğumda, bir de başımın ağrısı için ağrı kesici hap koydum.

Hepsini birden ağzıma atıp suyla beraber zorlukla yuttum. Yatağın üzerindeki telefonumu elime alıp odadan çıktım ve merdivenlerden inmeye başladım. Hızla mutfağa girdiğimde benim için hazırlanan yemeklere kısa bir bakış atıp sandalyeye oturdum.