Bölüm 104

1.9K 163 425
                                    

250 yorum sınırı.

Keyifli Okumalar💕

____________

Kapıdan çıktığımda Chris, Carla, Jisoo, Taehyung ve Bogum'un hemen kenarda beklediklerini gördüm. Luka Colucci ve Patrick ise doktorla konuşuyorlardı. Onlara doğru ilerlediğimde orta yaşlardaki kadın doktor bakışlarını bana çevirdi. "Jennie hanım, daha iyi misiniz?"

Başımı salladım. "İyiyim."

"Bende tam Lisa hanım ile konuşacaktım."

"Uyudu şimdi." diye fısıldadım.

"Size bir şey dedi mi? Nasıl hissettiği ile alakalı."

"Pek bir şey demedi. İyiyim dedi ama canı yanıyor gibiydi."

"Anladım."

Aklıma gelen şey ile, "Ha bir de... ağrı kesici istemediğini söyledi." dedim. Doktor gülümsedi. "Uyumaktan bıkmış olmalı. Buna mecburuz maalesef. İçinden çıkardığımız o cam parçası tüm organlarını deşebilecek büyüklükteydi. Eğer ilaçları kesersek çok ağrı çeker ve kazanın olduğu gün o acıya dayanmış olsa bile... bedeni şimdi çok yorgun. Asla dayanamaz." Derin bir nefes aldı. "Vücudunun belirli bölgelerinde ciddi kesikler ve çürükler, özellikle bacaklarında lif kopmaları var. Ama endişe edecek bir şey yok. Şu an durumu gayet iyi."

"Ne zaman çıkacağız peki?" diye sordum, meraklı bir sesle. Doktor dudaklarını aralayıp, "Sizi iki gün içinde taburcu edebiliriz." dedi.

"Lisa?" dedim, sorar gibi.

"Onun burada kalması daha uygun olacaktır. Ani bir komplikasyon gerçekleşebilir ve bunu hiçbirimiz bilemeyiz. Bir süre daha misafirimiz olacak."

Omzumda hissettiğim el ile başımı çevirdiğimde annemi gördüm. "Lisa iyileşene kadar burada kalacağım anne. Onu burada bırakıp eve gidemem." dediğimde gülümseyerek başını salladı.

Sessiz koridoru kaplayan tok seslerle Luka Colucci başını oraya çevirdi, saniyeler içinde gözlerine öfke yerleşti. Baktığı yere döndüğümde Park Soyeong'un buraya doğru geldiğini gördüm. Upuzun siyah saçlarını omzuna kadar kısaltmıştı. Bir koreliye göre daha belirgin olan çekik gözlerini üstümüzde gezdirdi bir süre.

Kadın doktorun bakışları ona döndü. Park Soyeong bize bakmayı kesip karşısındaki doktora döndü ve düz yüz ifadesini bozmayarak "Durumu nasıl?" diye sordu.

Anlamsızca kaşlarını çatan doktor, "Siz neyi oluyorsunuz?" diye sorduğunda Park Soyeong hafifçe güldü. Anneme kısa bir bakış attı ve gözlerini bizden ayırmadan, "Annesiyim." dedi, keskin bir sesle.

Luka Colucci'nin alaylı gülümsemesini işittim. "Bize biraz müsaade edin doktor hanım." dedi, ricada bulunarak. "Kendisine ben açıklayacağım."

Doktor başını sallayıp yanımızdan uzaklaştığında Park Soyeong'un sert bakışları Luka Colucci'yi buldu ve tek kaşını kaldırarak ona baktı. "Uyandı mı?"

"Hayır. Daha şimdi uyudu."

Sesli bir nefes verdi. "Görmek istiyorum."

"Göremezsin."

"Pardon?" dedi, sesine yerleşen şaşkınlıkla. "Kızımın nasıl olduğuna bakacağım Luka. Sen mi engel olacaksın buna?"

"Aynen öyle." dedi, sert ifadesini bozmayarak. Luka Colucci'nin bu soğuk tarafının tüylerimi diken diken ettiğini hissettim. Gözlerinde gördüğüm tek şey saf nefretti.

Park Soyeong, "Çekil şuradan." diyerek odaya doğru ilerlemeye çalıştı fakat Luka Colucci tek hamlede kolundan kavrayarak sertçe onu geriye itekledi. Acı içinde inleyen Park Soyeong'un eli karnına doğru gittiğinde tepki vermeden yaşananları izliyordum.

~Manolucci~  {JENLİSA} G!PHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin