Edward arabanın içinde oturmuş ayak titretmekteydi. Londra sınırına gidiyorlardı. Edward kurulan düzeni sınır boyu kontrol etme bahanesiyle peşine bir düzine daha asker katmış durumdaydı. Ardındaki atlıların içinde gelmekte olan ağabeyini düşündükçe titreyen ayakları hiddetleniyordu. Edward elinde tuttuğu haritaya bakmaktaydı. Son iki günün aranan yerler listesini kendi güvendiği askerinden yanı başında çıkartmasını istemişti. Önlerinde yirmi adet harita ile dört saat çalışma odasında pineklemişlerdi. Quintonun verdiği haritalarda dün Londra duvarı boyunca her yer taranmış ondan önceki gün Londra köprüsü civarı ve Thames nehri boyunca yeniden aranmıştı. Kendi askerinin harita üzerinde çizdiği alanlarda ise yer aynıydı lakin çizgi dışında kalan bir kısım mevcuttu. Martin le Grand üzerine gelmeyecek şekilde bırakılmıştı. Edward fazla soru soramayacağından dışarıda kalan yerleri görmezden gelmişti. Askerin alelade bir çizgi çektiğini düşünmüştü. Hala da öyle düşünmekteydi. Lakin Adelard haritaları önüne sermiş ve bir kağıt çekip hiç üşenmeden gün gün çevrelenen alanları gösterilen sınırlar içerisinde yazmıştı. Kendince kurduğu algoritmaya göre Quintonun aramaları sistematik olarak düzenlenmişti. Kendi malikanesinde geçirdiği geceler aranan yerleri çıkarttığında ise yanlarında olduğu zamanlar kadar kapsamlı olmadığı gözle görülüyordu ve ağabeyinin gözüne takılan bir başka detay Quinton malikanedeyken aramalar sınırlara doğru dışarıdayken malikane ve civarına doğru yöneliyordu.
Edward kağıtları bırakıp gözlerini ovaladı. Son iki haritaya baktığında ise Quinton dün gece yanındaydı ve askeri yine sınırlara doğru yapmıştı çizimlerini. Ağabeyi ise malikane ye oldukça yakın bir han köşesinde pineklemekteydi ki Quinton civarda aramadıkları yer bırakmadıklarını söylemiş olmasına rağmen Adelard bulunduğu hana kimsenin gelmediğini yalnızca pazar yolundan ve caddelerden bolca asker koşuşturması gördüğünü söylemişti lakin sokakta koşturup kargaşa çıkarıyorlardı. Genç adam yanaklarındaki havayı üflerken elindekileri öfkeyle koltuğa çarpıp yüzünü sıvazladı. Bu yaptıkları çok onursuz bir davranıştı. Adam geceler boyu yanında uykusuz kalmış onunla birlikte ev ev sokak sokak dolanmış durmuştu. Hoş Edward burada değilken adamın ne yaptığını bilmiyordu lakin onu çıldırtan bir detay da Edward malikane dışında olduğu zamanlarda Quintonun da devriye çıkmasıydı. Gün içinde en az iki kez ortadan kayboluyordu. Edward bunun üzerinde düşünmemişti çünkü Adelard ve Quinton'un sıkılıp kaçmalarına alışıktı. Tanrım! Adamı kendini bildi bileli tanıyordu ve bu delice fikri aklı almıyordu... Olivia vefat ettiğinde ağabeyi ile oturup hüngür hüngür ağlayan, babasının başından hastalığı boyunca ayrılmayıp kahrolan adamdı George... Hayır bu bir hataydı... Bu yaptığı şey yüzünden kendisini asla affetmeyecekti!
Adelard parmaklarını tırnaklamaktan artık derisinin soyulduğunu hissettiği vakit elini silkip dizginleri doğru düzgün tutmaya koyuldu. Sınır boyuna yaklaşmışlardı ve Edward'ın Geore'u yerleştirmesi için gönderdiği Londra kulesi civarına ulaşmış durumdaydılar. Genç adam hareketliliğin farkına vardığında gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı ve başına giydiği metal zırhı düzeltti. George ve arabası oradaydı. İyiden iyiye yaklaştıklarında araba durdu. Adelard attan atlayıp gidip Edward'a kapıyı açtı kardeşi bariz bir surat asıklığı ile arabadan inip yürümeye koyuldu Adelard da ardına takıldı.
"Komutan?" George hızlı adımlarla Edward'ın yanına ilerleyerek adamı selamladı. "Buradasınız?"
"Evet sınır boyu birlikleri kontrol etmekteyim Quinton. Oldukça iyi konuşlanmış durumdalar."
"Şüpheniz mi vardı?" George ellerini beline koyup etrafına bakındı. Bu adamdan kurtulmak mümkün değildi. Artık bitmesi gerekiyordu!
"Hayır yok." Edward homurdandı. "Lakin gözden kaçan hiçbirşey olmamalı George beni anlıyor musun? Her ne kadar bu yaptığımız şeyin oldukça yersiz ve gereksiz olduğunu düşünsem de..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADERİM SENSİN
Historical FictionLanchester Dükü yıllar önce karşılaştığı bir kadının saçına iliştirdiği kurdelenin kader bağı olduğunu nereden bilebilirdi ki? Ya Leydi Maeve Ferguson? Birileri kendisine durmadan ayak bağı olan o kurdelenin aslında gerçek aşkı ona getireceğini söy...