versace , GAY

Bunlar içinde sakladığı acılar

Umut sabah erkenden şirkete gittiğinde yapması gereken birkaç işi kısa sürede halletti. Sadece Sancar Bey tarafından imzalanması gereken bir dosya kalmıştı. Dağılmış gömleğinin iki yanını düzelttikten sonra dosyayı da eline alıp odasından çıktı ve Sancar Bey'in odasının önüne geldi. Kapıyı iki kez çaldıktan sonra "Gel." sesini duymasıyla kapıyı açıp içeriye girdi. "Günaydın, Sancar Bey. Bu belgeye imzanız lazım."

"Gel Umut, günaydın." Sancar Bey, Umut'un uzattığı dosyayı alıp açtı ve okudu. Biraz homurdandıktan sonra kalemi alarak belgeye ıslak imzasını attı. "Umut, eğer işin yoksa senden bir şey isteyecektim. Açık konuşmak gerekirse yapmak zorunda değilsin, işle ilgili değil."

"Nedir efendim?"

"Biliyorsun, dün Savaş'a bir süre verdim. Bugün gidip ressamlar ile konuşacak ve sanat galerilerini dolaşacak. Senin de onunla beraber gitmeni istiyorum."

"Aslında bir işim yok Sancar Bey fakat Savaş'ın bundan memnun kalacağını sanmıyorum. Siz de biliyorsunuz ki kendisi benden pek hoşlanmıyor."

"Olsun, sen yine de onun yanında ol." dedi Sancar Bey ağzındaki baklayı çıkararak. "Belki moralinin bozulacağı şeyler olur, bilemiyorum."

"Resimlerinin reddedileceğini mi düşünüyorsunuz?"

Sancar Bey kafasını salladı. "Savaş'ın resme yeteneği var, yok diyemem fakat yeterli olduğunu düşünmüyorum."

"Anlıyorum." dedi Umut kafasını sallayarak. "Siz merak etmeyin, ben onun yanında olurum."

Sancar Bey, "Şimdi çıkabilirsin." dediğinde Umut hiç oyalanmadan çıktı. Odasına gidip ceketini giydi ve çantasını olarak çıktı, asansöre bindiğinden cebinden telefonunu çıkarıp mesaj kutusuna girdi.

Savaş Kara

Savaş, neredesin?

Sen kimsin?

"Ciddi misin?" diyerek kaşlarını çattı Umut. 4 yıldır aynı ortamdalardı ve beyefendi telefon numarasını kaydetmeyi akıl edememiş miydi? Ya da etmek mi istememişti?

Umut Öztekin.

İstersen biraz daha detay
verebilirim?

Bayram değil seyran değil.

Ne oldu?

Seninle buluşmam lazım.

Konum atabilir misin?

Şu an benim işim var.

İki saat sonra buluşsak
olur mu?

Olmaz

Olsaydı iki saat sonra yazardım
değil mi?

Birileri sinirli

Neyse, atıyorum.

📌 KONUM

Çok bekletmezsin değil mi?

Yirmi dakikaya oradayım.

Umut telefonunu cebine koyup garajdaki arabasının yanına gitti ve şoför koltuğuna oturup arabayı çalıştırdı. Savaş'ın attığı konum on dakikalık uzaktaydı ama İstanbul trafiğinde en az yirmi dakikayı bulurdu, belki daha fazla. "Beyefendi biraz beklesin bakalım." dedi Umut arabasını garajdan çıkarırken.